Bir öfkenin titreyişinde layık olmayan bir hal kelimeler donuk, cümleler yetersiz bir zihin savaşı, bir benlik kavgası yağmalanmış talan edilmiş bir coğrafya ve bu coğrafyada yaşamını sürdüren mazlum ve mustazaf bir halk .Güçlünün zayıfı ezdiği ekonomik değerlerin her şeyin üstünde tutulduğu bir zaman dilimi.
Mevki ve makama göre sınıflandırılmış bir sistem ezilen hor görülen ötekileştirilmek istenen bir toplumun acı bir dramı, değer yargılarının hiçe sayıldığı bir düşüncenin modern çağı. Dünyalık telaşın peşinde uğraş ve çırpınışında olan bir hayat öyküsü.Bu hayat öyküsünün içinde ben kavgası ile içinde bulunduğum hal. Doğrusu Dava endişesi benim farklı ve doğrudan yana olmam gerektiğinin bilincinde iken sistemin dişleri arasında ezilip kaybolan bir YAŞAM...
Neden ve niçinlerin tümü ile zihne savaş açtığı bir dünyada direnip hayatını sürdürmek ZOR ZAHMET ve MEŞAKKAT’in odak noktası olmak anlamına gelir. En mahsum Tarifi budur ve hatta daha da kötüsü bir kimlik arayışı ile kaybolan bir insanlık. Ve ben bu manzarayı gördükçe içim burkulur, yüreğimde belirgin bir acı ile dilimden feryat sözcükleri dökülür. Ve ansızın kalem söz ile birleşir!
"EW HAL NE LAYİKİMEYE"
Gözyaşları artık kendini tutamaz dökülür bir bengisu pınarı gibi ve hıçkırıklara boğulur gönlüm bir kavganın içinde.
Çaresiz kimsesiz olsa da RABBE açılır ellerim bir duanın yakarışında.
Selam ve Dua İle...
Şahin Subaşı / Bitlis