Son günlerin en çok konuşlan konusu; belediyelerin konserlerle halkın parasını çarçur etmesi oldu.
Özellikle de CHP’li belediyeler yaptıklarıyla gündemden düşmüyor.
Önce Ankara Büyük Şehir Belediyesi’nin milyonlarca lirayı nasıl konserlere aktardığı gündem oldu.
Tabi bunu gündeme getiren biz değiliz.
CHP medyasının iç çatışması… Ekremciler, Mansurcular, Özgürcüler diye ayrışması eteklerdeki taşları ortaya yere dökünce kamuoyu dönen dolapları gördü.
Haliyle Türkiye’nin ana gündemi, CHP’li belediyelerin konserler aracılığıyla paraları çarçur ettiği oldu.
Ankara’da Mansur Yavaş, belediyesinin on milyonlarca parayı konserler aracılığıyla buhar etmesi konuşuluyorken sonra Ekrem İmamoğlu'nun da görev süresince 5 milyar harcadığı ortaya çıktı.
Ve ardında bu parayı nerelere aktardığı soruldu.
Tabi sorulara cevap veren olmadı.
Ardından diğer belediyeler…
Milyonlarca lira bir iki saatlik konser için sanatçılara ödenmişti.
Halk partisi, halk sanatçılarına milyonlar dağıtmıştı.
Millete "kent lokantaları"nda karnını doyurmayı reva görenler, halk sanatçılarına milyonlar ödemekten geri durmamıştı.
Herkes CHP’li belediyelere yüklenirken kimse halk sanatçılarına ilişmedi.
Kimse siz nasıl sanatçısınız ki bir iki saatlik konser için milyonları cebe indirdiniz diye sormadı.
Madem kimse sormadı o zaman biz soralım.
Sizler nasıl halk sanatçısısınız?
Sizler lüks bir yaşam sürerken halkın milyonlarını cuk diye cebe indirmeyi nasıl sindirdiniz?
Politik tavır ve söylemlerinizle sokaklara çıkardığınız, coplattığınız, Toma'lara maruz bıraktığınız halkın parasına nasıl göz diktiniz?
Her fırsatta ekonomik durumu eleştirip sosyal medyadan harladığını ateşe bu halkı nasıl attınız?
Siz villalarınızda, sırça köşklerinizde, yazlıklarınızda, kumsallarda, gece partilerinde, rakı masalarında halkın parası ile gününüzü gün ederken hiç mi utanmadınız?
Sözün özü;
Bunlar halk sanatçısı değil, olsa olsa halk soyguncusu olur.
Haber Merkezi