ŞANLIURFA – Şanlıurfa’nın Hilvan ilçesinin sorunlarını ve projelerini İlke Haber Ajansı’na anlatan HÜDA PAR Şanlıurfa Hilvan Belediye Başkan Adayı Cemal Çınar,  Belediye Başkanlığını halkın başkanı makamı olarak değil halkın hizmet makamı olarak gördüklerini söyledi.

 

Hilvan halkının yakından tanıdığı Çınar, “Türkiye’de suyu tankerle taşınan ikinci bir yer yok. Hilvan’a çok güzel ve modern bir otogar yapacağız. Spor kompleksi, konferans salonu ve İslami ahlaka uygun düğün salonu planlarımız arasında… Özellikle evlenmek isteyen gençlerin maddi ve manevi açıdan ciddi bir şekilde destekleyeceğiz. Ayrıca halkla iç içe olup ayda bir istişare toplantısı yapacağım.” dedi.

 

İşte Cemal Çınar Hoca ile yaptığımız söyleşinin tamamı…  

 

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Ben 1964 Ş. Urfa/Siverek doğumlu olup Hilvan nüfusuna kayıtlıyım.1976-77 yılında Siverek İmam Hatip Lisesine öğrenimime devam edip, 1983-84 yılında Siverek İHL’nın ikinci mezunu olarak okuldan mezun oldum. 1974 yılında bir yıla yakın Siverek’in Hop köyünde fahri imamlık yaptım. 1985 Nisan’ında Hilvan’ın Apaydın köyüne atandım. 1990 yılına kadar imamlık yaptığım Apaydın köyünden Hilvan ilçe merkezine tayınımı kaldırdım. İki yıl ilçe merkez Karacurun Camisinde İmam Hatiplik görevimden sonra 5 yıl merkez Kur’an Kursu öğretmenliği görevinde bulundum. Ancak meşhur 28 Şubat kararları sonucu Viranşehir Ala konak köyüne yılında köye sürgün edildim. Daha sonra 1998’de tutuklanıp üç aya yakın cezaevi yattım. İlk mahkemede berat edip görevime devam ettim. 2000 yılında hiçbir gerekçe gösterilmeden bir daha tutuklanıp cezaevine atıldım. Tam 40 ay yargılandıktan sonra bir daha berat ettim. Ancak bu arada yakalanır yakalanmaz henüz mahkemeye çıkarılmadan hiçbir delil gösterilmeden Diyanet tarafından hemen görevime son verildi. Tüm mahkemelere başvurmama rağmen görevime dönüş yapamadım.

 

Bu arada Sivil toplum kuruluşlarında Şube Başkanlığı ve Genel Başkan düzeyinde yöneticilik yaptım. Son dört yılda İstanbul’da ikamet ettim. Daha sonra da son iki yılda kısa adı MİNHAP olan Marmara İnsani Hak ve Özgürlükler Platformunun genel koordinatörlüğü görevini yürüttüm. Şimdi ise HÜDA-PAR (Hür Dava Partisi) Hilvan Belediye Başkanlığı için adaylık başvurusunu yapmış bulunmaktayım. Evli ve 7 çocuk babasıyım.          

 

Halka asıl kimliğimizle gidiyoruz

Seçim çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?

