Demir, Ticaret Bakanı Ömer Bolat tarafından Anayasanın 98. ve TBMM İçtürüğünün 96. ve 99. maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırması için bir soru önergesi verdi.

Soru önergesinde siyonist rejimin, bir yıldan fazladır Gazze'yi en ağır şekilde bombalamak suretiyle yüzyılın en korkunç katliamlanını gerçekleştirdiğini belirten Demir, işgalcilerin her türlü savaş suçunu işleyerek tüm insanlığın gözü önünde bariz bir soykırım uyguladığını vurguladı.

Bu vahim tablo karşısında soykırıma mani olmak için eldeki tüm imkanların kullanılması gerektiğini belirten Demir, şunları kaydetti:

"Ticaret Bakanlığı, 9 Nisan 2024 tarihinde Gazze'de devam eden soykırım ve işgal nedeniyle siyonist işgal rejimi Gazze'de derhal ateşkes ilan edene ve yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım alışına izin verinceye kadar 54 ürün grubunda siyonist rejimle ticarette kısıtlama tedbirlerinin getirildiğini duyurmuştu.

Bu kararın ardından 2 Mayıs 2026 tarihinde siyonist rejim ile ihracat ve ithalat işlemleri tüm ürünleri kapsayacak şekilde durduruldu. Fakat gelinen aşamada TÜİK verileri ve Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin yayınladığı istatistikler incelendiğinde zihinlerde bir takım soru işaretleri belirmektedir. TİM'in 31.07.2024 tarihli "Konsolide Ülkelere Göre Sektörel İhracat" verilerinde siyonist rejime gönderilen çimento, cam seramik ve toprak ürünleri kaleminde 2023 yılına göre yüzde yüzlük bir düşüşle ihracat sıfıra indirilmiş ve ticaret sonlandırılmış görünmektedir. Fakat ayrı tarihli raporda ve aynı kalemde Filistin'e gönderilen ürünlerde 2023 yılına göre yüzde 453 binlik anormal bir artış yaşanmıştır. TİM'in söz konusu raporu incelendiğinde Filistin'e ihraç edilen çelikte yüzde 51 binlik, demir ve demir dişi metaller kaleminde yüzde 13 binlik devasa artışlar meydana gelmiştir. TÜİK verilerinde de aynı şekilde Filistin'e yapılan ihracatta başta çelik ve dikenli tel olmak üzere bazı kalemlerde 1000 (bin) katı aşan onanda bir artış gözlemlenmektedir"

Bununla birlikte siyonist işgal çetesine ait ZIM şirketine bağlı gemilerin düzenli bir şekilde Türkiye'deki muhtelif limanlara seferler düzenlediğinin basına yansıdığını hatırlatan Demir, "En son ZIM'e ait bir gemi, Ambarlı limanına demirlemiş bu şirkete ait konteynırlar siyonistleri protesto eden aktivistlerce görüntülenmiştir." ifadelerini kullandı.

"Bu iddialar ışığında siyonist terör örgütüyle ticaretin 'Filistin kılıfıyla sürdürüldüğü kanaati oluşmakta ve basında bu iddia sıklıkla gündeme gelmektedir." diyen Demir, cevaplanması için şu soruları yöneltti:

1. 9 Nisan 2024'te alınan kısıtlama kararı ve 2 Mayıs 2024'te israil ile tüm ticari faaliyetlerin durdurulmasına rağmen, Filistin'le yapılan ihracatta olağan dışı artışların gözlemlenmesine yönelik bakanlığınızca bir araştırma yapılmış mıdır?

2. Filistin'e yapılan demin çeilk ihracatının büyük oranlarda büyümesi ve bu artışın, israile yapılan ticaret yasağının aşılması amacıyla Filistin'in ara bir merkez olarak kullanıldığı iddiasını güçlendiriyor. Şu halde bu ticaret engelleme amacıyla bakanlığınızca atılan herhangi bir adım veya planlanan bir önlem var mıdır?

3. Siyonist işgal rejimi israile ait ZIM'e bağlı gemilerin Türkiye limanlarına düzenli olarak yanaşmakta olduğu ve bu gemilerle siyonist işgal rejimi israile yönelik ticari faaliyet yapıldığı yönündeki iddialar hakkında herhangi bir soruşturma veya inceleme başlatılmış mıdır?

4. ZIM'in israilin sözde Savunma Bakanlığı ve hükümetiyle olan ilişkiler göz önünde bulundurularak, bu şirketin Türkiye limanlarına giriş ve faaliyetleri üzerinde bakanlığınız tarafından bir denetim veya kısıtlama uygulanmakta mıdır?" (İLKHA)