Antakya Kız Meslek Lisesi`nde okul yönetimi tarafından başörtülü öğrencilere baskı uygulanması tepkilere neden oldu. Okuldaki temel hak ve hürriyetlerin ihlal edildiği bu uygulamanın kamuoyu ve velilerin tepkisine neden olduğu belirtildi.
Başörtülü öğrencilerin maruz kaldığı baskı üzerine bir açıklama yapan MAZLUM-DER, okul yönetimine bu gücü nereden aldıklarını sordu.
Konuyla ilgili olarak basın açıklaması yapan Antakya Mazlum-Der Şube Başkanı Mehmet Aksu, "Antakya Y.S.M Kız Meslek Lisesi`nde, başörtülü öğrencilere karşı sıkıyönetim dönemlerini aratmayacak uygulamalara şahit olunmaktadır" dedi.
Medeniyetler Kenti olarak bilinen Antakya’da başta inanç özgürlüğü olmak üzere birçok evrensel değerin pervasızca çiğnenmesi kentimiz ve değerlerimiz için bir talihsizlik olduğunu belirten Mehmet Aksu, "2014 Türkiye’sinde başörtülü bir kız çocuğu, Antakya’da Kız Meslek Lisesinde 11.sınıfta okulu bırakmak zorunda bırakılmıştır. Bu ayıp ve suçu yeterli görmeyen okul idaresi son günlerde okulda başörtülü öğrencilere baskıyı arttırmış, öğrencilerin ellerine yönetmelik fotokopileri vererek tehdit etmiş ve başörtülerini açmaları için zorlamaktadır" ifadelerini kullandı.
"Kıyafet yasağı, yasaya rağmen öğretmenler için fiilen sona ermişken öğrencilere yapılan bu baskı niye?" diye soran Aksu, "Cunta dönemi Yönetmelikleri bahane ederek, temel bir hakkı pervasızca çiğneyen okul idaresi bu gücü nerden almaktadır?"dedi.
Mehmet Aksu özetle şunları söyledi:
İç Hukuk gerekçe gösterilecekse, şapka kanununa muhalefet eden memurlara aynı şekilde davranılması gerekmez mi? Şapka ile ilgili hüküm nasıl geçerliliğini kaybetmişse, başörtüsü ile ilgili yönetmeliğinde işlerliği yoktur.
Çocuklarımızın başörtüsü bahane edilerek baskı altına alınmaları kabul edilemez. Eğitim hakları engellenemez.
İnsan Hakları ile ilgili bir proje yürüten okul idaresinin, temel hak ve özgürlüklerden habersiz olması tam bir komedidir.
Okul İdaresini,temel hak ve özgürlükleri çiğnemekten derhal vazgeçmesi için uyarıyoruz. Başörtüsü takan Çocukları rahat bırakın.
Tüm sivil toplum örgütlerini ve yetkilileri; insan haklarını çiğneyenlere karşı göreve çağırıyoruz.