17 Aralık operasyonunun etkileri daha uzun süre devam edecek gibi. Yaşanırken sadece bir iktidar mücadelesi veya bazılarınca yolsuzlukla mücadele olarak gösterilen bu operasyonun hukukî ve siyasî boyutları zaman içerisinde daha da aydınlanacak. Bu gelişmeler ışığında Yeni Şafak`tan Nil Gülsüm`ün Prof. Dr. Ersan Şen`le yaptığı röportajda önemli pasajlar ortaya çıktı.

"DİNLEMELERİN HEPSİ SUÇTUR"
Bu süreçte çeşitli dinleme kayıtları yayınlandı, parti toplantılarında dinletildi. Bunların hukukî karşılığı nedir?

Saydıklarınızın hepsi suçtur. `Amaç için her şey mubahtır` diyen yanılır. Türkiye`de üç türlü dinleme var. Birincisi, `hukuka aykırı` dinlemeler. Bu kesinlikle suçtur. Bu dinlemeleri asla kullanamazsın ve bundan sonuç da çıkaramazsın. TCK Madde 132`ye göre cezası da 2 ilâ 5 yıldır. Yine TCK Madde 133`de, Ceza Muhakemesi Kanunu`nda, Anayasa`da hükümler var. Bugüne kadar, insanların dinlemelere karşı korunmaması, özel hayatlarına saygı gösterilmemesi, bu alanları ihlal edenlerin cezalandırılmaması, devletin açık bir ayıbı ve hatasıdır. Umarım ders almışızdır.

"KILIÇDAROĞLU DA HERKES GİBİ YARGILANIR"
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu yasadışı dinlemeleri kapalı ve açık toplantılarda dinletti. Bundan ötürü yargılanır mı?

Eğer dokunulmazlığı kalkarsa, hakkında fezleke olursa, herkes gibi yargılanacaktır. Sadece onun için değil, bunu yapan herkes için bu kanunlar sözkonusudur.