BURSA - Bursa’daki özel bir hastanede organ nakli ameliyatı geçiren Din Bilgisi Öğretmeni Abdurrahman Becerikli, kız kardeşinin kendisine bağışladığı karaciğeri ile sağlığına kavuştu. Ameliyatın ardından sevincini ailesi ve doktorlarıyla paylaşan Abdurrahman Becerikli, kız kardeşi Ümmühan Gençay’dan yapılan karaciğer nakliyle yeni bir hayata başlamanın mutluluğunu yaşadı.

Başka bir rahatsızlığı için hastaneye gittiği sırada yapılan tahlillerin sonucunda karaciğer yetmezliği teşhisi konulduğunu anlatan Abdurrahman Becerikli, “Doktorlar karaciğerimde 8,5 cm’lik kitle olduğunu söylediler. Yaklaşık beş ay boyunca bitkisel tedavi aldım. Bundan sonuç çıkmayınca karaciğer nakli olabileceğimi söylediler” dedi. 

Başına gelenleri öğrenen kız kardeşi Ümmühan Gençay’ın hiç düşünmeden kendisine karaciğeri vermeye gönüllü olduğunu anlatan Abdurrahman Becerikli, ameliyata giden süreci şöyle anlattı:

“Birçok yakınım hastalığımı öğrenince bana karaciğerini vermek istedi. Allah hepsinden razı olsun, testler yaptırdılar, uğraştılar. Ancak hiçbirinin karaciğeri nakil için uygun bulunmadı. Kız kardeşimden nakil yapılmasına karar verildi. Ben kendimi şanslı hissediyorum. Birçok kişi nakil için sıra bekliyor. Kız kardeşimin karaciğerinin uyması beni umutlandırdı. İkimizi de aynı gün ameliyata aldılar. Sekiz ayda hayatım değişti. Hiç umutsuzluğa kapılmadım, derdimin çaresini aradım. İnsanlar dinen sakıncası vardır diyerek organlarını vermeye çekiniyor. Ben din bilgisi öğretmeniyim ve dinen bir sakıncası olmadığını biliyorum. Kız kardeşim benim hayatımı kurtardı. Kendisine ne kadar dua etsem azdır. Benim için büyük bir fedakârlık yaptı, hakkı ödenmez. Doktorlarım da benim için çok uğraştılar, hepsine ayrı ayrı teşekkür borcum var.” 

“Kardeşimin sevinci benim sevincim”
Kardeşinin sağlığı için endişelendiğini ve organ nakliyle kurtulabileceğinin açıklanması üzerine bir an bile tereddüt etmediğini anlatan Ümmühan Gençay ise, ağabeyinin sağlığına kavuşmasından başka bir şey düşünmediğini söyledi. Evli ve üç çocuk annesi olan Ümmühan Gençay, “Her şeyden önce ben bir anneyim. Ağabeyim de iki çocuklu bir baba. Karaciğerimi bağışlarken hepsini tek tek düşündüm. Ağabeyimin yaşamasını, eşiyle, evlatlarıyla sağlıklı bir ömür sürüp mutlu olmasını diledim. Çok dua ettim. Eşim benim için endişelendi, ya sana bir şey olursa dedi. Ancak ben Allah korusun aynısı eşimin başına gelseydi, bir an bile düşünmez onun için de aynısını yapardım. Kendisine senin de kardeşin aynı durumda olsa, benden farklı düşünmezdin diyerek teselli ettim. Eşim de sağ olsun bu kararımda benim yanımda durdu, moral verdi, dua etti” diye konuştu. 

“Öğretmenimiz de kız kardeşi de örnek insanlar”
Nakil ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Remzi Emiroğlu ise, nakil ekibi olarak hasta ve hasta yakınlarını organ nakli konusunda çok iyi bilgilendirmeye özen gösterdiklerini, ailelerin yaptığı büyük fedakârlığın ancak onların özgür iradesiyle alabilecekleri bir karar olduğunu belirtti. Prof. Emiroğlu, şöyle konuştu: “Bu konuda biz hekimlere düşen iyi bir bilgilendirme yapmaktır. Biz organ bağışı konusunda zorlayıcı olamayız. Toplumumuzda aile bağları çok güçlü bu da hastalarımız için bir şans. Kadavra bağışı yetersiz olduğundan, aileler bağışçı oluyor. Abdurrahman Becerikli bizim 100’üncü nakil hastamız, kendisi bir din bilgisi öğretmeni. Toplumumuzda birçok insanımız dini kaygılarla organlarını bağışlamaktan çekindiğini ifade ediyor. Oysa öğretmenimizin kız kardeşi çok örnek bir davranışta bulunarak, ayakta alkışlanacak bir fedakârlıkta bulundu. Çok insani duygularla, kardeşini kurtarmak istedi. Biz de öğretmenimizin üzülmesini hiç istemedik. Her nakil ameliyatımızda hastalarımızın yüzlerinin gülmesi bizim de yüzümüzü güldürür. Ancak öğretmenlik çok örnek bir meslek. Değerli bir öğretmenimizin hayatının kurtulmasında bizim de emeğimiz olduğu için kendimizi şanslı hissediyoruz.” 

(Veysi Siyah - İLKHA)