HABER MRK - Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 73 bin 885 Okul İdarecisinin seçimi ile ilgili yönetmelik çalışması hakkında konuşan Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, okul aile birliği yönetiminin, mahallelinin, öğretmen, öğrenci ve veli temsilcilerinin okul müdürü seçiminde görüşünün alınmasının önemli bir gelişme olduğunu belirtti. Avcı, “Eğitim sistemimizi en derinden ilgilendiren bu yönetmelikle alakalı olarak Milli Eğitim Bakanlığımızdan eğitim sisteminin demokratikleşmesi, sivilleşmesi ve demokratik bir okul yönetimi bağlamında daha ileri adımlar atmasını bekliyoruz.” dedi.

 

Yeni yönetmelik taslağı daha demokratik
Okul yöneticilerini yalnızca sınavla seçmenin, ezberi ve mevzuat bilgisi güçlü kişilerin okul müdürü yapılmasının doğru ve sağlıklı bir yöntem olmadığını söyleyen Avcı, “Okul idarecileri öğretmeniyle, öğrencisiyle ve velisiyle tüm eğitim bileşenleri ve çevreyle ilişkili, barışık, bilimsel ve demokratik değerlere sahip, hür düşünceye, karşılıklı yönetişime ve özgür iradeye saygılı kişiler olmalıdır. Demokratik bir okul ve yönetim istiyoruz. Üniversitelerde olduğu gibi okullarda da yöneticiler seçimle iş başına gelmelidir. Okullarımızı atananlar değil eğitim bileşenlerince seçilenler yönetmelidir.” diye konuştu.

 

Torpil ve kadrolaşma bitmeli
Öğretmenlerin, mevcut atama ve terfi sisteminde önünü göremediğini ifade eden Avcı, “Çalışarak, üreterek, kendini geliştirerek görevde yükselmeyi bir hayal olarak düşünmektedir. Artık torpil ve kadrolaşma son bulmalıdır. Mevcut yönetici atama ve terfi sisteminde yazılı sınavlarda başarılı, kıdem ve sicil notu yüksek, yasa ve yönetmelik ezberi güçlü, siyasi referansları iyi olmak dışında bir özelliği olmayan çok sayıda kişinin yönetici olarak atanmasının söz konusu olduğu bilinen bir gerçektir.

 

Mevcut yönetmeliğin eğitimin genel ilkelerine, eğitim yöneticiliğinin ruhuna aykırılık gösterdiğini düşünüyoruz. Yüzlerce, binlerce öğrencinin devam ettiği okullarımızın sevk, yönetim ve idaresinin teslim edildiği müdür ve müdür yardımcılarının kişisel niteliklerinin, vizyon ve liderlik özelliklerinin mevcut sistemde önemsenmediğini görüyoruz. Bilgisayar dahi kullanmasını bilmeyen, gençlerin psikolojik gelişim evrelerinden, iç dünyalarından, pedagojiden bihaber, statükocu, siyasi pazarlamacı, okulu ticarethane, öğrencileri müşteri, öğretmenleri tahsildar gibi gören tüccar okul yöneticisi fotoğrafının artık değişmesi gerektiğini, yeniliğe açık, kendini geliştiren, vizyon sahibi, eğitim lideri, öğrencilerin ve velilerin hamisi, öğretmenlerin örnek aldığı okul yöneticilerinin iş başına getirilmesinin artık şart olduğunu düşünüyoruz.” açıklamasında bulundu.

 

“Okullarda sorunlar kendiliğinden çözülecek”
Getirilmesi düşünülen yeni sistemle öğrencilerin, velilerin, öğretmenlerin ve okulda çalışan diğer görevlilerin okulu sahipleneceğini söyleyen Avcı, “Okulda verilen eğitimin kalitesinden, okulun ihtiyaçlarını gidermeye kadar eğitim sisteminde dile getirilen birçok sorunun kendiliğinden çözüleceğini, okul-öğrenci, okul-veli, okul-öğretmen ilişkisinin kombineli bir şekilde güçleneceğini, hesap verilebilirliğin, ekip çalışmasının ve okulun performansının gelişiminin sağlıklı bir mekanizmaya kavuşacağını düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.   (Fikret Özkan  - İLKHA)