1978 yılında Ergani’ye bağlı Kortaş (Male Korta) Köyü Dalbudak Mezrası’nda doğdu. İlkokulu köyünde, ortaokulu Çermik’te yatılı olarak okudu. Ergani Lisesi 1. sınıfta okurken İslami dava ile tanıştı. Sessiz ve sakin biriydi. Ahlakı güzeldi. Arkadaşlarıyla iyi geçinir, namazlarını camide cemaatle kılmaya özen gösterirdi. İnsanlara tebliğde bulunurdu. Cömert ve başarılı bir kişiliği vardı.

Arkadaşı Emrullah Yoldaş, Şehid Ömer’i şöyle anlatıyor: “1993’te Ergani Lisesi’nde tanıştım. Kendisi o sırada lise 1’e gidiyordu. O zamanlar İslam’ı yaşamak ateşten bir gömlek giymek gibiydi. Ömer kardeşimiz köyden şehre gelip öğrenci evinde kalıyordu. Kendisiyle beraber birçok köylüsü de camilere gelip ders alıyordu. Kendisi çok sessiz ve herkese güvenen biriydi. Kimseyi kırmazdı. Okulda ilgilendiğimiz bir genç vardı. Bu şahısla çok ilgilendiğimiz halde bir ilerleme sağlamıyorduk. Bir gün kendisini okulun önünde gördüm. İlgilendiği Erhan isimli şahsı beklediğini söyledi. Kendisine; ‘Çok beklersin; o her zaman söz verir ve hiçbir zaman gelmez’ dedim. Ömer birkaç gün üst üste aynı genci bekledi. Birisi camiye gelmek için kendisini beklemesini söylese Ömer günlerce beklerdi. Kimsenin kalbini kırmazdı, yumuşak bir huyu vardı.” 11 Şubat 1994 günü köy minibüslerinin bulunduğu alanda PKK’liler, korucuların uğrak yeri olan Elgörmüş kahvehanesindeki sobaya bomba yerleştiriyorlar. Kahvehanede PKK sempatizanlarının da bulunması münasebetiyle bomba sobanın altından alınıp kahvehanenin kapısının arkasına bırakılıyor. Ömer okul çıkışı köy dolmuşlarının kalktığı kahvehanenin önüne geliyor. Bomba patlayınca kahvehanenin kapısı patlamanın etkisiyle yerinden çıkıp Şehid Ömer’e çarpıyor. Ambulansla hastaneye kaldırılan Şehid Ömer yolda ruhunu teslim ediyor.

Aynı patlamada Ömer’in halası oğlu Fehmi ile Sallar köyünden Davud Ay ağır yaralanıyor.