İZMİR - Peygamber Sevdalıları Platformu Ege Koordinatörlüğü, bölge genelinde Hz. Muhammed’in (sav) viladetini kutlamaya devam ediyor. Platformun bu seferki durağı İzmir’in Aliağa ilçesiydi. Aliağa Yeni Mahalle Pazar Yeri`nde düzenlenen etkinliğe, Aliağalı halkın yoğun katılımı gözlendi. Katılımcılar sık sık tekbir ve salâvatlar getirdi. Programda yapılan konuşmalarda ise Hz. Muhammed’in adının her yere ulaştırılması gerektiği belirtildi
‘Yürüyen Kur’an Hz. Muhammed’ adıyla düzenlenen kutlu doğum programı Hafız Ömer Akgül’ün Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Türkçe Mevlidin okunduğu programda, Grup Şüheda ve çocuk ilahi grupları ilahi ve ezgiler seslendirdi.
“Hz. Peygamberin adını her yere ulaştıralım”
Programda konuşan Yusuf Tutak Hoca, Hz. Muhammed’in bıraktığı değerlerin her yere ulaştırılması gerektiğini belirterek, “Hz. Peygamber bir gün kızı Fatıma’ya şunları söylemiştir; ‘Gün gelecek Allah senin babanın adını kıldan, tüyden yapılmış her çadıra, kerpiçten yapılmış her eve ya izzet ile ya da zillet ile koyacak.’ Elhamdulillah ki, bizler 1400 yıl sonra olsa bile Allah Resulünün adını izzet ile taşıyandan ve meydanlarda izzet ile haykıranlardanız. Bakınız sahabeler aynı hassasiyeti taşımışlar. Mademki, Allah Resulü bu müjdeyi verdi, mademki kıldan, tüyden yapılmış her çadırda anılacak, bakın bugün burada ezanlar okunuyor. Avrupa’nın birçok şehrinde bugün ezanlar okunuyor. Ama bazı şehirlerde hala ezanı öyle açıktan okumak yasak. Oralar da sizleri bekliyor. Muhammed’in adını oralara sizlerin taşımasını bekliyor. Sahabeler aynı hassasiyetle davranmışlar.” dedi.
“Sahabiler binlerce kilometre öteye İslami daveti götürmüşlerdir”
Tutak, konuşmasını ashabtan verdiği bir örnekle şöyle sürdürdü: “Bir isim söyleyeyim size, duyan var mı bilmiyorum. Ebu Vebre İbni Ebi Kebşe desem aklınıza bir şey gelir mi? ismi bile tekerleme gibi. Bakınız ne yapıyor bu sahabi. Efendimizin (sav) vefatına yakın. Ona bir mektup veriyor. Ve diyor ki; Ey Ebu Vebre sen bu mektubu alacaksın ve götüreceksin Çin’e. 12 bin kilometre uzaklıktaki bir memlekete. Bugünkü gibi uçaklar yok. Ki uçakla bile şuanda 12 saat sürüyor oraya ulaşmak. Çin’in Guanzu şehrinde şuanda Ebu Vebre İbni Ebi Kebşe’nin kabri bulunuyor. O günün şartlarında o mektubu alıyor. Kah devenin sırtında, kah atın sırtında, kah yürüyerek ve bütün sıkıntılara katlanarak Allah Resulünün mektubunu, tebliğini, davetini ta Çin’in Guanzu şehrine götürüyor. Mektubu açıyor ve onlara okuyor. Allah Resulünün davetini onlara ulaştırıyor. 2-3 ay yanlarında kalıyor. Çok seviyorlar Ebu Vebre’yi. Ondan Çin’de kalmasını istiyorlar. ‘Biz seni çok sevdik, getirdiğin davayı da çok sevdik ve tanıttığın peygamberi de çok sevdik. Ne olur bizimle kal.’ Cevap nedir biliyor musunuz? Ben Efendimden burada oturmak için izin almadım. Ben bu mektubu size getirmekle görevliydim. Ben bu mektubu size ulaştırdım. Ama burada kalamam. Israr ediyorlar. Peki, ricanızı bir şartla kabul ederim, diyor. 12 bin kilometreyi geri gideceğim, efendimden izin alacağım, eğer Efendim izin verirse ben tekrar sizin yanınıza geleceğim. Aman Allah’ım! Bugün Muhammed’in (sav) getirdiği dini karşı komşusuna kadar götürmekten aciz olan insanlar, yarın Ebu Vebre İbni Ebi Kebşe’ye ne cevap verecekler.”
Tutak, son olarak; “Siz değerli peygamber sevdalılarının sorumluluğu çoktur. Allah Resulünün isminin anılmadığı bir tek ev varsa bu sizlerin de bizlerin de boynuna bir borçtur. Orada da Allah’ı ve Resulünü andırmak zorundayız.” Şeklinde konuştu.
Kutlu Doğum programı Salih Çelik’in yaptığı duayla son buldu. (İlyas Yıldız - İLKHA)