Gazze'de yaşanan soykırımın dünyada görülmemiş katliama neden olduğuna vurgu yapan Gaziantepliler, siyonistlerin en büyük korkusunun ekonomik olduğunu kaydetti.
"Eğitim alan çocukların çadırları yakıldı"
siyonist barbarların sınır tanımadığının altını çizen Adem Kısa, "Son 15 aydır Gazze'de insanlık tarihinin görmüş olduğu en büyük soykırımlardan biri yaşanmaktadır. İnsanlık bu duruma çaresiz, gözlerimizin önünde bir soykırım... Biz, tarih kitaplarında, tarih boyunca soykırımları okuduk, dinledik. Ama şu an günümüzde son 15 aydır biz soykırımı izliyoruz ve görüyoruz ne olduğunu. Gazze'de çocuklar ölmekte. Gazze'de çocukların evleri yıkıldı. Gazze'deki çocukların okulları başlarına yıkıldı. Yetmedi, çadırda eğitim alan çocukların çadırları yakıldı. Eğitim hakkından, yaşam hakkından mahrum olan bu çocuklar çadırlarda diri diri yakıldı. Biz bugün elimizden ne geliyorsa, bunu ne kadar yayabilirsek, bunu ne kadar gündeme getirirsek o kadar iyidir. Boykota devam edeceğiz." dedi.
"Boykot bizim şu anda en büyük silahımız"
siyonistlerin ekonomik olarak çökertilmesinin önemine değinen Kısa, "Çünkü ekonomik olarak onlara bir zarar verirsek, onların yaptıkları soykırımı, zulmü ne kadar çok insanlara anlatırsak, ne kadar çok yayarsak bu insanlık adına, insanlık tarihi açısından oldukça önemli bir meseledir, oldukça önemli bir olaydır. Gazze bugün sadece bir dinin, bir milletin problemi, sorunu değil. Gazze bugün insanlığın problemidir. Gazze'de yaşayanlar bugün insanlık problemidir. Ve bizler insan olduğumuz için, insanlığın ön planı çıkardığımız için, yaşam hakkını savunduğumuz için, boykota devam edeceğiz. Asla ve asla bundan geri adım atmayacağız." ifadelerini kullandı.
"siyonist zihniyetinin en büyük korkusu ekonomik kayıptır"
Boykotun önemine değinen Abdurrahman Örnek, "Bir yıldan fazladır maalesef küçücük bir coğrafyada, dünyada bugüne kadar görülmemiş bir soykırım, zulüm yaşanmaktadır. Aslında Gazze insanlığın eğer mantıklı düşünürsek dirilişine yeniden vesile olacak bir coğrafya. Bütün Müslümanlar olarak, onun da ötesinde insanlık olarak buraya ciddi bir şekilde dönmemiz lazım. Buradaki zulmü en iyi silah olan boykotla beraber aşabiliriz. Çünkü yahudi zihniyetinin, siyonist zihniyetinin en büyük korkusu ekonomik kayıptır. Bizim de bunlara karşı vereceğimiz en büyük cevap boykotu sürdürmektir. Bir de Gazzeli çocukların gerçekten bir buçuk yıldır dünya üzerinde bugüne kadar çocuklara yönelik zulmün en bariz olduğu bölgedir. Tarihte birçok zulümler yaşanmıştır ama çocukların yok edildiği, çocukların öldürüldüğü yer Gazze'dir. Bunun için de bütün insanlığın bir araya gelip tekrar yeniden buraya sahip çıkması lazım." şeklinde konuştu.
"Gazze'de insanlık krizi devam ediyor
Gazze'deki Müslümanların ümmetin gururu olduğuna vurgu yapan Selçuk Demir, "Gazze, Müslümanların şerefini, Müslümanların onurunu korumak için canları pahasına Mescid-i Aksa'yı korumaya, oraya sahip çıkmaya devam ediyorlar. Ve buna karşın, israilin yaptığı zulüm ise artık bir katliamdan da öte, bir yaşam kırım haline gelmiştir. Buradan israil, hayatın bütün yönlerini yok etmeye çalışan, hayatın bütün alanlarına saldıran adeta bir canavar gibidir." dedi.
"Şu anda bu zulüm izleniyor"
Gazze'de yaşanan katliamların dünya tarafından seyredildiğine dikkat çeken Demir, "Bu anlamda bizim de israilin yaptığı bu zulme karşı çıkmak için sesimizi yükseltmemiz, kardeşlerimizin yanında olduğumuzu, onlara destek olduğumuzu bildirmemiz gerçekten önemli. Ve bütün dünyada şu anda bu zulüm izleniyor ve buna karşı sallanıyor. Ancak Avrupa'nın ve güçlü devletlerin bu anlamda oradaki insani krize el atması, bunu gündem etmeleri gerekiyor. Çünkü onların dünya insan haklarının korunması noktasında bir iddiaları var. Ancak bunu yerine getirmiyorlar. Dolayısıyla Müslümanlar da bu anlamda kendi değerlerine sahip çıkmaları gerekiyor. Ve tüm liderlerin, tüm hükümetlerin, tüm insanlığın Gazze'deki bu zulmü bitirmek için ortak bir harekete geçmesine gerçekten ciddi bir ihtiyaç vardır." ifadelerini kullandı.