İSTANBUL - İnsani Yardım Vakfı (İHH), İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İnsani İşler Departmanı ile ortaklaşa düzenlenen konferans, İstanbul`da başladı. Toplantıya Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmelettin İhsanoğlu ve İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım`ın yanı sıra birçok STK temsilcisi katıldı.
İİT`ye üye ülkelerden 200`e yakın sivil toplum örgütü temsilcisinin katıldığı konferans, İslam dünyasındaki sivil toplum kuruluşları arasındaki işbirliğini arttırmak amacıyla ortak projeler geliştirilmesi, tarihi ve kültürel bağların güçlendirilmesi ve geleceğe yönelik sivil düzeyde ilişkilerin arttırılması hedefleniyor.
İsraf kültürüne karşı bir mücadele başlatmalıyız
İslam dünyasının şu anda hiç olmadığı kadar sıkıntılar yaşadığına dikkat çeken İHH Başkanı Bülent Yıldırım, "Dünyanın yüzde 90`lık bir kesimi sıkıntılarla boğuşuyor. İsraf kültürüne karşı bir mücadele başlatmamız gerekiyor ve insanları infak etmeye teşvik etmeliyiz. Günlük ihtiyaçlarımızı gördükten sonra her şeyimizi insanlara açmak mecburiyetindeyiz. Ünlü bir düşünür diyor ki; `İsraf başkasının hakkını gasp etmektir` diye konuştu.
İslam dünyasının şu anda hiç olmadığı kadar sıkıntılar yaşadığına dikkat çeken İHH Başkanı Bülent Yıldırım, "Dünyanın yüzde 90`lık bir kesimi sıkıntılarla boğuşuyor. İsraf kültürüne karşı bir mücadele başlatmamız gerekiyor ve insanları infak etmeye teşvik etmeliyiz. Günlük ihtiyaçlarımızı gördükten sonra her şeyimizi insanlara açmak mecburiyetindeyiz. Ünlü bir düşünür diyor ki; `İsraf başkasının hakkını gasp etmektir` diye konuştu.
2 Mart, `Dünya Yetimler Günü` olsun
Kayıtlı olarak 200 milyon yetim olduğunun altını çizen Yıldırım, "Bu yetimlerin kaçta kaçına bakabiliyoruz. Çoğu insan tacirlerinin, organ mafyasının eline düşüyor. Bu nedenle Ekmelettin Beyden bir ricamız daha olacak. Bu görevi devretmeden önce tarihi bir adım daha atmasını arzuluyoruz. Bosna savaşının başladığı 2 Mart gününü `Dünya Yetimler Günü` ilan etmesini istiyoruz. Yetim meselelerine konuşacağımız, tartışacağımız bir dünya günümüz yok. Savaş ve doğal afet bölgelerinde yetim çocuklar ve kadınlardır. 2 gün boyunca çok önemli istişareler yapacağız. Kimyasal silahlara karşı, insansız hava araçlarına karşı bir tavır ortaya koymamız gerekiyor. Pakistan ve Somali`de barış görüşmeleri yapılıyor. Ama bu İHA`lar barış görüşmesi için toplananları bombalıyor. Bunun nedeni bizler tarafından sorgulanmalı, barışı isteyenleri korumalıyız." diye belirtti.
Kayıtlı olarak 200 milyon yetim olduğunun altını çizen Yıldırım, "Bu yetimlerin kaçta kaçına bakabiliyoruz. Çoğu insan tacirlerinin, organ mafyasının eline düşüyor. Bu nedenle Ekmelettin Beyden bir ricamız daha olacak. Bu görevi devretmeden önce tarihi bir adım daha atmasını arzuluyoruz. Bosna savaşının başladığı 2 Mart gününü `Dünya Yetimler Günü` ilan etmesini istiyoruz. Yetim meselelerine konuşacağımız, tartışacağımız bir dünya günümüz yok. Savaş ve doğal afet bölgelerinde yetim çocuklar ve kadınlardır. 2 gün boyunca çok önemli istişareler yapacağız. Kimyasal silahlara karşı, insansız hava araçlarına karşı bir tavır ortaya koymamız gerekiyor. Pakistan ve Somali`de barış görüşmeleri yapılıyor. Ama bu İHA`lar barış görüşmesi için toplananları bombalıyor. Bunun nedeni bizler tarafından sorgulanmalı, barışı isteyenleri korumalıyız." diye belirtti.
