İSTANBUL - İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) ve Uluslararası Müslüman Hukukçular ortaklığında Bayrampaşa Titanik otelde "Uluslararası Hukuk ve Suriye Krizindeki Uygulamalar" konferansı düzenlendi.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden çok sayıda hukukçunun katıldığı konferansa Irak Cumhurbaşkanı eski Yardımcısı Tarık Haşimi de katıldı.
"Büyük ülkeler çıkarları doğrultusunda hareket ediyor"
Konferans sonucunda bereketli ve insaflı kararlar çıkmasını beklediklerini ifade eden Haşimi, "Yapılan bu konferansta sadece adalet üzerinde durulacaktır. Keşke bu adalet Arap ülkeleri arasında sağlansaydı. Keşke bu adalet uluslararası alanda sağlansaydı. Ama maalesef bu adalet uluslararası alanda tanınmıyor, yok sayılıyor. Her zaman büyük ve güçlü ülkeler kendi çıkarları doğrultusunda `Adalet` sergiliyorlar. Çoğu zaman kendi verdiği sözleri yerine getirmiyor, yapmış olduğu yasaları uygulamıyorlar. Her zaman çıkarları doğrultusunda hareket ediyorlar. Çıkarları çakıştığında ise buna uymuyorlar." diye konuştu.
Konferans sonucunda bereketli ve insaflı kararlar çıkmasını beklediklerini ifade eden Haşimi, "Yapılan bu konferansta sadece adalet üzerinde durulacaktır. Keşke bu adalet Arap ülkeleri arasında sağlansaydı. Keşke bu adalet uluslararası alanda sağlansaydı. Ama maalesef bu adalet uluslararası alanda tanınmıyor, yok sayılıyor. Her zaman büyük ve güçlü ülkeler kendi çıkarları doğrultusunda `Adalet` sergiliyorlar. Çoğu zaman kendi verdiği sözleri yerine getirmiyor, yapmış olduğu yasaları uygulamıyorlar. Her zaman çıkarları doğrultusunda hareket ediyorlar. Çıkarları çakıştığında ise buna uymuyorlar." diye konuştu.
"Dünya, 5 ülkenin çıkarları doğrultusunda şekilleniyor"
Dünyanın 5 ülkenin kararları doğrultusunda şekillendiğine değinen Haşimi, "Bu 5 ülke dünyayı yönetiyor. Uluslararası arenayı bu 5 ülke ve verdiği kararlar şekillendiriyor. Bir ülke cumhurbaşkanı kendi ülkesine karşı her türlü zulmü reva gördü. Her türlü silahları kullandı. En sonunda da kadın çocuk demeden yüzlerce insanın üzerine kimyasal silahları kullandı. Ama herkes bu yaşananlara sağır ve kör kaldı. Bazen düşünüyorum da sanki bizler bir ormanda yaşıyoruz. Zayıflara yerin olmadığı ve güçlülerin hâkim olduğu bir ormanda yaşıyoruz gibi hissediyorum. Tüm bu yaşananlara ve uluslararası arenanın ölüm sessizliğine birilerinin çıkıp dur demesi gerekiyor.
Dünyanın 5 ülkenin kararları doğrultusunda şekillendiğine değinen Haşimi, "Bu 5 ülke dünyayı yönetiyor. Uluslararası arenayı bu 5 ülke ve verdiği kararlar şekillendiriyor. Bir ülke cumhurbaşkanı kendi ülkesine karşı her türlü zulmü reva gördü. Her türlü silahları kullandı. En sonunda da kadın çocuk demeden yüzlerce insanın üzerine kimyasal silahları kullandı. Ama herkes bu yaşananlara sağır ve kör kaldı. Bazen düşünüyorum da sanki bizler bir ormanda yaşıyoruz. Zayıflara yerin olmadığı ve güçlülerin hâkim olduğu bir ormanda yaşıyoruz gibi hissediyorum. Tüm bu yaşananlara ve uluslararası arenanın ölüm sessizliğine birilerinin çıkıp dur demesi gerekiyor.
