Sultan Demir / Nisanur Dergisi:
Bismillahirrahmanirrahim.
Bizler ebeveynler olarak geleceğimizin teminatı çocuklarımızla ne kadar ilgileniyor ve ne kadar zaman ayırıyoruz? Sorularıyla başlamak istiyorum. Bizler İslami çizgimizden, bedel ödemek pahasına ödün vermezken; söz konusu çocuklarımız olunca bırakın İslami kaideleri, helal ve haram konusunda dahi çok rahat bir şekilde ödün verip bunun önüne neden geçemiyoruz? Yapmamız gereken sorumlulukları neden hakkıyla yerine getiremiyoruz acaba? Allah-u Teâlâ’nın bizleri çocuklarımızdan dolayı hesaba çekeceğini unutuyor muyuz?
“Sizler birer çobansınız ve sürünüzden mesulsünüz.” (Buhari)
Maalesef çocuklarımıza olan zaafımızdan dolayı onlara karşı mesuliyetimizi unutup yaptıkları yanlışları görmüyor veya görmezden geliyoruz.
“Mallarınız ve çocuklarınızın birer imtihan aracı olduğunu, Allah’ın katında büyük bir ecrin bulunduğunu bilin.” (Enfal / 28)
Şunu unutmamak gerekir ki Allah-u Teâlâ bu dünyada çocuklarımızı bizlere bir imtihan vesilesi olarak vermiştir. Çocuklarımıza olan zaafımız çocuklarımızın yaptığı yanlışları görmemizi engellemektedir. Bunun sonucu olarak da çocuklarımız yanlış üzerine yanlışlar yapmaktadır. Misal; anne tesettür yönünden son derece İslami kaideler uyarken bakıyoruz ki, yanındaki kızının “tesettürle alakası yok” denilecek derecededir. Veya müspet bir babanın oğlu üstü başı, hal ve hareketleri hiç de İslam’a uygun değildir.
Anne ve babaya bu durumu sorduğumuzda; “Daha yaşı küçük, hevesini alsın büyüyünce düzelir inşallah” cevabını çoğu zaman duymuşuzdur. Hâlbuki gözden kaçırdığımız çocuklarımızın mükellef yaşına ulaştığıdır. Fakat unutulmaması gereken ağaç yaşken eğildiğidir. Eğer ağaç fidan halindeyken yeterince su, gübre verip bakımını yapmazsak kurumaya yüz tutar ve...
Bizler ebeveynler olarak geleceğimizin teminatı çocuklarımızla ne kadar ilgileniyor ve ne kadar zaman ayırıyoruz? Sorularıyla başlamak istiyorum. Bizler İslami çizgimizden, bedel ödemek pahasına ödün vermezken; söz konusu çocuklarımız olunca bırakın İslami kaideleri, helal ve haram konusunda dahi çok rahat bir şekilde ödün verip bunun önüne neden geçemiyoruz? Yapmamız gereken sorumlulukları neden hakkıyla yerine getiremiyoruz acaba? Allah-u Teâlâ’nın bizleri çocuklarımızdan dolayı hesaba çekeceğini unutuyor muyuz?
“Sizler birer çobansınız ve sürünüzden mesulsünüz.” (Buhari)
Maalesef çocuklarımıza olan zaafımızdan dolayı onlara karşı mesuliyetimizi unutup yaptıkları yanlışları görmüyor veya görmezden geliyoruz.
“Mallarınız ve çocuklarınızın birer imtihan aracı olduğunu, Allah’ın katında büyük bir ecrin bulunduğunu bilin.” (Enfal / 28)
Şunu unutmamak gerekir ki Allah-u Teâlâ bu dünyada çocuklarımızı bizlere bir imtihan vesilesi olarak vermiştir. Çocuklarımıza olan zaafımız çocuklarımızın yaptığı yanlışları görmemizi engellemektedir. Bunun sonucu olarak da çocuklarımız yanlış üzerine yanlışlar yapmaktadır. Misal; anne tesettür yönünden son derece İslami kaideler uyarken bakıyoruz ki, yanındaki kızının “tesettürle alakası yok” denilecek derecededir. Veya müspet bir babanın oğlu üstü başı, hal ve hareketleri hiç de İslam’a uygun değildir.
Anne ve babaya bu durumu sorduğumuzda; “Daha yaşı küçük, hevesini alsın büyüyünce düzelir inşallah” cevabını çoğu zaman duymuşuzdur. Hâlbuki gözden kaçırdığımız çocuklarımızın mükellef yaşına ulaştığıdır. Fakat unutulmaması gereken ağaç yaşken eğildiğidir. Eğer ağaç fidan halindeyken yeterince su, gübre verip bakımını yapmazsak kurumaya yüz tutar ve...