Diyarbakır`dan Ulusal yayın yapan Rehber Tv’nin Genel Yayın Yönetmeni Fikret Gültekin, özelde Batman’da genelde ise bölge genelinde son günlerde yaşanan sıcak gelişmeleri Hürseda Haber’e değerlendirdi.
Batman’da gerçekleşen hadiselerin 1990’lı yıllara dayandığının altını çizen Gültekin, "Bölgede özellikle Batman’da varlığını devam ettiren Marksist örgüt HÜDA PAR`ın en güçlü olduğu yerlerden birinin Batman olduğunu bilmekte ve burda mağduriyet pozisyonuna girerek bölge halkının duygularını suistimal etmek istemektedir. Yıllarca devletin yaptığı zulümlere halkın verdiği tepkiyi gören PKK/BDP zihniyeti bu kez de HÜDA PAR tabanı üzerinden mağduriyet postuna bürünmek istiyor. Olan hadise bu düşüncenin pratiğe geçtiği haldir." dedi.
HÜDA PAR Batman`da Güçlü
Firavunun Mısır halkını sömürdüğü gibi PKK/BDP’nin de kürt halkını sömürmeye çalıştığını belirten Gültekin, “Şimdi bu sömürüye Musa misali bir cemaat, bir yapı ve bu yapının tabanının desteklediği HÜDA PAR dur demek istiyor. Araştırmalar HÜDA PAR’ın Batman’daki gücünü gösteriyor. Bundan rahatsız olanlar tüm ahlak dışı söylem ve iftiralarla HÜDA PAR’ı karalama yoluna gidiyorlar.” ifadelerini kullandı.
HÜDA PAR’ı Bitirmek İstiyorlar
Bölgede huzur ortamının oluşmasını Devlet yetkililerininin ve PKK/BDP’nin istemediği yorumunda bulunan Gültekin buna gerekçe olarakta, “Eğer gerçekten PKK/BDP veya Devlet yetkilileri bu bölgede huzur ortamının oluşmasını istiyorlarsa HÜDA PAR gibi halkın düşünce yapısını temsil eden yapıların ortaya çıkmasından bırakın rahatsız olmak sevinmeleri gerekirken şu an bu partiyi bitirmek için herşeyi yapıyorlar. Tabi camianın büyümesinden sadece PKK/BDP değil, devletin veya hükümetin içinde de bir kesim kesinlikle istememekte ve hertür komploya başvurmaktadır.” dedi.
Devlet ve PKK/BDP’nin İşbirliğine Dair Kanıtlar Var
Saldırıya maruz kalan tarafın HÜDA PAR’lılar olduğunu hatırlatan Gültekin, “İftiraya uğrayanlarında kendileri olmasına rağmen HÜDA PAR’dan birçok kişi gözaltına alınıyor ve olayla hiç bir bağlantısı olmamasına rağmen bir şahıs da tutuklanıyor. Bu şahsın tutuklanması devlet PKK/BDP işbirliğinin en büyük kanıtıdır.” şeklinde konuştu.
Halk Yıllarca Yanlış Bilgilendirildi
PKK/BDP’lilerin provakatif eylem ve söylemlerin neyi amaçladığı bunun halkın üzerinde ne derece etkili olduğu şeklindeki bir soruya Gültekin, “Yıllarca halkın önüne konulan yalan yanlış bilgilendirmeler malesef araştırma zahmetine gidilmeden kısmen de olsa halkça kabul gördü.
Çünkü onların yalan yanlış haberlerine karşılık verecek adaletle haber yapan yayın organları yoktu. Bununla beraber yoğun baskılar İslami camiaya kendini savunma fırsatı vermiyordu. Ancak şu an görüyoruz ki halka doğruları gösterecek onlarca medya unsuru, sivil toplum kuruluşu var ve bu unsurlar halkın üzerindeki yanlış hesapları tersyüz ediyor.” yanıtını verdi.
PKK`nın İstihbarat Birimleriyle Dostluğu Sır Olmaktan Çıktı
PKK cenahında Başkan seviyesinden yönetim kadrolarının bir çok kademesine kadar bir çok kişinin geçmişten günümüze kadar derin odaklarla işbirliği içinde oldukları iddialarının hep gündeme geldiğini kaydeden Gültekin, “Özellikle son dönemlerde ‘Barış Süreci’nde Başkanlarının sıklıkla devletin görünen veya görünmeyen istihbarat birimleriyle görüştüğü artık sır olmaktan çıkmıştır. İşin ilginç yanı tam da burda ortaya çıkıyor.
Kendileri istedikleri zaman devletin her türlü derin- açık birimleriyle görüşüyorken bunu son derece normal karşılıyorlar da PKK/BDP saldırılarını bertaraf etmek adına devleti sorumlu tutup hükümetten bu saldırıların aydınlatılmasını isteyen HÜDA PARlılar ise yeriliyor.” diyerek PKK/BDP’nin içinde bulunduğu çelişkiyi ortaya koydu.
