KONYA-Her Yerde Adalet Platformu (HYAP) Kurucu Genel Başkanı Av. Özkan Öztürk MİT yasasında yapılan değişiklerin artı ve eksilerini İlke Haber Ajansı’na  değerlendirdi.

 

Kamuoyunda Milli İstihbarat Teşkilatı ve yapısıyla ilgili yasal düzenlemeyle ilgili son günlerde ciddi bir tartışmanın olduğunu hatırlatan Av. Özkan Öztürk, “Hepimizin bildiği gibi parlamentoda İçişleri Komisyonu da bir takım çalışmalar yapmakta. Hukuki anlamda yapılması planlanan değişikliklerin hukuki perspektifte yapılması gerektiğine inanıyoruz.  Meselelere yaklaşımımız hukuk devleti sınırları içerisinde olmalıdır. Demokratik manada birbirimizi dinleyerek, anlayarak meselelerin ele alınması ve uzlaşıyla konunun halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz . İnternet yasasında internete sansür geldi, HSYK yasasında Türkiye adalet ortadan kalktı, adalete Bakan vesayeti şeklinde  yaklaşımlar sergilendi. Şuan Meclis İçişleri Komisyonunda görüşülen MİT yasasına da Türkiye muhaberat devleti mi oluyor?, MİT’e hukuk zırhı şeklinde bir takım ön kabullerle meseleye yaklaşılıyor. Bu meselelere Hukuki çerçeve içersinde bakılması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.       

                                                                                                                                             

“Yeni yasa ile MİT’in ülke dışında çalışmalar yapabilmesi sayesinde, rakipleriyle boy ölçebilecek”
Yeni yasa ile MİT’in ülke dışında çalışmalar yapabilmesiyle rakipleriyle bol ölçebilecek duruma geleceğinin altını çizen Özkan Öztürk,“Soğuk savaş dönemlerinde istihbarat teşkilatı kendi ülkesi içerisinde çalışmalar yürütmekteydi. Geldiğimiz noktada istihbarat teşkilatı kendi rakipleriyle boy ölçüşmesinde, mevcut yasa gereği nedeniyle yurtdışında çalışmalar yapamıyor. İstihbarat teşkilatının yurtdışında operasyon yapma izni yoktu, yeni düzenlemeyle bu yetkiye sahip olmuş oluyor. “ ifadelerini kullandı.

 

Belgelerin haksız bir şekilde ele geçirilmesi ve  kamuoyuyla paylaşılması  konusuna da değinen  Öztürk,“Bu yasal düzenlemede MİT ile ilgili bilgi ve belgeleri haksız bir şekilde ele geçirenler, bunları çalanlar ve farklı metotlarla hukuka aykırı bir şekilde kamuoyuyla paylaşanlara üç yıldan dokuz yıla kadar cezai müeyyide getiriliyor. Bunun ne tür bir sakıncaları olur şeklinde bir tartışma da var. Ülkemizde yazılı ve görsel medyanın bu ülkenin geleceğini ve güvenliğini ilgilendiren bilgi ve belgelerin haksız bir şekilde ele geçirilmesi ve bunların kamuoyuyla paylaşılmasını doğru bulmuyoruz. Bunun etik olmadığını düşünüyoruz. Bu açıdan bakıldığında şahsım olarak bu düzenlemeyi yerinde buluyorum.” şeklinde konuştu.

 

“MİT mensuplarının kendi sınırlarını aşması durumunda yargılanmalı”
Öztürk, yasa hakkındaki değerlendirmelerine şu şekilde devam etti;“MİT yasa tasarısıyla istihbarat teşkilatının tüm kamu kurum ve kuruluşlarından meslek odalarından bankalardan ve diğer kuruluşlardan istihbarat teşkilatının görev sınırları içerisinde kuruluşların hiçbir mazeret ve bahane sunmalarına fırsat vermeden bilgilerin alınmasına imkân sağlıyor. Burada MİT mensuplarının kendi sınırlarını aşmasıyla karşılaşıldığında ne olacak? sorusu akla geliyor. Bu konuda MİT kamu kurum ve kuruluşlardan istenilen belgelerin görevlerinin gereği olduğunu ve bunların farklı amaçlar uğruna kullanılmaması gerektiğini dile getirmeli, bu konuda MİT mensuplarının yargılanmasının yolunun da açılması gerektiği ve bu konuda eksikliklerin olduğu da dile getirilmelidir.”

 

“Türkiye muhaberat devleti olur mu?”
Mit yasası ile ilgili endişelere de değinen Öztürk,“Türkiye muhaberat devleti olur mu şeklinde bir takım sorular da gündeme geliyor. Siyasal ve ekonomik olarak gelişmiş ülkelere bakıldığı zaman bu ülkelerdeki istihbarat teşkilatı istediği bilgi ve belgeleri görevi gereği tam ve eksiksiz bir şekilde yaptığını, yurt içinde ve dışında yetkilerinin olduğunu görebiliriz.  Örneğin CIA, MOSSAD KGB gibi kuruluşları bu konuda yetkilere sahipler. İşte MİT’inde bu rakipleriyle uluslar arası alanda yarışabilmesi için böyle bir yetkilendirme söz konusu olmalıdır. Muhaberat devleti yaklaşımını yanlı bir yaklaşım olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

 

“MİT dışa bağımlı olmayacak, kendi işini kendi görebilecek”
MİT’i diğer istihbarat teşkilatlarıyla karşılaştırıldığında, diğer istihbarat teşkilatlarının daha aktif olduğunu belirten Özkan, “Dolayısıyla MİT verilecek yetkiyle dışa bağımlı bir çalışmayla değil kendi işini kendi görebileceği bir yetkiyle daha aktif çalışabilmesi gerekir. MİT’in görevlerini yaptıkları sırada bir takım hak ihlallerinin gerçekleşmesi durumuyla da karşılaşılabilir. Asıl mesele bu durumda da görevleri dışında farklı işler yapan MİT mensuplarının nasıl yargılanacağı ve hak ihlallerine maruz kalan kişilerin ilgili makamlara başvurdukları takdir de söz konusu MİT mensuplarının nasıl yargılanacak bu yasa metninde muğlâk bir alan olarak görülmekte. Bu konuda yasalarında eleştirilmesi gerekiyor. Yani görevi dışında işler yapan bir istihbarat mensubunu hak ihlaline maruz kalan vatandaşa karşı hukuki açıdan korunması anlamına gelebilmektedir. Bu noktanın üzerinde durularak insan hakları ve özgürlükleri açısından tartışmaya muhtaç bir durum olduğunu da beyan etmek istiyorum.” sözlerine yer verdi.  (İlyas Yavuz/İsmail Yılmaz-İLKHA)