DİYARBAKIR - Doğu ve Güneydoğu`daki yoksulluk tablosu ürpertiyor. 30 bin insanın acil gıda ihtiyacı duyduğu kentin varoşlarında yaşanan fakirlik yürekleri parçalıyor. Yıllar önce eşini ve büyük oğlunu kaybettikten sonra 5 yetimi ve 5 torunu ile tek gözlü bir odada yaşamak zorunda kalan Hanım Demir(52) çocuklarının karnını çöplerden topladığı yiyecekler ile doyuruyor.
Diyarbakır, Türkiye`nin en yoksul 20 il sıralamasında bulunuyor. Dicle Üniversitesinin 5 bin 706 hane ve 36 bin kişi üzerinde yaptığı sosyal araştırmanın sonuçlarına göre, kentte 30 bin insanın acil temel gıda ihtiyacı bulunuyor. Bu çarpıcı tabloyu belki de en iyi Demir ailesi anlatıyor.
Batmanlı Demir ailesinin hayatı 11 yıl önce değişti. Bakkal dükkânının önünde oturan ailenin reisi Mehmet Demir, sokak ortasında çıkan çatışmada kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürülünce Hanım Demir 3 yetim çocuğu ve yaşlı annesini alarak Diyarbakırın yoksul semtlerinden Melik Ahmet`e yerleşti.
Çöplerden Ekmek Topluyor
4 farklı ailenin yaşadığı avlulu evin tek gözlü odasında yaşamaya başlayan çaresiz kadın ikinci acıyı ise en büyük oğlu kalp krizi sonucu hayatını kaybedince yaşadı. Gelini, yetim kalan çocuklara sahip çıkmayınca acılı kadın, 5 torununa da bakmak zorunda kaldı. 5 yetim ve yaşlı annesine bakmak için çalmadık kapı bırakmayan Hanım Demir, lokantalardan artan atık yemekleri ve çöplerde topladığı ezik domates ya da ekmekleri toplayarak evinin yolunu tutuyor.
Çocukları: Açlığa Dayanırız, Annesiz Dayanamayız
Hanım Demir, dışarıda topladığı kuru ekmeği ve komşuların vermiş olduğu bir tas ayran çorbasını çocuklarına eşit bir şekilde dağıtıyor. Yemek az olduğu için çocuklar kaşık kullanmıyor. Kuru ekmekleri zorla dişleri ile parçalayan yetim çocuklar küçük kırıntıları ayrana batırarak yiyor. Anneleri ve babaanneleri ile büyük yoksulluk çeken 5 çocuğun yetiştirme yurduna verilmek istendiği, ancak çocukların, "Açlığa dayanırız, annesiz dayanamayız" diyerek teklifi reddettikleri öğrenildi.
10 Günde Bir Sıcak Yemek Pişiriyorum
Çocuklarının bu durumuna çok üzüldüğünü belirten Demir, "Çocuklarım açtır, Sahipsiziz, kimsemiz yoktur. Gıda yok diye çocuklarıma sadece 10 günde bir sıcak yemek pişiriyorum. Çöplerden ekmek topluyorum. Evlatlarım birçok kez aç yatıyor. Benim durumumu bilen bazı komşular arada, bir tas yemek getiriyorlar. Çocuklarım etin tadının nasıl olduğunu unuttu. Mahallede kurban kesilince o gün bizim en mutlu günümüz oluyor. Çünkü çocuklarım et yiyor. Yaşadığım onca sıkıntıya rağmen çocuklarımı okutuyorum. Belki harçlık veremiyorum ama aç kalmamaları için çöp çöp gezip yiyecek bir şeyler buluyorum" dedi.
Elim Kırıktır Ama
Kendisi başta olmak üzere çocuklarının hasta olduğunu ifade eden çaresiz kadın, " Benim elim kırık bazen acıdan dayanamıyorum. Sabun alacak param olmadığı için çocuklarım bitlendi. Borçlarım her geçen gün birikiyor. Yardımsever tüm insanlardan bana ve yetimlerime yardım etmesini istiyorum" ifadelerini kullandı.
Diyarbakır`ın Suriçi ilçesine bağlı Ziyagökalp Mahallesinde çaresizce bir hayat sürdüren Demir ailesinin fertleri yetkililerden ve hayırsever vatandaşlardan gelecek yardımları dört gözle ve umutla bekliyor.
M. Salih Keskin - İLKHA