BURSA-  Peygamber Sevdalıları Platformunun Nisan ayına girilmesiyle beraber düzenledikleri Kutlu Doğum etkinliklerinin ardı arkası kesilmiyor. Her yıl yaptığı kutlu doğum etkinliklerini artırarak devam ettiren Peygamber Sevdalıları Platformu Bursa koordinatörlüğünün bu seferki adresi Bursa’nın Gemlik ilçesi oldu.

 

Gemlik kapalı spor salonunda yapılan etkinlik, her zaman olduğu gibi yine Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.  Program, Kur’an tilavetinin ardından Grup İkra Mevlithanlarının okuduğu Mevlid ile devam etti.

 

Okunan Mevlid’ten sonra sahneye çıkan Grup İkra okuduğu ilahi ve ezgilerle halka büyük bir coşku yaşatırken kızlardan oluşan çocuk ilahi grubu da söyledikleri ilahilerle programa renk kattı.

 

Daha sonra programa konuşmacı olarak katılan İkra Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği (İkra Der) Genel Başkan Yardımcısı Zeki Aras bir konuşma yaptı.

 

“Peygamber efendimiz(s.a.v) bir saatle anlatılıp bitirilecek biri değildir”

Programı tertipleyen Peygamber Sevdalıları Platformu üye ve gönüllülerine teşekkür ederek konuşmasına başlayan Aras, Peygamber efendimiz Hz. Muhammed(s.a.v)’in bir saatlik programlarla anlatılıp bitirilemeyeceğinden bahsetti.   

 

“Allah’ın Resulü(s.a.v) cehaletin ve zulmün zirve yaptığı bir dönemde geldi”

İslam öncesi cahiliye döneminden kesitler anlatan Aras, o dönemde özellikle kız çocuklarının diri diri toprağa gömülmesine değinerek, “Bakın Allah’ın Resulu(s.a.v) cehaletin ve zulmün zirve yaptığı doruğa ulaştığı bir zamanda gönderildi. İçkinin su gibi tüketildiği, her türlü haram ve çirkinliğin meşru sayıldığı, tefeciliğin neredeyse insanlar arasında adet halini aldığı bir dönemde gönderildi.”şeklinde konuştu.

 

“Allah’ın Resulü en azgın insanları sahabe yaptı”

Bir sahabenin kendi elleriyle kız çocuğunu öldürdüğünü anlatan Aras, “Allah’ın Resulu(s.a.v) kız çocuklarının diri diri gömüldüğünü anlatan ayetleri okuduğunda bir sahabe ‘Ey Allah’ın Resulu vallahi bu ayetlerin anlattığı bir kişide benim, kendi elleriyle kızını öldürenlerden biride benim. Bana kız çocuğumun olduğu haberi gelince insanların yüzüne bakamıyordum. Onu bir şekilde öldürmem gerekiyordu. Ve o hışımla eve gittim annesine ver onu götürüp öldüreceğim deyince annesi, bak ne güzel emiyor bırakta biraz süt emsin diyerek beni sürekli oyaladı. Aradan uzun zaman geçti ve çocuk epeyce büyümüştü ama onu öldürmem gerekiyordu. Birgün annesinin evde olmadığı bir anda aldım onu öldürmeye götürecektim ama artık büyümüştü gömemezdim. Onu bir uçurumdan atmayı düşündüm. Ve gördüğüm ilk uçurumun kenarına getirdim onu. Zavallı çocuğun hiç bir şeyden haberi yoktu. Bende ilk fırsatta tekmeyi vurarak onu uçurumdan attım. Ama iki şeyi hiç unutamıyorum Ey Allah’ın Resulü, birincisi hani çocuk elimi tutmuştu ya onu uçurumdan atınca parmakları ellerimin arasından süzülüp gitti onun parmaklarını halen hissediyorum. Halen onun ellerinin sıcaklığını hissediyorum. Diğeri ise kızıma tekmeyi vurduğumda şöyle bir dönüp yüzüme baktı ve o bakışları hiç unutamıyorum Ey Allah’ın Resulu.”şeklinde konuştu.

 

Anlatılan meseleden dolayı Peygamber efendimizin hıçkıra hıçkıra ağladığını kaydeden Aras,”Bakın işte o Resul böylesi insanları sahabe yaptı.”ifadelerini kullandı.

 

“Günümüz cahiliye dönemiyle çok benzeşiyor”

Cahiliye dönemiyle günümüzün de çok benzeştiğini belirten Aras, o dönemde var olan adetlerin günümüzde de halen süre geldiğini ifade etti. O dönemde insanların Peygamber efendimize nasıl iman ederek kurtulduğunu söyleyen Aras, bu dönemde de onun sünnetine tabii olanların aynı şekilde kurtulacağını belirtti.

 

İkra Der Genel başkan yardımcısı Zeki Aras’ın konuşmasından sonra tekrar sahne alan Grup İkra okuduğu ilahilerle katılımcılara coşku dolu anlar yaşattı.

 

Hubeyb Bin Adiy’in şehadetini konu alan bir kesitin de sahnelendiği tiyatroda ise bir çok kişinin göz yaşlarına hâkim olamadığı görüldü. Sık sık tekbirlerin ve salâvatların getirildiği program Mehmet Şah Mikyas hocanın yaptığı duayla son buldu. (İLKHA)