Yaptığımız yardımlar medyada yer almıyor
İnsani yardım kuruluşları arasında, özellikle de büyük felaketler sırasında STK`lara düşen rollerin çok kısıtlı olduğunu belirten İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmelettin İhsanoğlu, "Özellikle çok fazla ihtiyacın olduğu yerlerde onların eksikliği görülüyor. Hatırlarsanız tsunami gerçekleştiğinde uluslararası medya, bu büyük felaketin sonuçlarını yansıttı. Farklı uluslardan gelen katılımların, katkıların altını çizdi. Fakat herhangi bir şekilde medyada bizim kuruluşlarımızın, üye ülkelerimizin öneminin altı çizilmedi. Yapılan katkıların öneminden bahsedilmedi. Bizim yaptığımız yardımlar duyulmadı. Medyada bunlar yer almadı. Ve de denildi ki bu bir Müslüman ülke ve siz neredesiniz? Hiç bir şey yapmıyorsunuz. Bir konser oldu ve bu şarkıcıların ne kadar yardım topladığı medyaya da yansıdı. Bizim kuruluşlarımızın, üye ülkelerimizin yaptığı yardımlarla aslında kıyaslanamayacak kadar etkisi vardı. Ama işte asıl problem de burada çıkıyor. Bireysel katkılar belki çok oluyor ama yaptığımız yardımlar duyulmuyor, medyada yer almıyor. İşte bunlar da bizim hareket noktamız oldu. İİT içerisinde bir mekanizma kurulması gerektiği ve de faaliyetlerimizi harekete geçirmemiz gerektiği ihtiyacı ortaya çıktı." dedi.
İnsani yardım kuruluşları arasında, özellikle de büyük felaketler sırasında STK`lara düşen rollerin çok kısıtlı olduğunu belirten İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmelettin İhsanoğlu, "Özellikle çok fazla ihtiyacın olduğu yerlerde onların eksikliği görülüyor. Hatırlarsanız tsunami gerçekleştiğinde uluslararası medya, bu büyük felaketin sonuçlarını yansıttı. Farklı uluslardan gelen katılımların, katkıların altını çizdi. Fakat herhangi bir şekilde medyada bizim kuruluşlarımızın, üye ülkelerimizin öneminin altı çizilmedi. Yapılan katkıların öneminden bahsedilmedi. Bizim yaptığımız yardımlar duyulmadı. Medyada bunlar yer almadı. Ve de denildi ki bu bir Müslüman ülke ve siz neredesiniz? Hiç bir şey yapmıyorsunuz. Bir konser oldu ve bu şarkıcıların ne kadar yardım topladığı medyaya da yansıdı. Bizim kuruluşlarımızın, üye ülkelerimizin yaptığı yardımlarla aslında kıyaslanamayacak kadar etkisi vardı. Ama işte asıl problem de burada çıkıyor. Bireysel katkılar belki çok oluyor ama yaptığımız yardımlar duyulmuyor, medyada yer almıyor. İşte bunlar da bizim hareket noktamız oldu. İİT içerisinde bir mekanizma kurulması gerektiği ve de faaliyetlerimizi harekete geçirmemiz gerektiği ihtiyacı ortaya çıktı." dedi.
Yaptığımız bu konferanslar, en büyük bilgi ağlarından biri oldu
2008 yılında ilk Sivil Toplum Kuruluşları toplantısını gerçekleştirdiklerini hatırlatan İhsanoğlu, "İİT zirvesinde aslında bunun bir çekirdeğini oluşturmuş olduk. Bu toplantıda ciddi bir aşama kaydedildi. Tüm kuruluşlar bu girişime katılabilir. Bu katılımlar ve toplantılar bugün de devam ediyor. Yapmış olduğumuz bu toplantılar en büyük ağlardan ve de bilgi paylaşım ortamlarından birisi oldu" diye ifade etti.
2008 yılında ilk Sivil Toplum Kuruluşları toplantısını gerçekleştirdiklerini hatırlatan İhsanoğlu, "İİT zirvesinde aslında bunun bir çekirdeğini oluşturmuş olduk. Bu toplantıda ciddi bir aşama kaydedildi. Tüm kuruluşlar bu girişime katılabilir. Bu katılımlar ve toplantılar bugün de devam ediyor. Yapmış olduğumuz bu toplantılar en büyük ağlardan ve de bilgi paylaşım ortamlarından birisi oldu" diye ifade etti.
(Erkan Yavuz/Enes Durmaz - İLKHA)