Yıldız, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ile gazetecilere yaptığı açıklamada, maden ocağındaki kurtarma çalışmalarının devam ettiğini belirtti.

En son açıklamadan bu yana bir işçinin daha cenazesine ulaşıldığını dile getiren Yıldız, bununla birlikte olayda yaşamını yitiren işçi sayısını 284`e yükseldiğini kaydetti.

Yaşamını yitiren işçilerden 6`sı için henüz hiç müracaat yapılmadığını hatırlatan Yıldız, yakınlarına ulaşamayan ailelere, Başbakanlık AFAD Mobil Koordinasyon Merkezi yanında kurdukları birime başvurmaları çağrısını yineledi.

Yıldız, çalışmaların aralıksız süreceğini dile getirerek, "Bu gece sabaha kadar da çalışmalar devam edecek. 3 ayrı vardiya grubuyla karbonmonoksit seviyesinin düşüyor olması, çalışmaları daha da rahatlatacaktır diye düşünüyoruz" dedi.

Çalışmaların sağlıklı bir şekilde yürütülmesinde işçi yakınlarının tutumunun büyük katkısı olduğunu vurgulayan Yıldız, şöyle konuştu:

"Tabi bu arada bizim dokusu, yapısı sağlam insanımız bir kez daha kendini burada göstermiş oldu. Özellikle işçi kardeşlerimizin yakınlarından göstermiş oldukları metanetten, sükunetten ve tevekkül yapılarından dolayı da kendilerine minnetlerimizi, şükranlarımızı sunuyoruz. Çünkü, bu çalışmaları kolaylaştırdı diye arkadaşlarımızla yaptığımız teknik çalışma toplantısında bir kez daha bu karara vardık. Özellikle o sükunetlerinin karşısında hep beraber tekrar minnetlerimizi ve teşekkürlerimizi sunuyoruz."

"KİMSENİN GÖZÜNÜN YAŞINA BAKACAK HALİMİZ YOK"

Bakan Yıldız, bununla birlikte hiç kimsenin, kazanın sorumlularının bulunarak gerekli işlemlerin yapılmasından tereddüt duymamasını isteyerek, şunları kaydetti:

"Biliyoruz ki, 77 milyonun gönlü, kalbi burada atıyor. Herkes müsterih olsun. Tekraren söylüyorum, kamu veya özel sektör ayrımı yapmaksızın, kimin ihmali varsa bu konuda bizim kimsenin gözünün yaşına bakacak halimiz yok. Bu bir vebaldir ve bu vebali bizler omuzlarımızda, yüreğimizde hissediyoruz. Hiçbir işçi kardeşimizin hakkını da hiçbir kimsede bırakmayız. Son 3 yılda yapılan denetimlerde çalışma bakanlığımızın ve enerji bakanlığımızın yaptığı denetimlerde toplam 114 adet kömür ocağı kapatıldı. Ruhsatları da bu manada iptal oldu. Bunların görünürlülüğünü (hataların) fark edilebilir olduklarını da bir kez daha vurgulamak isterim. Biz öncelikle işçi sağlığımız ve iş güvenliğimizle alakalı konuları ön plana alıp daha sonra da tabii kaynaklarımızı, yerli kaynaklarımızı harekete geçirmek için uğraşıyoruz. Bütün bunlar metalik madenlerde, kömür ocaklarında, her birisinde de geçerlidir ve tekraren söylüyorum hem adli, hem de idari olarak denetim kazanın olduğu saatten itibaren başlamıştır. Soruşturma da başlamıştır. Bundan dolayı da o soruşturmanın sıhhati için de bütün dikkatimizi ve gücümüzü de oraya teksif ediyoruz."

KAYIP YAKINLARINA ÇAĞRI

Akşam üzeri yaptıkları çağrının ardından bu şekilde 15 ailenin başvuruda bulunduğunu ve bu sayının artmasını beklediklerini ifade eden Yıldız, "Bizim ısrarla devam ettirdiğimiz çağrımız şudur; sabaha kadar da olsa yarın öğleye kadar da olsa mutlaka müracaatlarımızı yapalım, adreslerimizi verelim. Çünkü biz emniyet aracılığıyla bizzat evlerine gidip yerlerinde, onları ziyaret edecekler, kendilerine ayrı bir sıkıntı zahmet olmasın diye. O yüzden bu çağrımızı bir kez daha yineliyoruz" diye konuştu.

"ÖNCELİĞİMİZ SON İŞÇİYİ DE MADENDEN ÇIKARMAK"

Bakan Yıldız, bir gazetecinin savcılık tarafından başlatılan adli soruşturmayla ilgili maden şirketinin açıklamasına ilişkin görüşünü sorması üzerine de şunları söyledi:

"Bildiğiniz gibi biz öncelikle son işçi kardeşimize varıncaya kadar onları madenden çıkartıp ailelerine teslim etmek bizim boynumuzun borcu. Bu esnada diğer teknik konulara girmiyoruz ancak adli denetim ve soruşturma malum cumhuriyet başsavcılığı tarafından başlatılmış durumda. Bu hem bir kamu davası olarak hem de özel hukuki hükümleri çerçevesinde başlatılmış durumda. İdari olarak da bizler yine her iki bakanlığımızın da aynı şekilde başlattığı bir soruşturmadır ama bizim ön plana aldığımız bu değil. Ön plana aldığımız bütün bu haklar saklı kalmak kaydıyla işçi kardeşlerimizin bir an önce çıkartılmasıdır. Bundan sonraki süreçte biz bu süreci tamamlayıp da bütün kardeşlerimizin ailelerine teslim ettikten sonra hep beraber göreceğiz ve izleyeceğiz. Özel sektörün kanaati, basın açıklaması nedir ben onu bilmiyorum, okumadım ama biz bildiğimiz doğrularla beraber yolumuza devam edeceğiz."