İZMİR - Eğitim-Bir-Sen İzmir Şubesi tarafından Öğretmenler Günü münasebetiyle düzenlenen panel, Alsancak'daki Gazi Ortaokulu'nun Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Panelde 2023 vizyonundaki eğitim ve kültür hedeflerinin mimarı olan öğretmenler konuşuldu.
Türkiye'de öğretmenlerin mesleki özerkliğinden bahsetmenin güç olduğunu açıklayan Şenocak, "Öğretmen neyi ve nasıl öğreteceği ve hangi kitapları kullanacağı büyük ölçüde MEB tarafından belirlenmektedir. Öğretmenleri hem hizmet öncesi hem de hizmet içi eğitim yoluyla "program geliştirme" dersleri veya seminerleri verilmekte ancak kendi programlarını geliştirmelerini ve derslerini kendi geliştirdikleri programlar doğrultusunda yürütmelerine imkan sağlamamaktadır. Daha ziyade dersler paket programlar halinde öğretmenin kullanımına sunulmaktadır. Bu yaklaşım öğretmenliğin uzmanlık mesleği ve özerkliği olan bir meslek olmaktan uzaklaştırır, uygulayıcı teknisyene indirgemektedir." dedi.
Osmanlı'da muallimlerin memur olarak görülmediğini toplumun öncüleri ve rehberlik yapan kesimler olarak değerlendirildiğini belirten Şenocak, Hz. Ali'nin sözüne atıfta bulunarak, "Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum, anlayışından öğretmene verilecek maaş ve bütçeye ne kadar ek yük getirecek anlayışına geçilmesi kültür ve medeniyet değerlerimizle örtüşmemektedir." diye kaydetti.
"Öğretmenlik ilk 5 meslekten birisi olmalıdır"
2023 vizyonunda eğitim alanında en önemli mekanizmalardan birisinin öğretmen olacağını ifade eden İzmir İl Milli eğitim Müdürü Vefa Bardakcı, "Yeni modeller geliştirilerek öğretmenlerin konforlarının artırılması gerekmektedir. İdealizm her meslekte mevcuttur. Bu yüzden öğretmenlik tercih sıralamasında ilk 5 meslekten birisi olmalıdır. İl Milli Eğitim olarak bunun için çalışmalar sürdürüyoruz." diye konuştu.
2023 Türkiye'sinin eğitim ve kültür hedefleri:
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve aynı zamanda MEB Müfredat Komisyon Üyesi olan Doç. Dr. Nurettin Yörek, "2023 Vizyonunda Öğretmenin Rolü" konulu sunumu gerçekleştirdi. Doç. Dr. Yörek, ülkelerin zenginliği ne tarım potansiyeli, ne yeraltı ve yer üstü zenginliklerin çokluğu, ne ağır sanayi yatırımları ile ölçülmediğini belirterek, "Bilgi çağının en büyük zenginlik ölçüsü bilgi üretme, bilgiyi teknolojiye uyarlama ve teknoloji ihraç eder hale gelmektir." dedi.
Yörek, 2023 Türkiye'sinin eğitim ve kültür hedefleri olarak ise şunları söyledi: "50 yaşın altında yüzde 100'lük okur-yazarlık oranına ulaşmış, genç nüfusunun tamamı asgari lise eğitimi görmüş, talep eden herkese yüksek öğretim imkânı temin etmiş, üniversite sayısı 200'ü aşmış, özel üniversite açılması önündeki engelleri kaldırmış, Ar-Ge bütçesi dünyadaki en ileri ülkelerin seviyesine ulaşmış, bilgi ve teknoloji ihraç eden bir Türkiye hedeflenmektedir."
"Öğretmenlik eğitimi 1998'de lisans düzeyine çıkarıldı"
Öğretmenliğin meslekleşmesinde 1973, 1982, 1992 ve 1998 tarihlerine dikkat çeken İzmir İl Milli Eğitim Şube Müdürü Metin Ender Karabulut ise, "Geçmişten Günümüze Öğretmenlik Mesleği" isimli sunumunda şu bilgileri paylaştı: "1992 yılında çıkarılan bir yasayla her kademede görev yapacak olan öğretmenlerin hizmet öncesi eğitim süreleri lisans düzeyine çıkarılmış ve eğitim fakültelerinin bünyesine alınmıştır. 1998 yılında ise yeni bir adım daha atılarak, Eğitim Fakülteleri yeniden yapılandırılmış, orta öğretim sosyal alanlar kapsamında yer alan öğretmenlik programlarının kapıları, fen edebiyat fakültelerinin başarılı öğrencilerine de açılmıştır."
Panel sonunda İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakcı, 9 Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Güvendi ve Eğitim-Bir-Sen İzmir Şubesi ve Memur-Sen İzmir İl Başkanı Abdurrahim Şenocak, sunum yapan panelistlere plaketlerini takdim etti. (İlyas Yıldız - İLKHA)