İSTANBUL - Basın mensupları, Al Jazeera çalışanları Muhammed Fehmi, Bahir Muhammed ve Peter Greste’nin serbest bırakılması için İstanbul Mısır Konsolosluğu önünde toplandı. Toplantıda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, Basın Konseyi Genel Sekreteri Namık Koçak birer konuşma gerçekleştirdiler.

Basın mensuplarının yaptıkları basın açıklamasının ardından Mısır Konsolosluğuna basın mensuplarınca imzalanmış mektuplar teslim edildi. 

Mısır’da 3 Temmuz 2013’te yaşanan askeri darbenin ardından özellikle basın kuruluşları ve çalışanlarına yönelik baskıların had safhaya ulaştığı ifade edilen açıklamada, muhalif olduğu düşünülen bütün basın kuruluşlarının kapatıldığı ve çalışanlarının gözaltına alındığı kaydedildi.

Darbenin ardından yaşanan Rabia olayları sırasında da olayları takip eden Al Jazeera Arapça kanalının muhabiri Abdullah Şami ve kameramanı Muhammed Bedir`ın 14 Ağustos 2013’te askeri yönetim tarafından gözaltına alındığı dile getirilen açıklamada, "29 Aralık 2013 tarihinde ise bu kez Al Jazeera İngilizce kanalının 3 çalışanı aynı akıbeti yaşamıştır. Kanalın Nairobi muhabiri ödüllü gazeteci Peter Greste, yapımcı Muhammed Fehmi ve yapımcı Bahir Muhammed, Kahire`de Mısırlı yetkililer tarafından gözaltına alınmıştır. Al jazeera Arapça kanalının kameraman Muhammed Bedir daha sonra serbest bırakılmıştır. 

Şu anda 4 Al Jazeera çalışanı Mısır cezaevlerinde tutulmaktadır. Bunlardan Abdullah Şami, hukuksuz uygulamaya karşı son bir aydır açlık grevi yapmaktadır.

Mısır`da yaşanan olayları bağımsız şekilde aktaran gazetecilere, teröre yardım etme suçlaması yöneltilmektedir. Hapisteki dört Al Jazeera çalışanı ile birlikte altı yabancı gazeteci de aynı mahkemede benzer suçlardan gıyaplarında yargılanıyor." denildi. 

Mısır’da yapılan, gazeteciliğin yargılanması olduğu belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Buradan Mısır yönetimine sesleniyor ve diyoruz ki, biz gazeteciyiz, terörist değiliz. Suistimal, acı ve adaletsizliğe ışık tutmak amacıyla gerektiğinde hayatımızı tehlikeye atarak gerçeği insanlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Gazeteciler toplumun gözleri, kulakları ve sesidir. Gazeteciliğe yapılan saldırı, düşünce özgürlüğü ve gerçeği öğrenme hakkına inanan herkese yapılmış saldırı demektir. Arkadaşlarımıza yöneltilen terörizm suçlaması tamamen asılsız ve gerçek dışıdır. 

Mısır yönetimine bir kez daha sesleniyoruz.
Gazetecilik adına, insan hakları adına, mesleğimizi özgür ve demokratik ortamda icra edebilmek adına, meslektaşlarımızın en kısa sürede serbest bırakılmalarını talep ediyoruz. (İLKHA)