DİYARBAKIR - Elazığ'da çalıştığı özel bir şirkette prim günlerinin eksik yatırıldığını bunu çok geç fark ettiğini söyleyen Mehmet Kazeylek adlı vatandaş, durumu SGK'ya bildirmesine rağmen kimsenin kendisiyle ilgilenmediğini söyledi
1956 Diyarbakır doğumlu Mehmet Kazeylek, yılda 5-6 ay çalıştığını ama SGK kayıtlarında 2-3 ay göründüğünü söyleyerek ortada büyük bir yanlışlığın olduğunu iddia etti.

SGK hizmet dökümü almak için SGK'nın isteğe bağlı daire şefinin yanına gittiğini ama yine de kendisine dosyasının gösterilmediğini iddia eden Kazeylek, "1991 yılında Diyarbakır'a geldim. Diyarbakır SGK'ya isteğe bağlı prim yatırmak için müracaat ettim. Ondan sonra primlerimi düzenli yatırmaya başladım. SGK'ya gidip bana dosyamı gösterin, sanki dosyamda bir sorun var primlerim görünmüyor diyordum ama SGK'nın isteğe bağlı birim şefi bana, 'belgeyi gösteremiyoruz' diyordu. Memurlar falan bana 'Senin zamanın daha var, sen yatırmaya devam et, dosya yok' diyerek bana dosyamı göstermiyorlardı." dedi.

1997 yılında İzmir'de çalıştığı bir firmanın sahibinin emekliliğini geldiğini gidip başvurmasını istediğini söylediğini belirten Kazeylek, "Patron bana, 'Emekli olman için günlerin tamamdır, sana izin vereyim git evrakları içeri ver. SGK'ya giderek memurlara durumumu anlattım, onlarda evrakları inceledikten sonra primlerimin tamam olduğunu, emekli olabilmem için dilekçe vermem gerektiğini söylediler. Gerekli işlemlerin yapılabilmesi için iki gün sonra gelmemi istediler." ifadelerini kullandı.

Daha önce isteğe bağlı prim borucunun çalıştığı dönemde kaldırıldığını fakat yine kendisinden her ay para alındığını iddia eden Kazeylak, " Evime bir tebligat gönderilmişti ve 1991'de isteğe bağlı prim ödeme için başvuru yaptığım, daha sonra dilekçe verip isteğe bağlı prim ödememi kaldırdığım ve yeniden giriş yapmak için başvurmadığım yazılıydı. Oysaki ben yaklaşık 9 yıl prim ödedim, SGK o zaman neredeydi neden beni uyarmadı. Elimde dekontlarım da var." dedi.

SGK'yı mahkemeye verdiğini ama tuttuğu avukatlar tarafından da kandırıldığını iddia eden Kazeylek, " SGK bana yatırdığım paraları alabileceğimi söyledi ama ben almayacağımı emekli olmak istediğimi söyleyerek İş Mahkemesine giderek yeniden dava açtım. Aradan 5 sene geçmişti. SGK bana senin paran yandı artık yatırdıklarını da alamazsın dedi. Hangi avukatı tutmaya kalktımsa SGK'ya gidip geldikten sonra vazgeçiyordu. Artık ne yapacağımı bilemiyorum." ifadelerini kullandı.

Emeklilik işlemlerinin SGK tarafından yeniden incelenmesi için Başbakan'dan yardım istediğini söyleyen Kazeylek, " Başbakan'a sesleniyorum, benim hakkımı sorgulatsın, inceletsin hakkımı versin, beni emekli yaptırsın. Mağdur bir durumdayım hastayım, her iki ayağım da yıllardır sakattır yaralıdır tedavi görüyorum, psikolojim de bozulmuş durumda. Çalışacak durumum da yok çalışamıyorum." şeklinde konuştu.

Çaresiz kalığını söyleyen Kazaylek hakkını yiyenlerden şikâyetçi olduğunu belirterek, "SSK benim hakkımı yedi, Avukatlar yine hakkımı yedi bana hakaret etti. Benim isteğim dosyamın incelenmesidir. 5000 günün üzerinden ben emekli olmak istiyorum. Ben iki avukattan, hâkimden, iş mahkemesi hâkiminden, doktorlardan şikâyetçiyim, SSK'ya davacıyım, SSK'nın müdürüne, İsteğe Bağlı Şefine, Memurlarına ve beni bu hale sokan herkesten şikâyetçiyim, tazminat istiyorum. Bu dünyada olmasa da diğer dünyada hakkımı alacağım." ifadelerini kullandı.

Görüştüğümüz Diyarbakır Sosyal Güvenlik Kurumu yetkilileri ise, "Mehmet Kazaylek'in prim günleri eksik olduğu için emekli olamaz. Ama ortada bir karışıklık olduğunu düşünüyorsa gelsin biz detaylı bir şekilde dosyasını incelemeye hazırız." dedi. (Hüseyin Yalçın/M. Sait Adiyaman - İLKHA)