Biz inşallah söz verdiğinde söz vermeyi imanından bilen, belediyenin malını yetimin malına dokunma gibi tehlikeli olduğunu bilerek zerre kadar harama tevessül etmeden İslami ahlak ve inancımızı muhafaza ederek siyaset yapacağımıza inanıyoruz. Biz diğer siyasi partilerin yaptığı gibi değil biz kimliğimizi, ne yapmak istediğimizi İslami referanslı bir parti olduğumuzu, maneviyatın bizim için ön planda olduğunu helal harama çok dikkat edileceğini söylüyoruz. Hatta biz yönetimi bu inaçlı ekibe verdiklerinde günah işlediklerine inanıyorlarsa şu kendilerine oy verdiklerinde günaha girmeyecek. Kişilere oy vermeleri konusunda rahat konuşuyoruz. Seçim Çalışmaları yaparken hiç kötü bir manzara ile karşılaşmadık. Sağcısının yanında,  solcusunun yanında, zenginin yanında, fakirinin yanında hiç rahatsız olmuyoruz. Hilvan beni iyi tanıyor. Ben 12 buçuk yıl gençliğimin en parlak günlerinde külahım başımda şu cenazeyi, şu hastayı, şu camide ders ver, şu öğrenciyle ilgilen hatta 50 yaşında 40 yaşında birçok öğrencim var. İlkokuldan, ortaokuldan, liseden, yüksekokuldan tutun da sebzeciden, meyveciden, esnaftan herkesten benim öğrencilerim var. O yüzden biz halka giderken kendimizi böyle diğer siyasetçilerin yaptığı gibi biz gelirsek şöyle yaparız falan demeyi gerekli görmüyoruz. Çünkü bu halk bizi iyi tanıyor. Geçmişimiz bizim teminatımızdır.

 

Gençler komisyonu, bayanlar komisyonu ve işleri takip eden koordinatörlüğümüz var. Halktan bizi tanıyan birçok kişi gelerek bizde ne düşüyorsa yapmaya hazırız diyorlar. Gün geçtikçe halk bizden haberdar oluyor. Yeni kurulan bir parti olmamıza rağmen ilk biz başladık, ilk biz adayımızı açıkladık. Yine de hangisi hayırlı ise Allah onu yapsın.

 

İlk sorun tapu sorunu

Size göre Hilvan’ın eksikleri var mıdır? Sizin Hilvan ile ilgili projeleriniz nelerdir?

Tabi ki daha önce yapılan iyi işleri inkar edecek değiliz. Bakın şu ana kadar Türkiye’de suyu tankerle taşınan ikinci bir yer yok. Eğer Hilvan’da bin tane hane varsa bunların en azından 500’ünün ya tapusu yok ya tarladır ya da müşterek tapudur. Hilvan’da şehirleşme planına göre hiçbir şey yapılmamış. Tarla sahiplerinin bıraktığı boşluğa göre evler yapılmış. Yani modern bir şehirleşme planı yok.

 

Nizip, Kahta ve Hilvan aynı tarihte ilçe oldular ama onlar ile Hilvan arasındaki farka bakın. Kahta yol güzergahında bir yer değil buna rağmen Nizip Antep ile boy ölçüşüyor. Kahta Adıyaman ile boy ölçüşüyor. Şimdi belediyecilikte bir şehirde su sorunu, altyapı sorunu, cadde sorunu varsa o şehirde ne var diye sorsan insanlar var herkes kendi evinde. Şu anda şehirleşme planı sıfırdır. Yazın toz duman içerisinde kışın çamur ve su içinde. El atılmadığı için bu sorunlar var yoksa bir şeyler yapılırsa bu sorunlar giderilir. Mesela seçim çalışmaları yaparken yapacağını söylediğimiz birçok şeyi bazıları yapmaya başladı önemli değil bu halka iyilik olsun da bizim elimizle yoksa başkasının eliyle önemli değil.

 

Bir de en çok muzdarip olduğum konu şu belediye başkanına ulaşmak çok zor. İşi düştüğünde gidip belediye başkanıyla aynı gün görüşen insan sayısı çok az. Bu her dönem için böyle. Ben diyorum eğer ben Allah’ın izniyle  gelirsem belediye makam odasının kapısını kaldıracağım, kapıyı söktürüp bir kenara bırakacağım.

 

Yine halkla ayda bir istişare toplantısı yapacağım. Anonslarla halka ilan edeceğiz, halkla istişare toplantısı var diye. İsteyen herkes gelebilir istediğini söyleyebilir. Yeter ki söylenen bilgiye dayalı, halkın menfaatine insanların ihtiyacına olan şey olsun.

