Suriye'yi işgal eden işgalci israilin bakanı Sa'ar basına verdiği mülakatta, “Suriye'deki yeni rejim, İdlib'deki performansından bildiğimiz terörist bir çetedir, yeni olan şey Şam'ın kontrolünü ele geçirmiş olmasıdır. Batı'nın orada iktidarın barışçıl bir şekilde el değiştirmesini takdir ettiği doğru, ancak bunun demokratik yollarla seçilmiş bir rejim olmadığını unutmamalıyız. Batı dünyası bu durumdan heyecan duyuyor, çünkü milyonlarca Suriyeli mültecinin istikrara kavuşmasına ve geri dönmesine yardımcı olmak istiyor. Ancak Suriye'deki durum güven verici değil ve gerçek bir istikrar yok. Sahil kasabalarında çatışmalar var, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın özerkliği ortadan kaldırmaya yönelik açık tehditleri var, Hıristiyanlara yönelik tacizler var ve bu rejim tüm Suriye'yi kontrol etmek isteyen İslamcı bir rejimdir.” dedi. 

Suriye'de 27 Kasım'da şiddetlenen çatışmaların ardından, 8 Aralık'ta 61 yıllık Baas rejiminin çökmesiyle eş zamanlı, işgalci israil ordusunun ülkeye saldırıları arttı.

Rejim ordusundan kalan askeri altyapı ve imkanları imha etmeye başlayan işgalci israil ordusu, Suriye toprağı Golan Tepeleri'ndeki işgalini genişletti.

Golan Tepeleri civarındaki tampon bölgeye giren  işgalci israil ordusu, işgali daha ileriye taşıyarak başkent Şam'ın 25 kilometre yakınlarına kadar sokuldu.

İşgalci israil, Suriye'ye ait Golan Tepeleri'ni 1967'den bu yana işgal altında tutuyor. İsrail ile Suriye arasında 1974'te imzalanan Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması ile tampon bölge ve silahtan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti.


HAMZA DURMAZ