DİYABAKIR- Dicle Üniversitesi’nde İlahiyat Fakültesi ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği bölümlerinden mezun olan öğrenciler için bir mezuniyet töreni düzenlendi.
Kongre Merkezinde düzenlenen tören, Lokman Şan’ın okuduğu Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı.
Törene, Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulkerim Ünalan, öğretim görevlileri ve öğrencilerin yanı sıra, öğrenci aileleri de katıldı.
“Önceliğiniz takva olsun”
Törende bir konuşma yapan Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, mezun olan öğrencilere bazı nasihatlerde bulundu
.Öğrencilerin takvaya öncelik vermelerini isteyen Hatipoğlu, “Öğrenci arkadaşlarım bir mesleğe başladığı zaman, daha çok okuduklarını görecekler. Yetiştikçe eksik olan yönlerini görecekler. Çünkü okunan şeyin pratiğe dökülmesi çok farklıdır. Şöyle bir örnek vereyim, biz ilahiyat öğrencisi, öğretim üyesi veya profesör iken kendi kendimize her gün bir mezhep kurar ve bir mezhep devirirdik. Mihraba geçip minbere çıktığımız zaman ise, hiçbirimizin İmam-ı Azam, İmam-ı Şafi veya İmam-ı Malik olamayacağını anladık. Arkadaşlar, önceliğiniz takva ve kalp temizliği olmalıdır.” dedi.
“Bir makama geldiğinizde işin en doğrusunu yapmak zorundasınız”
Hatipoğlu, konuşmasının devamında, “Yarın oturacağınız makamda işin en liyakatlisi olmayabilirsiniz. Ben burada konuşuyorum, ama burada benim yerime konuşacak liyakatli yüz binler var. Bu sizin için de geçerlidir. Yarın bir makamı tutacaksınız ve hizmet edeceksiniz. Hiçbir zaman o makamın en liyakatlisi olmayabilirsiniz ama, o makama geldikten sonra en doğrusunu yapmak zorundasınız. Kendinizi sorgulayınız. Bilin ki Allah’ın Resulnün, Hz. Ebubekir, Hz. Ömer ve Hz. Ali’nin bulunduğu bir yerdesiniz. Allah sizi şaşırtmasın ve yolunuzu hep açık eylesin.” temennileri ile konuşmasına son verdi.
“İlahiyatçının edindiği bilgi ilahi bir bilgidir”
İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulkerim Ünalan da törende yaptığı konuşmada, bilginin insanı yücelttiğini ve güçlü kıldığını vurgulayarak, “Bilgi, insanı yüceltir, insanı güçlü kılar, insana kültür, görgü ve beceri kazandırır. Bu bilgi İslami ilimler olunca, bilginin değeri de çok daha farklı olur. İlahiyat Fakültesi öğrencileri hem dünyalarını, hem de ahiretlerini kazanıyorlar. Bir insan dünyada ne kadar maddi imkanlara sahip olursa, eğer ahiret hayatını kaybediyorsa, o kazancın hiçbir değeri yoktur. İlahiyatçının edindiği bilgi, ilahi bir bilgidir. Bu fakültede insanı Allah’a yönlendiren ilimler okutuluyor. İlahiyatçının bu bilgisi faydalı bir bilgidir. İlahiyat öğrencisi, ilahiyat mezunu gideceği her yerde, içinde bulunduğu toplumu aydınlatır. Toplumu Allah’ın yoluna sevk eder.” ifadelerini kullandı. (Hamza Adiyaman – İLKHA)