BATMAN – Mazlum-Der Batman Şubesi, Çözüm Sürecine katkı sunmak için ‘Çözüm Süreci’ konulu panel düzenledi. Akil İnsanlar İç Anadolu heyet üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun ile Güneydoğu Raportörü Murat Çiçek`in konuşmacı olarak katıldığı panel, saat 13.30’da Nasıroğlu İş Merkezi kat 6`daki Mazlum-Der şubesinde gerçekleşti.
 
Panele, konuşmacı olarak İç Anadolu Akil İnsanlar Heyeti üyesi Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Doç Dr. Vahap Coşkun ile Akil İnsanlar Güneydoğu Heyeti Raportörü, Mazlum-Der Genel Başkan Yardımcısı Murat Çiçek`in yanısıra Batman’daki STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
 
Panelde ilk olarak Mazlum-Der Genel Başkan Yardımcısı Murat Çiçek söz aldı. Konuşmasında çözüm sürecinin çok kıymetli bir süreç olduğunu belirten Çiçek, özetle kürtler açısından sürece yüzde yüz desteğin olduğunu gözlemlediklerini de söyledi. Çiçek,
 
Türkiye’de Kürt meselesinin çözümünün 100 yıllık bir parantezin kapatılması olacağını vurgulayan Akil İnsanlar İç Anadolu heyet üyesi Doç. Dr. Vahap Coşkun, “Cumhuriyetin iki kodu vardır. Bunlar Milliyetçilik ve Laiklilktir. Milliyetçilikle Kürtler ve gayr-i müslimler hedefteydiler. Kürtler cumhuriyetin medeniyet projesine direndiler.” dedi.
 
Devletin sürekli güvenlik siyaseti izlediğini ifade eden Coşkun, “Güvenlikçi siyaset iki aktör açısından da başarılı olmadı. Devlet ve PKK açısından da iflasa uğradı. 2013 yılında başlayan süreçte iki önemli fark vardır. Doğrudan görüşme ve topluma deklare etme açısından diğer süreçlerden farklıdır. Bu adımlar süreci normalleştirdi.” diye konuştu.
 
Panelde daha sonra, soru-cevap kısmına geçildi.
 
“En başta Kürtler kendi aralarında barışmalıdır”
Coşkun, bir  soru üzerine verdiği cevapta, “HÜDA PAR’ın siyasete girmesini birçok açıdan olumlu buluyoruz. Herkesin kendini ifade etme ve seçme ve seçilme hakkı vardır. HÜDA PAR siyasete girmekle toplumla iç içe olacağından, bunun bir çok faydaları vardır. Hiç kimse de HÜDA PAR ve başka partinin de seçim çalışmalarına müdahale etme gibi bir hakkı yoktur. Beraber yaşama kültürünü hep birlikte benimseyip oluşturmalıyız. Bu hepimizin üzerine düşen bir görevdir. En başta Kürtler kendi aralarında barışmalıdır. Devlet ile PKK’nin barışmasından daha önemlidir bu. Bu birlikte yaşamak için en önemli bir gerçektir.” ifadelerini kullandı.
 
Bir başka soru üzerine ise Coşkun, HÜDA PAR’a yönelik saldırılar ve dinlemelerin amacının HÜDA PAR’ı saldırılara cevap vermeye çekmek için girişimler olduğunu ve bölgeyi tekrar eski dönemlere döndürmeye yönelik çabalar olduğuna dikkat çekti.
 
Coşkun, BDP’nin HÜDA PAR’a yapılan saldırılara karşı bir açıklama yapmamasının yanlış olduğunu düşündüğünü ve hem BDP’nin  hem de PKK’nin bu konuda açıklama yapıp ve kendi tabanına da saldırılardan kaçınmasını sağlamasının  gerektiğini söyledi.
(M.Fatih Akgül-İLKHA)