`Kur`an öğreniminin önündeki yaş sınırı kaldırılsın`

Şükrü Gündüz / İstanbul / Doğruhaber

Mazlum – Der’den hükümete çağrı; “Kur’an öğreniminin önündeki yaş sınırı kaldırılsın”

Kur`an kurslarındaki 12 yaş sınırının kaldırılması amacıyla, Mazlum-Der bugün Türkiye genelinde 20 ilde eş zamanlı olarak protesto gösterileri düzenledi. İstanbul’da Mazlum-Der öncülüğünde Beyazıt Meydanı’nda bir araya gelen onlarca kişi Kur’an öğreniminin önündeki yaş sınırının kaldırılması için düzenlenen protesto gösterisine destek verdi. Düzenlenen protesto gösterisinde sık sık “Halkı Müslüman Ülkede Kur’an Yasaklanamaz, Kur’an’a Tam Özgürlük, Kur’an Öğrenmek Hakkımızdır, Kemalizmin Değil Rabbimizin Kuluyuz” sloganları atıldı. Temsili olarak kurulan sınıfta 12 yaşın altında çocuklara Mazlum-Der yönetim kurulu üyesi Ramazan Beyhan tarafından Kur’an dersi verildi.

BU YASAK KALKSIN
Protesto gösterisinde ilk olarak söz alan Mazlum-Der yönetim kurulu üyesi Ahmet Refik Partal, Kur’an’ı geleceğimize taşıyan çocuklardan nasıl uzaklaştırabiliriz diye düşünenler Kur’an öğrenimine yaş sınırı koyarak bunu engellemeye çalıştılar. Ancak bunda başarılı olamadılar. Çocukların bu yasakla Kur’an’sız ve İslamsız yetişmesine sebep oldular diyen Partal, sözlerini şöyle sürdürdü, “Bu çerçevede uygulamaya konulan bu plan 28 Şubat süreciyle devreye sokulmuştur ve halen süre gelmektedir. Buradan yetkililere sesleniyoruz. Artık yeter. Kur’an öğrenimine 28 Şubat sürecinde konulan bu yasağa son verin. Halkı Müslüman olan bu ülkede Kur’an’a vurulan bu yasak kalksın” diye konuştu.

AK PARTİ BU SORUNU ÇÖZMELİ ARTIK

Kur’an öğreniminin önüne konulan bu yasağın pedegolojik endişelerle konulmadı bu yasak Siyasi bir karardı ve 28 Şubat askeri yönetiminin bir kararı olduğunu belirten Prof Dr Ahmet Ağırakça, “Fakat maalesef 12 yıldır bunu bir türlü söküp atamadık” dedi. Medeniyet tarihimizde birçok ilim adamımın 7 yaşında hafız olduğuna dikkat çeken Ağırakça, “Biz 7 yaşında bütün Kur’an’ı hıfzedebilen bir medeniyetin çocuklarıyız. Burada temsili olarak kurulan bu sınıfta oturan ve 12 yaşından küçük olan bu çocuklar Kur’an’ı çok rahat bir şekilde öğrenebiliyorlar. Neden mevcut Ak Parti iktidarı 8 yıldan beri bunu bir türlü çözmüyorlar. Biz yine ‘Senden bir eğrilik görürsek seni kılıçlarımızla düzeltiriz’ anlayışına sahip olan bir medeniyetin evlatlarıyız. Bu iktidarı bundan dolayı uyarıyoruz ve diyoruz ki; artık bu yanlışlığa son verin. Bu yanlışlığı kaldırmanızın önünde hiçbir engel kalmamıştır. Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet bir araya gelerek bu yasağı sona erdirmelerini talep ediyoruz. Özellikle Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in bu konuda harekete geçmesini istiyoruz. Gerekli yasaların düzenlenip yürürlüğe girsin ve önümüzdeki eğitim döneminde artık her yaştaki çocuğun Kur’an öğrenmesi önündeki engel ortadan kalksın” şeklinde konuştu.

80 YILDIR YAPILAN ZULÜMLERİ UNUTMADIK

Daha sonra söz alan Mazlum-Der İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar, 28 Şubatın sonuçlarından bahsederek, “28 Şubat sürecine kadar olan süreci unuttuğumuzu sanmasınlar. Bu ülkenin 7 düvele karşı verdiği mücadeleden sonra halkın iradesine çöreklenenlerin kurduğu bu devletin halka 80 yıldır yaptığı zulmü de unutmadık. Dününü unutan yarınını inşa edemez. Bu ülkede yeryüzünün başka hiçbir yerinde benzeri olmaya kültürel bir soykırım yapıldı. Bu soykırım harf devrimiyle gerçekleştirildi. Bu kültürel soykırımla âlimlerimiz bir gün sonra okuma yazma bilemeyen insanlar oldular. Bunlar sadece bunlarla yetinmediler. Camilerimizi kışlalara ve ahırlara çevirdiler. Biz bu minarelerden “Tanrı uludur” diye bağıranları unutmadık, bunlar hafızamızda ve gelecek nesillere de anlatacağız. Biz sosyal hayattan dini-kitabı silmeye çalışanları unutmadık. Bunu gelecek nesillerimize de anlatacağız” dedi.

28 ŞUBAT’IN HANGİ UYGULAMASINI KALDIRDINIZ?

Biz 8 yıldır iktidarda bulunanlara burada çağrıda bulunuyoruz diyen Sarıyaşar sözlerini şöyle sürdürdü; “8 yıldır bu ülkeyi yönetenler olarak sizler 28 Şubat sürecinde ezilen, hor görülen, baskı altına alınan ve Müslüman kimliği yok sayılan halkın oylarıyla iktidar oldunuz. 28 Şubat yapılanları kaldırmak için hangi adımı attınız? Sakın bize gevşettiğiniz uygulamalardan bahsetmeyin. Bu halk sizi bu sorunları çözmeniz için seçti. Eğer bu sorunları çözmezseniz halk size bunun cevabını sandıkta verir. Eğer siz sözlerinizi tutup sorumluluklarınızı yerine getirirseniz halk sizi desteklemeye devam edecek” ifadelerini kullandı. Sarıyaşar, konuşmasının sonunda 20 ilde eş zamanlı yapılan eylemin ortak basın açıklaması metnini okudu.

ERGENEKON ÇETESİNİN BU LEKESİ SİLİNSİN

Okunan basın açıklamasından sonra söz alan gazeteci yazar Ahmet Varol, Dünyanın birçok ülkesini dolaştığını ancak böyle bir yasağın başka hiçbir ülkede olmadığını ifade etti. Varol, “Tayland Budist bir ülkedir birçok defa bu ülkeyi ziyaret ettim. Budist olan Tayland halkı krallarına da tapar. Bu ülkede Müslümanlara çok büyük baskılar yapılıyor. Müslümanlar katlediliyor. Ama Kur’an öğreniminin önünde bir yasak yok. Hayret ediyorum Budizm’le yönetilen bir ülkede Kur’an eğitiminin önünde bir yasak yokken halkının yüzde doksan dokuzu Müslüman olduğu bir ülkede nasıl oluyor da yasak getiriliyor. Bu Türkiye için çok büyük bir ayıptır. Türkiye’nin bundan kurtulması gerekiyor. Bu yasak Ergenekon çetesinin Türkiye bulaştırdığı bir lekedir. Bugün Ergenekon çetesinin mensupları hapse atılıyor. Ama onların geride bıraktığı bu leke temizlenmiyor. Bu lekenin biran önce temizlenmesi lazım” şeklinde konuştu.