Duvaklı, bugün yayınlanan, "Kürt siyasetinin marjinal sol kamburu ve özerklik" başlıklı köşe yazısında, "Kürt siyaseti açısından 2014 seçim sonuçları Türkiyelilik, özerklik tartışması ve sol açılım bağlamında değerlendirildiğinde önemli sonuçlar ortaya çıkıyor." şeklinde görüşlerini ifade etti.

BDP`nin Türkiye`nin batısında içinde sapkın LGBT`lilerin de yer aldığı HDP çatısı altında seçime girmesini eleştiren Duvaklı, "HDP her ne kadar Türkiyelilik vurgusu ile yola çıkmış bir proje olsa da “marjinal sol”çeper dışına çıkamadı. Nitekim daha kurulurken BDP’li Altan Tan gibi siyasetçilerin bu yöndeki eleştirilerine maruz kalmıştı. Elde edilen seçim sonuçları bu eleştirilerin haklı olduğunu ortaya koydu. HDP Kürt seçmeni dışındaki oylar bir yana bazı yerlerde Kürt oylarını dahi koruyamadı. Örneğin HDP’nin yüzde 7.95 ile en yüksek oy aldığı Adana’da, 2009 yerel seçimlerinde DTP adayı yüzde 9 almıştı. HDP adayı Sırrı Süreyya Önder bu seçimlerde İstanbul’da yüzde 4.6 aldı. DTP’nin 2009’daki oyu da yüzde 4.6’ydı. Önder’in kişisel popülaritesinin bile katkısı olmadığı anlaşılıyor." tespitinde bulundu.

Yerel seçim sonuçlarının “özerklik” bağlamında ele alınmasına da değinen Duvaklı, "KCK ve BDP seçim propagandasında “özerklik” vurgusunu öne çıkardı. Ancak bu propagandanın seçim sonuçlarına ayırt edici bir etkisi olmadığını söylemek mümkün. BDP-HDP oyları toplamı DTP’nin 2009 seçimlerindeki oyuna yakın oldu. Simgesel öneme sahip yerlerde yaşanan azalma ise dikkat çekiciydi. Örneğin BDP’nin seçimlerden sonra “yerel parlamento” kurulacağını dillendirdiği Diyarbakır’da bir önceki seçime göre 10 puanlık gerileme oldu. Bölgenin büyük illerinden Batman’da 3 puan gerileyen BDP’nin Hakkari’de yüzde 80’den yüzde 63’e inmesi de özerklik argümanının halk üzerindeki etkisi açısından tartışılabilir." şeklinde görüşlerini dile getirdi.

İlk seçim sınavını 30 Mart yerel seçimlerinde veren Hür Dava Parti`nin aldığı oy oranını yorumlayarak yazısını sonlandıran Duvaklı, "HÜDA PAR’la seçime ilk kez giren Hizbullah’ın bölge siyasetine etkisini yorumlamak için henüz erken. En güçlü oldukları Batman’da yüzde 8’i ancak bulmaları, siyasi aktör olarak varlık gösterebilmeleri için epey uzun bir yol katetmeleri gerektiğini ortaya koyuyor." yorumunda bulundu.

(Hürseda Haber)