Amerika`da bir insan öldürüldüğünü düşünün. Dünya ayağa kalkar. Ama maalesef bizler için böyle bir şey söz konusu değil. Çünkü bizlerin kanı ucuzdur!" dedi.
"Ya BM`nin bu yapısı değişmeli ya da alternatif bir BM inşa edilmelidir"
Uluslararası kamuoyu, BM, NATO, Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere diplomatik çevrelerin her zamanki gibi çifte standartları oynadığını belirten İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) Genel Sekreteri Av. Ali Kurt, "Bugün dünyanın belki en büyük sorunu uluslararası mekanizmaların çarpık yapısıdır. BM ve daimi 5 üyesinin tamamen kendi çıkarları doğrultusunda dizayn etmeye çalıştıkları düzende adalet beklememiz çok zor. Tam 3 yıldır uluslararası vicdan bu mekanizmaların harekete geçmesini bekliyor. Ortadoğu barışının ve buna bağlı olarak küresel barışın gerçekleşmesi ve benzer problemlerin önlenmesi noktasında, ya BM`nin bu yapısı değişmeli veya alternatif bir BM inşa edilmelidir." diye ifade etti.
Uluslararası kamuoyu, BM, NATO, Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere diplomatik çevrelerin her zamanki gibi çifte standartları oynadığını belirten İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) Genel Sekreteri Av. Ali Kurt, "Bugün dünyanın belki en büyük sorunu uluslararası mekanizmaların çarpık yapısıdır. BM ve daimi 5 üyesinin tamamen kendi çıkarları doğrultusunda dizayn etmeye çalıştıkları düzende adalet beklememiz çok zor. Tam 3 yıldır uluslararası vicdan bu mekanizmaların harekete geçmesini bekliyor. Ortadoğu barışının ve buna bağlı olarak küresel barışın gerçekleşmesi ve benzer problemlerin önlenmesi noktasında, ya BM`nin bu yapısı değişmeli veya alternatif bir BM inşa edilmelidir." diye ifade etti.
"Mümkün olan en kısa zamanda İslam barış gücü oluşturulmalıdır"
`İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi`nin yaşananlar karşısında daha aktif bir rol alması gerektiğini söyleyen Kurt, "Mümkün olan en kısa bir zamanda bir İslam barış gücü ve İslam dünyası adalet divanı emsali alternatif yapılar zorlanmalıdır. Suriyeli kardeşlerimizin iaşe, ikame, eğitim ve sağlık gibi hayati ihtiyaçlarının yanında en önemli desteklerden biri de hukuki destek olacaktır.
Uluslararası toplum olarak öncelikle, acımasızca kendi halkını her türlü ağır silahlarla katletmeye devam eden Esed güçlerinin saldırıları durdurulmalı, gecikmeden uçuşa yasak bölge ilan edilmeli, ülke bütünlüğü korunarak bir geçiş dönemi sürecine geçilmeli. Yeniden başlayan ağır kış şartları altında Suriye`nin içinde ve dışında mülteci konumuna düşen kardeşlerimize gereken her türlü lojistik desteği sağlamalıyız" dedi. (Erkan Yavuz, Enes Durmaz - İLKHA)
`İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi`nin yaşananlar karşısında daha aktif bir rol alması gerektiğini söyleyen Kurt, "Mümkün olan en kısa bir zamanda bir İslam barış gücü ve İslam dünyası adalet divanı emsali alternatif yapılar zorlanmalıdır. Suriyeli kardeşlerimizin iaşe, ikame, eğitim ve sağlık gibi hayati ihtiyaçlarının yanında en önemli desteklerden biri de hukuki destek olacaktır.
Uluslararası toplum olarak öncelikle, acımasızca kendi halkını her türlü ağır silahlarla katletmeye devam eden Esed güçlerinin saldırıları durdurulmalı, gecikmeden uçuşa yasak bölge ilan edilmeli, ülke bütünlüğü korunarak bir geçiş dönemi sürecine geçilmeli. Yeniden başlayan ağır kış şartları altında Suriye`nin içinde ve dışında mülteci konumuna düşen kardeşlerimize gereken her türlü lojistik desteği sağlamalıyız" dedi. (Erkan Yavuz, Enes Durmaz - İLKHA)