GAZİANTEP- Mustazaflar Cemiyeti Gaziantep Şubesi tarafından ‘Dünya Mustazaflar Haftası’ münasebetiyle düzenlenen program yoğun katılımla yapıldı.
Şehitkamil Belediyesi Konferans Salonunda saat 20.00’de başlayan program Muhammet Ata Yeğin’in Kur’an tilavetiyle başladı. Abdulhakim Övet’in sunuculuğunu yaptığı programa siyasi parti ile STK temsilcisi katıldı.
Programda günün anlamını içeren şiir, ilahi ve ezgileriyle Grup İnzar sahne aldı. Grup İnzar’dan sonra Rehber Tiyatro Grubu kapatılan İhya-Der ve Mustazaf-Der’in yardım faaliyetlerini, Gazze şehitleri için gıyabi cenaze namazı, Kutlu Doğum etkinlikleri ve seminerleri konu alan tiyatro gösterimi ile büyük beğeni kazandı.
Programa Konuşmacı olarak katılan Doğruhaber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Göktaş Hoca tarihin başlangıcından beri bir tarafta müstekbirlerin ve zalimlerin bir tarafta mazlum ve mustazafların olduğunu söyledi.
Göktaş “Peygamberler hep müstekbirlerle mücadele etmek için gelmiştir. Allah’u Teâlâ bütün Peygamberleri memleketlerin başkentlerine göndermiştir. Peygamberler hep stratejik ve siyasi şehirlere gönderilmiştir. Kafanızdaki peygamber tahayyülünü değiştirin. Peygamber denince aksakallı pırıl pırıl nur yüzlü adam düşünmeyin. İbrahim (a.s) Nemrut’un gözünde bir terörist bir anarşist olarak gözüküyordu.
Bütün peygamberler zalim güç odaklarıyla mücadele etmek için gelmişlerdir. Eğer bizim zannettiğimiz gibi olsaydı o peygamberi el üstünde tutup maaşa bağlarlardı
Eğer bizim zannettiğim gibi olsaydı zalimlerle baş etmezlerdi mazlum ve mustazafların yanında olmazlardı. Peygamber gelmeyecek biliyoruz ama Firavunlar, Nemrutlar olmayacak diye bir ayet okudunuz mu? Kıyamete kadar Firavunlarda olacak Nemrutlarda olacak Ebu Cehillerde olacak.” dedi.
“Sizler ey ahir zaman peygamberlerinin ümmeti, peygamberlerin görevini sizler yapacaksınız.” diyen Göktaş, “Özellikle Peygambersiz günlerde alimlere büyük görevler düşüyor. Peygamber efendimiz ahir zamanda Firavunların karşısına alimlerin dikileceğini bildirmiştir. Bu görev kıyamete kadar devam edecektir. Çünkü Firavunlar, Nemrutlar kıyamete kadar devam edecek.
Müslümanların kendi içinde de müstekbirleri var. Belki camide beraber aynı safta namaz kılıyoruz. Zalimlerden kafirlerden çekiyoruz bir de bu tip insanlardan çekiyoruz. Ben bunlara Müslüman müstekbirler diyorum. Bu tip Müslümanlar birbirlerine yukardan bakıyor. Körfez ülkelerine bakın ümmet kan ağlıyor. Uzaktakilerini göremiyorlar. Yanı başınızdakileri görmüyorlar. İsrail zindanlarında 5 bin Müslüman varken Suriye zindanlarında bunun 100 katı Müslüman var.”
“Van’da başörtülü bacılarımıza saldırı yapıldığında kimseden ses çıkmadı”
Van’da başörtülü bayanlara yapılan saldırıya Batı’daki İslami kesimlerin duyarsız kaldığına dikkat çeken Göktaş şöyle konuştu: “Bazı olayları dile getiremiyoruz. İstanbul’da bir baş örtülü bacımıza saldırı yapıldığında yer yerinden oynadı. Van’da 5 başörtülü bacıya saldırıldığında hiçbir kimseden ses çıkmadı. Batıdaki ağabeylerden hiç ses çıkmadı. Bari bir kalem oynatın bir şeyler söyleyin. Türkiye zindanlarında yatan yüzlerce insan var. Acaba bunlara da kumpas kurulmuş olamaz mı bir günde bunları görün dile getirin. Bunlara kumpas kurulmuş olamaz mı? Bizim içimizde de mazlum mustazaflar var. Hala doğuda yükselen güneşi görmeyen kibirli insanlar var. 100’lerce defa yakıldık yıkıldık zulme uğradık. Kimse bize destek çıkmadı. Allah’tan başka kimseden yardım beklemiyoruz. Ankara’daki, İstanbul’daki yazarlar çizerler, hiç mi görmüyorlar. ‘Müminlerin dertleriyle dertlenmeyenler bizden değildir.’ Bu hadisten korkalım.”
Adlarını Peygamber Sevdalıları koyduklarını ve bütün Peygamberlere sevdalı olduklarını söyleyen Göktaş, “Bütün peygamberlerin sevdalısıyız. Önemli olan peygamberlerle birlikte olmamız. İbrahim’i (a.s) tanıyoruz ama o zamanda onunla birlikte ateşe atılmayı göze alabilir miydik? Önemli olan böyle bir imanla peygamberle beraber olabilmek. Mekke’nin fethinde ki peygamberle herkes beraber olabilir. Ölüsünü dirisini getirene ödüllerin verileceği peygamberle birlikte olabilir miydik? Hz. Ali’nin ben senin yanındayım dediği gibi diyebilir miydik? Dışarıdaki firavunlar kadar içimizde ki firavunlarda var. Mısır’la İsrail savaşsa Allah Mısır’a zafer verir mi, Suudi Arabistan savaşsa zafer verir mi? Zindanları Müslümanlarla dolu olan bir ülkeye Allah zafer verir mi?” diyerek konuşmasını tamamladı.
Mehmet Göktaş’tan sonra Nurettin Şirin Hoca’nın yapmış olduğu dua ile son verdi.(Ökkeş Korkmaz-İLKHA)