GAZİANTEP- Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Gaziantep Şubesi Çalışan Gençlik Komisyonu tarafından düzenlenen İlahiyatçı-Yazar Mehmet Talu Hoca’nın konuşmacı olarak katıldığı ‘Helal Kazanç’ konulu konferans, Şehitkamil Belediyesi Konferans salonunda gerçekleştirildi.
Konferans Hüseyin Özdemir’in Kur-an`ı Kerim tilaveti ve Anadolu Gençlik Derneği Çalışan Gençlik Komisyonu Şube Başkanı M. Ali Karaduman’ın selamlama konuşması ile başladı.
Program daha sonra AGD Gaziantep Şube Başkanı Fatih Evyapan’ın kısa bir konuşması ile devam etti.
Evyapan konuşmasında, “Seminerlerimizin sayısını artırıp her ay bu şekilde seminerlerle karşınızda olacağız. Seminerlerimiz derneğimizin konferans salonunda devam etmektedir. ‘Asrı Saadet’ adlı bir yarışmamız olacak.” dedi.
Helal Kazanç her Müslüman’a farz olan hükümlerin başında gelmektedir.
Program, helal kazancın önemini anlatan sinevizyon gösteriminin ardından, İlahiyatçı-Yazar Mehmet Talu Hoca’nın günün anlam ve önemine dair konuşması ile devam etti.
Talu Hoca konuşmasında, “Yaklaşık bir yıldan fazla ‘Helal Kazanç’ konferanslarımız devam etmektedir. Bu konferansımız 243. Program. Helal Kazanç her Müslüman’a farz olan hükümlerin başında gelmektedir. Vücuda haram lokma girerse 40 gün ibadetler kabul olunmuyor. Helal kazanç kulluğumuzun makbul olmasının şartıdır. Helal kazanıp, helal yollara harcamak Müslümanlara farzdır. Ahirette Müslüman’a neden çok kazanmadın diye değil, nereden ve nasıl kazandın diye hesap sorulacak. Çünkü herhangi bir Müslüman, mükellef olduğu vazifeleri ancak kazanç sayesinde yerine getirebilir. Bu vazifelerin yapılması kuvvet ile sıhhate bağlıdır. Kuvvet ve sıhhat ise, gıdaya ve diğer hususlara bağlıdır. Gıda ve diğer hususlar ise, ancak kazanç vasıtasıyla elde edilebilir. Bu sebeple kazanç meydanına atılmak da mühim bir vazifedir, bir farzdır. Şöyle ki;
Herhangi bir Müslüman için kendi nefsini ve nafakaları üzerine lâzım gelen kimseleri geçindirmeye ve borçlarını ödemeye yetecek miktar helâlinden kazançta bulunmak bir farzdır. Kıyamet gününde, şu beş şeyin hesabı sorulmadıkça, hiçbir insan Allah (c.c) huzurundan ayrılamayacaktır, kıpırdayamayacaktır. Ömrünü nerede tüketti, gençliğini nerede yıprattı, malını nereden kazandığı, malını nereye harcadığı, bildiği, öğrendiği konularda ne gibi işler yaptığı.
Görüldüğü üzere sorulan soruların üçüncüsü ve dördüncüsü de maldır. Binaenaleyh o malı nereden ve nasıl kazandın; haramlardan mı, hırsızlıkla mı veya faizlerle mi? ‘İhaleye fesat mı kattın? Rüşvet aldın mı?’ diye ince ince sorulacak, sonra da bunları ‘Nerelere harcadın, hayırlara mı, yoksa günah ve şer yerlere mi?’ Helal kazanmak var iken gayri meşru yollara başvurmaya gerek yok.” ifadelerini kullandı.
İslâm dini, insanın mal kazanması ve zengin olmasına engel olmaz
Talu Hoca konuşmasına sonunda, “İslâm dini, insanın mal kazanması ve zengin olmasına engel olmaz. Tam aksine, çalışıp çabalamayı, elinin emeğiyle geçinmeyi ve başkasına muhtaç duruma düşmemeyi tavsiye eder. Bütün bu konularda koyduğu tek prensip, malı ve mülkü helâl yollardan kazanmak, haram yollara sapmamak ve malın hakkını vermektir. Fakat sadece meşru yollardan kazanmakla iş bitmemekte, kazancın nereye ve nasıl sarf edildiğinin de bilinci içinde olunması gerekmektedir. Bunlar yerine getirildiği takdirde, kişinin Allah huzurunda hesap verebilmek için üzerine düşen asgarî şartlara uyduğu söylenebilir. İstenilen de bundan ibarettir.” sözlerine yer verdi.
Program son olarak Grup Tevhid ve Ömer Faruk’un ilahileri ile son buldu. (Ökkeş Korkmaz-İLKHA)