BİNGÖL – Hizbullah davasından Bingöl M Tipi Cezaevi’nde yatan Abdullah Becerikli’nin eşi N.B, eşinin tek kişilik hücrede zor şartlarda tutulduğunu ifade ederek, “Eşim şuanda ABD güdümündeki Guantanamo gibi ufacık bir hücrede tek başına kalıyor. Bu hücre hiçbir insanın kalamayacağı kadar ufak. İçerisinde tuvaletin de olduğu hücresinde yemeğini yiyor, ibadetini yapıyor, yatıyor, kısacası eşimin 24 saati bu dar hücrede geçiyor. Bu hangi vicdana sığar diyerek tepki gösterdi.
Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi’nce hakkında tutuklama kararı çıkartılan Hizbullah davası hükümlüsü Abdullah Becerikli, Bingöl merkezde çalıştığı işyerinden polisler tarafından gözaltına alındı. Daha sonra adliyeye sevk edilen Becerikli, tutuklanarak Bingöl M Tipi Kapalı Cezaevi’nde tek kişilik hücreye konuldu.
"Eşim şuanda sanki ABD, güdümündeki Guantanamo cezaevinde yaşıyor"
Eşinin cezaevine konulmasının ardından görüşüne gittiğini belirten N.B, eşinin tek kişilik hücrede hiçbir insanın kalamayacağı bir ortamda tutulduğunu söyledi.
Duruma tepki gösteren N.B, “Eşim şuanda sanki ABD güdümündeki Guantanamo cezaevinde yaşıyor. Kendisini tek kişilik bir hücreye almışlar. Bu hücrede aynı zamanda bir tuvalet var. Yemekleri bu küçücük hücrede tuvalettin de olduğu yerde veriliyor. Eşime yapılanlar insanlığa sığacak bir tarafı yok. Bir insana ancak bu kadar hareket edebilir. Bu hücrede hem yatıyor, hem tuvalet ihtiyacını karşılıyor hem de yemeklerini burada yemek zorunda bırakılıyor. Bu hal bir insana reva görülür mü? Biz hangi çağda yaşıyoruz. Eşime bu sıkıntıları yaşatanların insanlıktan payları varsa hemen eşimi bu hücreden çıkartırlar.” dedi.
“Bu ülkede Müslümanca yaşamak suç mudur?”
Yetkililere seslenerek sorunun çözümü için çağrıda bulunan N.B, "Eşime yok yere İslami inancından dolayı ceza verildi. Eşimin cezaevine konulmasının tek sebebi, camide öğrencilere Kuran dersi vermesidir. Bu ülkede Müslümanca yaşamak suç mudur? Müslümanlara yapılan bu haksızlıkların hesabı sorulmayacak mı? Bu ülkede suçlu olanlar ortalıkta gezerken İslami inançlarından dolayı nice insanlar halen tutsak durumda. Biz herkese aynı şekilde adalet istiyoruz. Kimseye ayrımcılık yapılmasını istemiyoruz. Ergenekonculara tolerans tanınırken, söz konusu Müslümanlar olunca neden kimsenin sesi çıkmıyor? Bu zulme bir dur diyen yok mu? Bu yargıyı ve üstünlerin hukukunu şiddetle kınıyoruz. Mağduruz ve mağduriyetin giderilmesi için Adalet Bakanlığına ve Başbakana sesleniyoruz. Bu mağduriyetlerin giderilmesi noktasında uygun adımlar atılmasın istiyoruz." şeklinde konuştu.
N.B, eşinin bulunduğu cezaevinden ailesine yakın bir cezaevine sevk edilmesini istediklerini söyledi. (Nihat Kanat-İLKHA)