İşlenen suçlara karşı verilen cezaların yetersizliği ve toplumda cezasızlık algısı konusunda açıklamalarda bulunan Işık, her suçlunun ceza aldığını dile getirdi.

Işık, yasalara göre sanık suçuna göre cezasını infaz ederken, bazı durumlarda hapishaneye girmeyip, denetim serbestliği denilen toplumda  imza karşılığında serbest kalma olarak algılanan cezasını dışarda infaz ettiğini vurguladı.

"Toplumda sıkıntı olan konu CMK dediğimiz Ceza Muhakemesi Kanunu ve infaz yasası"

Işık, vatandaşla konu hakkında tam bilgi sahibi almadığı zaman sanığın ceza almadığını düşünüyor diyerek, "Cezalar konusunda Türk Ceza Kanunu düzenlenirken,  kanun koyucular  toplumsal gerçekliği suç ve cezanın orantılı bağlantısını zaten düzenleyip zaman içerisinde de güncelliyor. Toplumda sıkıntı olan konu CMK dediğimiz 'Ceza Muhakemesi Kanunu ve İnfaz Yasası.' Bu yasalara göre aslında yine sanık suçuna göre cezasını infaz ederken, bazı durumlarda hapishaneye girmeyip, denetim serbestliği dediğimiz toplumda  imza karşılığında serbest kalma olarak algılanan cezasını dışarda infaz ediyor. Ya da kamuya yararlı bir işte ücretsiz çalışılarak aslında yine cezasını infaz ediyor. Bu durum vatandaşlar tarafından bilinmediğinden ya da sanık hapishanede olmadığından sanki suçsuz, sanki ceza almamış gibi bir algı oluşuyor. İnsan yaşam hakkı ve özgürlüğü en temel insan hakkı olduğu İçin başta anayasamız olmak üzere, TCK'da bu hususu korumaya çalışıyor. Suçlular için esas yapılmak istenen onların ıslahı ve yeniden topluma kazandırılması amaçlanıyor." ifadelerini kullandı.

"Cezalar sanığa suçu oranında veriliyor"

Işık, işlenen suç ve  verilen ceza arasında oran olduğuna değinerek, "Cezalar da ona göre sanığa suçu oranında veriliyor. Öte yandan hapishaneler hem devlet hem de vatandaş yönünden  çok zorlukları olan bir yöntem olduğundan suçluların cezası başka yöntemlerle verilmeye çalışılıyor. Sonuç itibariyle suç işleyen herkes kural olarak suç, ceza ilkesi gereğince devlet yaptırımı olarak millet adına bağımsız mahkemelerce veriliyor. Bu konuda vatandaşlar başta avukatlar olmak üzere, hukukçular aracılığıyla bu konuda bilgi sahibi olabilirler. Buna yönelik ayrıca vatandaşı doğru bilgilendirme çalışmaları yapılabilir. Basın da bu konuda doğru bilgilendirme yaparsa, cezasızlık algısı ortadan kalkar diye düşünüyorum. Mesela sanık kamu haklarından mahrumiyet cezası aldı ama hapishaneye girmedi, sonuçları çok ağır olan bir ceza olan kamu haklarından mahrumiyette ne milletvekili, belediye başkanı, muhtar, ne meclis üyesi, ne şirkte yönetim kurulu başkanlığı, ne STK başkanlığı vs hiçbir kamu görevinde görev alamıyor" şeklinde konuştu. (İLKHA)