Gülen grubu, hiçbir zaman Müslümanlarla aynı safta yer almadı. Yahudi ve Hıristiyanlarla aynı fotoğraf karesinde yer almakta beis görmeyip, Müslümanlarla aynı karede gözükmemek için azami gayret gösterdi. Bunun doğal sonucu olarak bugün marjinal bir grup olarak ortada kaldılar. AK Parti ile olan çirkin salvolarında haklarında hiç kimse hayırla konuşmadı. Hatta kendilerine yakın birçok samimi Müslüman, grup ile olan ilişkilerini sorgulamaya başladı. Çeşitli vesilelerle abone ettikleri Zaman Gazetesi de kan kaybetmeye devam ediyor. Son 1 hafta içerisinde binlerce Zaman Gazetesi abonesi aboneliğini iptal ettirdi. Yalnız kaldıkça azgınlaşan Gülen Cemaati, İslam düşmanı ABD, İsrail vb. küfür rejimlerine yönetmesi gerektiği beddualarını bugün kendileri ile aynı düşüncede olmayan Müslümanlara yöneltiyor olması gerçek niyetlerini ve içine düştükleri ruh hallerini ayyuka çıkarıyor.

Gülen Grubu, Risale-i Nur’dan beslendiklerini söylemelerine rağmen hiçbir zaman amel ve söylem olarak Risale-i Nur öğretilerine bağlı kalmadılar. Örneğin kendi jargonlarına ters düşmesinden dolayı bazı risaleleri kabul etmeyerek, Risale-i Nur’da geçen bazı kelimeleri risalelerden çıkardılar. Ayrıca insanların daha iyi anlaması için bazı Nur cemaatleri tarafından yayınlanan risalelerdeki dipnotlara savaş açtılar. Her yıl Ramazan ayında Şanlıurfa’da düzenlenen ve hemen hemen tüm Nur Cemaatlerinin katıldığı “Bediüzzaman Mevlidini” boykot ederek, Nur cemaatleri arasında tefrika çıkardılar. Risale-i Nur meşrebinin en önemli temel taşı olan, “Müslümanlar Hakkında Hüsnü Zan” prensibini ayaklar altına alarak, kendileri dışındaki tüm Müslümanlara düşman gibi baktılar.

Fethullah Gülen, “Gökten Cebrail Gelse Parti Kursa O Partiyi Desteklemem” diyerek siyasete mesafeli olduklarını söylemelerine rağmen, siyasetin en alasını yaptılar. Merhum Erbakan Hoca dışında tüm partileri desteklediler.

Gülen Grubu için Takke düştü kel göründü. Yıllardır takiyeler ve entrikalarla sürdürdükleri imparatorlukları bundan sonra çökme sürecine girdi. Gülen Grubu`nun bundan sonra yapması gereken en olgun ve Müslümanca davranış, kapı kapı dolaşarak Müslümanlardan helallik dinlemeleridir.

Nurullah İkbal/Okur Mektubu