 

Hilvan’ın başka bir sorunu da ulaşım sorunudur. Çocuklar tüm okullara yaz kış yayan gidiyorlar.Yine hastaneye kimse gidemiyor. Ancak iki saatte bir oraya giden bir araç bulunursa gidebiliyorlar. Gerçekten çok güzel modern duraklar yapacağız. Bu duraklar kapalı olacak insanlar çok rahat bir şekilde otobüs bekleyecekler. Bizim dönemimizde okullara ulaşım sorunu olmayacak bunu da zaman gösterecek. Çünkü daha önce görevim değilken halkın tüm sorunlarına eğilen birisiyim.

 

Hilvan’da otogar yapılmadığı için aslında seviniyorum. İnşallah biz çok modern bir otogar yapacağız. Herkes görecek. Ama bu bizim belediye bütçesiyle yapacağımız bir şey değil. Bunun projesini hazırlayarak Ankara’ya ve İller Bankasına başvurarak yapmaya çalışacağız. Son olarak bizler Belediye Başkanlığını asla asla halkın başkanı makamı olarak değil halkın hizmet makamı olarak görüyoruz. Çarşıda çöp toplayan bir memurla belediye koltuğunda oturan arasında inan arasında hiçbir fark yoktur. Sadece bir yerde fark vardır o da şudur o şahıs çöpünü topladıktan sonra helal dairesinde maaşını alıp evinde zemzem suyu gibi içebilir ama belediye koltuğunda oturan insan ondan daha sorumluluk altındadır.

 

Spor kompleksi, konferans salonu ve İslami ahlaka uygun düğün salonu planlarımız arasında…

HÜDA PAR önceliğimiz maneviyat diyor. Peki, siz toplum için maneviyata yönelik neler yapacaksınız?

Yine Hilvan’da ciddi bir spor kompleksi lazım. İmam olduğum halde böyle bir ihtiyacın olduğunu görüyorum. Hakikaten kaliteli sporcu yetiştirecek, kaliteli genç yetiştirecek, gençlerin enerjisini tüketeceği böyle bir yere ihtiyaç vardır. Ayrıca Hilvan’a çok güzel bir konferans salonu yapılması lazımdır. Yine ciddi bir İslami ahlaka uygun bir düğün salonu da yapılması gerekir. Herkesin rahatlıkla gelip içerisinde düğününü yapacağı kadın ve erkeklerin iç içe olmayacağı güzel bir düğün salonu planlarım arasında.

 

Özellikle evlenmek isteyen gençlerin maddi ve manevi açıdan ciddi bir şekilde destekleyeceğiz. Çünkü ben bunu ahlaki bir sorun olarak görüyorum. Çünkü toplumun yozlaşmasının önüne bir set koyabilmemiz için bunun yapılması gerekir. Bu konu çok ihmal edilmiş bir konudur.

 

Hilvan’a modern bir şehirleşme planı yapacağız. Şimdi bilmem Hilvan’a şu kapasiteli cezaevi yapılacak ben bunlarda utanıyorum. Müslüman halkın cezaevlerine değil dershanelere ihtiyacı vardır. Ben buradan sizin vasıtanızla ilan ediyorum. Biz Hilvan Belediyesine gelirsek Hilvan’ın dört bir tarafına kim medrese yapmak istiyorsa ona yer tahsisi yapacağız. Toplumun manevi dershanelere manevi tedrisatlara ihtiyacı var. Yine belediyenin tüm kurumlarla irtibatını kuracağız. Mesela belediyenin okullarla olan irtibatı, belediyenin dershanelerle olan irtibatı belediyenin öğretmenlerle olan irtibatı, dershanenin ne sorunu var öğrenci mi gelmiyor? Ekonomi sıkıntıları mı var? Tüm bunlarla ilgileneceğiz. (M. Can Yardımcı/Osman Gülebak - İLKHA)