Asya-Pasifik Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (APAM) Müdürü Prof. Dr. Ali Merthan Dündar ve TOBB ETÜ Üniversitesinden Doç. Dr. Bahadır Pehlivantürk, Güney Kore'deki gelişmeleri değerlendirdi.

Prof. Dr. Dündar, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon'un hukukçu olmasına rağmen "beklenmedik bir şekilde" ve yasaları görmezden gelerek sıkı yönetim ilan ettiğini belirterek bu durumun hem Güney Kore'de hem de birçok ülkede şaşkınlığa yol açtığını dile getirdi.

Yoon'un kararının, içinden çıktığı siyasi parti milletvekilleri tarafından reddedildiğini hatırlatan Dündar, halkın da tepkisine yol açtığına işaret etti.

Dündar, Yoon'un yoğun protestolar karşısında kararı geri çektiğini vurgulayarak "(Yoon) Büyük ihtimalle koltuğunda daha fazla oturamayacak ve ardından görevi kötüye kullanma ya da ona benzer suçlamalarla kanun karşısına çıkarılacak gibi duruyor." ifadesini kullandı.

Yoon'un "yolsuzluk suçlamalarıyla yargılanma" riski nedeniyle böyle bir karar verdiğine işaret eden Dündar, "Sivil darbe niteliğindeki bu girişim, başına daha da büyük sorun açacak gibi gözüküyor. Sonuçta Güney Kore demokrasisi kazanacak olsa da Güney Kore'nin prestij kaybı yaşayacağı muhakkaktır." diye konuştu.

Güney Kore'deki kutuplaşma atmosferi

Doç. Dr. Pehlivantürk de Güney Kore'nin "anayasal krizle" yüzleştiğine dikkati çekerek ülkede ABD ile benzerlikler gösteren bir başkanlık sistemi olduğunu hatırlattı. Parlamentonun muhalefetin eline geçmiş olmasının Başkan Yoon için sorun oluşturduğunu ifade eden Pehlivantürk, muhalefetin Başkan'ın karar almasının önünü tıkadığını aktardı.

Bahadır Pehlivantürk, Yoon'un ciddi prestij kaybı yaşadığını söyleyerek Başkan ile ilgili yolsuzluk tartışmalarına değindi.

Yoon'un seçimleri kıl payı kazandığını ve düşük popülariteye sahip bir lider olduğunu anlatan Pehlivantürk, "Başkanın yapması gereken şey, aslında istifa etmek ama bunu yapma niyetinde değil gibi gözüküyor." dedi.

Doç. Dr. Pehlivantürk, partisinin milletvekillerinin çoğunun da Yoon karşıtı bir pozisyonda olduğunu söyleyerek Başkan'ın, görevden alınmak istendiğinin ancak bu sürecin kolay olmadığının altını çizdi. Ülkenin sistemsel kriz içinde olduğunu söyleyen Pehlivantürk, bu durumun şaşkınlık yarattığını fakat Güney Kore'nin "müreffeh" bir ülke olduğunu belirtti.

Bahadır Pehlivantürk, gelişmelerin ülkenin demokratik imajına zarar verebileceğine ancak Güney Kore'nin "demokratik olmayan bir ülke" olmaya geri dönmeyeceğine işaret etti.

Güney Kore'nin bu tarz krizlerden daha önce de geçtiğini hatırlatan Doç. Dr. Pehlivantürk, ciddi bir kutuplaşma olduğunun ve ülkenin siyasi anlamada ikiye bölündüğünün altını çizdi.

Pehlivantürk, ülkenin bir kesiminin mevcut iktidar gibi ABD ve Japonya yanlısı bir pozisyonda durduğunu, diğer kesiminin ise eleştirel ve Kuzey Kore'ye "sempatiyle" baktığını kaydetti.

Güney Kore'de sürekli protestolar yaşandığını vurgulayan Pehlivantürk, bunun da bölünmenin bir tezahürü olduğunu sözlerine ekledi. 

 


AA