GAZİANTEP- Son yıllarda çoğu kez haberleri basına yansıyan, Gaziantep polisinin hukuksuzluğuna bir yenisi daha eklendi.
Gaziantep polisinin hukuksuz bir şekilde kıskaca aldığı bazı İslami STK üye ve gönüllülerini kumpaslarla gözaltına almaya çalıştığı, sözde delilleriyle yargıyı yeterince ikna edemeyince baskınlarını yapamadığı ortaya çıktı.
Gaziantep polisi, daha önce defalarca resmi ve gayri resmi şekilde yaptığı hukuksuz, fiziki ve teknik takiplerle İslami STK yönetici ve üyelerini, somut bir suç isnat edemediği halde rahat bırakmıyor, hayırlı hizmetlerinin önünü almaya çalışıyordu.
Tam üç yıl önce Ocak 2011’de yapılan eş zamanlı baskınlarla, Peygamber Sevdalıları Platformuna üye Mustazaflar Cemiyeti Gaziantep Şubesi’nin de aralarında bulunduğu Gaziantep İlim-Der, Rahmet-Der, Umut-Der gibi İslami STK’ların yönetici ve üyeleri, Gaziantep TEM polisinin ön yargı ve niyet okuyucu tutumu nedeniyle Hizbullah’a üye olma suçlamasıyla gözaltına alınmış, toplam 31 kişi Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda beraat etmişti.
Dinleme takip kararını nöbetçi mahkemeden almışlar
Polis, Yaklaşık bir yıl önce Adana 7. Ağır Ceza Mahakmesi tarafından suçlamalarla ilgili beraat alanlardan Gaziantep İlim-Der eski başkanı Mustafa Özaslan ve Gaziantep Umut-Der eski başkanın da aralarında bulunduğu aynı kişilerin çoğunu, aynı suçlamalarla nöbetçi mahkemeden aldığı kararla tekrar fiziki ve teknik olarak takip ettiği ortaya çıktı.
Ortada hiçbir delil yokken sanıktan delile gideceklermiş!
Takibe alınan kişilerin evine gönderilen savcılık bilgilendirmesinde belirtildiğine göre, Polisin, ‘Kuvvetli şüphelerin varlığı’ nedeniyle, Gaziantep Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğinden dinleme kararı almış ve bir yılı aşkın süren dinlemeler sonucunda ‘Kuvvetli şüphe’lerin varlığını gösteren herhangi bir delile ulaşılamadığını tespit eden savcılık yapılmak istenen baskınlara izin vermemiş.
16 Aralık’ta kovuşturmaya yer olmadığı kararı veriliyor
Savcılık bilgilendirmesine göre, Ak Parti hükümetini düşürmeye yönelik yapılan ve 41 ilde yapılmasının planlandığı iddia edilen 17 Aralık baskınlarından bir gün önce, 16 Aralık tarihinde savcılık kovuşturmaya yer olmadığı kararı vermiş olması dikkatlerden kaçmadı.
Söz konusu İslami STK’ların yönetici ve üyeleri daha önce, dernek başkanını tanıma, yasal olan dernek faaliyetlerinde bulunma, dernek seminerlerine katılma gibi sözde ve gülünç sayılabilecek gerekçelerle yargılanmış ve beraat etmelerine rağmen, dernek başkanlarının gözaltına alınması delil gösterilerek bu sefer derneklere kapatma davası açılmış, bu dava da aynı şekilde beraatle sonuçlanmıştı. (Şefik Mert-İLKHA)