Halka Acı ve Gözyaşı Sundular
PKK/BDP’nin provakatif eylem ve söylemleriyle hangi kazanımlar peşinde olduğunada değinen Gültekin, “Bu söylemlerle geçmişte hep halktan oy devşirdiler. Kürt halkının haklarını savunuyoruz diye diye halkı bugüne kadar sömürdüler.
Şimdi sorarız onlara siz Kürtlere özgür Kürdistan söylemiyle ortaya çıktınız. Şimdi geldiğiniz noktada kürtlere hangi hakların verilmesinin yolunu açtınız. Kürtlere hep gözyaşı, acı ve ölüm getirmediniz mi? İşte halkın ezilmişlik duygularını suistimal ederek şu ana değin gelindi.” değerlendirmesinde bulundu.
PKK’nin Düşüncesi İflas Etti
PKK’nin silahsızlandırılmasının Devletin baskısı ile olmadığı vurgusunda bulunan Gültekin, “PKK’nin savunduğu düşüncenin iflas etmiş olması ve artık halktan bir karşılık bulmuyor olmasındandır ki PKK silahla bu işin yapılamayacağını anlamıştır. Bu noktada devlet de onun yardımına yetişmiş ve onu yenilmiş güreşçi psikolojisinden kurtarmıştır.
PKK/BDP bu saatten sonra devlete silahla saldırının faydası olduğuna inansa bu kadar zaman saldırmadan durması mümkün olmazdı. Ancak bu çatışmasızlık durumu halka dayalı hiç bir ideolojisi olmayan PKK/BDP çevresini ciddi rahatsız etmektedir.
Çünkü hergeçen gün kan kaybediyor. Şimdi İslami camialara saldırmak suretiyle yeniden mağduriyet postuna bürünerek kazanımlar elde etmek istiyor.” diyerek saldırıların arkasındaki nedenlerden bazılarını tekrar gündeme getirdi.
Aralarında İşbirliği Var!
Yaşanan saldırılar karşısında hükümetin ve emniyet birimlerinin bulundukları pozisyonu değerlendiren Gültekin, “Gelinen noktada şu ana kadar İslami Camia kurumlarına yapılan yüzleri bulan saldırıya rağmen faillerinin bulunmaması, üstüne üstlük bir de İslami camiadan kişilerin sürekli rahatsız edilmeleri, tutuklanmaları katiyetle bir işbirliğinin olduğunu gösteriyor.” iddiasında bulundu.
İslami Camia Oyunları Boşa Çıkaracak!
Tasarlanan komplolarla, seksenli yıllarda sağ ve sol blokta yer alan partileri birbirine düşürmeye benzer oyunların tekrar sahnelenmeye çalışıldığı yorumuna katıldığını belirten Gültekin, “Evet bir noktada aynı durumun söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. Ancak şu ana kadar mağdur olan İslami camianın bu oyuna gelmediğini ve oyunun boşa çıktığını görüyoruz.” şeklinde tespitini paylaştı.
İslami Yapılar Sağduyulu Davrandı
Provakatif eylemler karşısında HÜDA PAR ve İslami Derneklerin sergiledikleri yaklaşımı da değerlendiren Gültekin, “Şu ana kadar kendilerine saldırılmaması halinde bu yapılardan PKK/BDP aleyhine hiç bir söylemin gelmediğini gördük. Yani normal şartlarda bu yapılar kimse ile sataşarak burdan bir rant devşirme mantığında olmadılar.
Kendilerine kutsallarına saldırı olması halinde de usluplarına dikkat ederek cevap verdiler. Cevaplarında da bir iftira, yalana rastlanmadı. Ancak doğal olarak kendileri mağdur edildiği halde PKK/BDP cenahının saldırması ve kendini masum göstermesi karşısında herkesin refleksle kendini savunma hakkı vardır. Bu savunma hakkını kullanırken de adil olduklarına şahit oluyoruz.
Onların düştüğü pozisyona düşmemek için çaba sarfettiklerini görüyoruz. Yaptıkları açıklamaları görürseniz bunu doğrularsınız.” dedi.
Rehber Tv, Gerçekleri Adil Kriterlerle Kur`an, Sünnet ve Maslahat Çerçevesinde Yayınlıyor
Gültekin son olarak, Televizyon olarak benzer olaylarla ilgili sürdürdükleri yayın politikasına değinerek, “Biz inanıyoruz ki, halka gerçekleri adilce gösterebildiğimiz oranda teveccüh artacaktır. Gerçekleri adil kriterlerle sunmanın yolu ise Kur’an, Sünnet ve maslahat çerçevesinde hareket etmektedir.
Birini işin içinden çıkardığımızda saldıranların pozisyonuna düşer, adaletten saparız. Bizim inandığımız değerler, abartarak veya yanlış yöntemlere başvurarak anlatılmasına gerek duyulmayacak kadar yücedir.” diyerek yayın politikalarında dikkat ettikleri kriter ve değer yargılarını anlattı.
Bilindiği üzre, Eylül 2011 yılında yayın hayatına başlayan Rehber TV, İslami çizgisinden ödün vermeyerek yaptığı yayınlarla televizyon yayıncılığında büyük bir boşluğu doldurarak takdir topluyor.
(Hürseda Haber)