ALMANYA - Hz. Muhammed’in (sav) kutlu veladetleri münasebetiyle Türkiye’de ve dünyanın bir çok yerinde organize edilen Kutlu Doğum etkinlikleri Avrupa kıtasında ilk olarak 1 Mart günü Avusturya Zillertall'da strat almıştı. Almanya’nın Worms şehri ve Avusturya’nın Bregenz kentinde de organizesi yapılan Kutlu Doğum etkinlikleri Mayıs ayında da devam edecek.
Kur’an öğreticisi Hüseyin Ertuğrul’un Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda sıkça Salavat-ı Şerifelerin okunduğu gözlenirken Rehber İlahi Grubu Peygamber Efendimiz (sav) üzerine bestelenen ilahileri seslendirdi. Programın selamlama konuşmasını Mevlana İslam ve Kültür Derneği Başkanı Ömer Tanrıverdi gerçekleştirdi. Tanrıverdi, Türkçe, Kürtçe, Zazaca ve Almanca dillerinde, katılımcı peygamber sevdalılarını selamlayarak teşekkürde bulundu.
"Hz Peygamberi anmak insanlara şeref kazandırır"
Süleyman Çelebi’nin ‘Muhabbetten Muhammed oldu hasıl, Muhammedsiz muhabbetten ne hasıl.’ dizeleriyle konuşmasına başlayan Ahmet Aktaş Hoca, “O rahmet peygamberidir. Canlı cansız her varlığa rahmet olarak gönderilmiştir. Gökte ve yerde olan her varlık onu yad etmekle, onu anmakla şeref bulur. Allah (cc) insanlığın varoluş hikmetini, imtihanın esrarını onunla hatırlatmıştır. Allah (cc) kendi rızasına mazhar olabilmeyi onun sevgisine bağlamıştır. Değerli kardeşlerim, Efendimizin (sav) doğumu öteden beri bütün Müslümanlarda farklı bir şekilde anılmış, Müslümanları sevince gark etmiştir. Yalnız insanlar değil melekler de ona salat ve selam etmiştir.” dedi.
"Hz Peygamberi anmakla kazanan biz oluyoruz"
İnsanlığın yaşadığı sıkıntılardan, huzursuzluk ve bunalımlardan kurtulma çaresini, Allah’a kul olmakla ve dolayısıyla Hz. Muhammed’i (s.a.v) sevmek ve hayatını örnek almakla tarif eden Aktaş, “Allah Müslümanlara feraset nasib eylesin. İslam’ı kendi yorumuna göre değil, Allah’ın kendisinden istediği şekilde anlamayı ve yaşamayı nasip eylesin. Peygamber Efendimizin (sav) bu kutlu doğum haftaları etkinliklerinde, bir araya geldiğimiz zaman Allah Resulü’nün evrensel mesajlarını gündeme getirmemiz ve paylaşmamız şüphesiz ki bizlere büyük kazanımlar sağlayacaktır.” ifadelerinde bulundu.
‘Resulallah kendisini görmeden iman edenleri özlemle bekliyor’
Ahmet Aktaş Hoca’nın konuşmasının ardından Programa 15 dakikalık Namaz arası verilirken, Rehber ilahi grubunun okuduğu ezgi ve marşlarla programa tekrardan başlandı. Siyer araştırmacısı Ahmet Baygın’ın konuşmasıyla programa devam edildi. Baygın, Hz. Muhammed’in (s.a.v.) hayatından örnekler vererek yaptığı konuşmada Resulullah’ın hayatında tüm Müslümanlar için büyük örnek ve dersler olduğuna vurgu yaptı.
"Ümmetinin kurtuluş derdinde olan peygamberin ümmetiyiz"
Hz. Peygamberin ümmetine yönelik sevgisine de değinen Baygın, “Resulullah (sav) ümmetine düşkünlüğünü çoğumuz duymuş ve okumuşuzdur. Resulullah,‘Beni görmedikleri halde bana iman eden ve beni seven kardeşlerimi özledim.’ buyuruyor.
Henüz yeni doğmuş bir bebek halindeyken ümmeti için tasalanan ve endişe duyan bir peygamberin ümmetiyiz. Resulullah (sav) son nefesini vermek üzereyken dahi ‘ümmetim ümmetim ümmetim’ diyerek ruhunu teslim ediyor. Doğduğu gün, yaşadığı gün ve vefat ettiği gün ümmetinin kurtuluş derdinde olan bir peygamberin ümmetiyiz.” şeklinde konuştu.
"Bu diyarlarda Muhammedi hava estirenlere ne mutlu"
Sık sık Salavat-ı Şerifelerin okunduğu programın son konuşmacısı Molla Ömer Bozkır oldu. Peygambere salat ve selamla konuşmasına başlayan Molla Ömer, ‘Küfür diyarında kendi peygamberine sahip çıkıp onun risaletinin erleri olarak bu gün buralarda o Muhammedi havayı estiriyorlarsa bu bize ümit veriyor.’ diyerek sevincini paylaşmak istediğini belirtti.
Resulallah’ın sevgisinin bu diyarlarda bölgeden bölgeye yayılıyor olmasını bu asrın Muhammedi asır olacağına yorumlandığını ifade eden Bozkır, “Bu Muhammedi asrın vuku bulması için diyoruz ki, Ya Resulallah hiç kimse sizin kadar sevilmedi hiç kimse sizin kadar anılmadı. Bizler sana aşığız ya Resulallah” dedi.
Program, Ahmet Aktaş Hocanın yaptığı dua ile sona erdi. (Hamza Korkut , Mustafa Sabıreri - İLKHA)