15 Temmuz 2016 yılında meydana gelen darbe girişiminin üzerinden 8 sene geçti. 252 şehidimizin ve binlerce yaralımızın olduğu 15 Temmuz gecesinde dikkat çeken yerlerden birisi de TBMM'de verilen demokrasi mücadelesiydi.

Dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın meclis kürsüsüne çıkıp yaptığı konuşma FETÖ  örgütüne verilen çok net bir mesaj olarak kayıtlara geçti. 

Demokrasi mücadelesi verilen 15 Temmuz gecesinin detaylarını anlatan TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ şunları ifade etti:

"KIZILAY'A GİDİP TANKIN ÜZERİNE ÇIKACAKTIK"

Ben 15 Temmuz akşamı evde tek başımaydım. Adalet Bakanı müsteşarım beni arayarak köprüde bir alçak uçuş olduğunu ve bir hareketlilik olduğunu ifade etti. Televizyonu açtığımda haber kanallarının köprüde çektikleri görüntüleri izleyince Devlet büyüklerimizi aradım ancak ulaşamadım. Bir süre sonra dönemin Başbakanı Sayın Binali Yıldırım'a ulaştım.

Kendisine neler olduğunu sordum. Binali Bey'de askerlerin içinde emir komuta zinciri dışında bir grubun kalkışma yaptığını ifade etti. Bende kendisine halkın bizden haber beklediğini ve bir şekilde vatandaşlara bir açıklama yapmak durumunda olduğumuzu ifade ettim ve bir süre istişare ettikten sonra telefonu kapattık. Aradan 10 dakika geçince Başbakanımız haber kanallarına bağlanarak açıklama yaptı.

Bende yardımcılarımla bir araya geldim. İlk başta benim aklıma Kızılay meydanına gidip tankın üstüne çıkmak vardı. Ancak arkadaşlarımla yapmış olduğumuz istişareler sonucunda, Kızılay'a gidersek hain darbecilerin bize zarar vermek için halkımıza da zarar vereceğini ve bu yüzden Meclis binasına gitmemiz gerektiğinde karar kıldık.

TBMM'nin arka kapısından giriş yaptık. Dönemin Meclis Başkanı İsmail Kahraman'dan konuşma talebinde bulunarak milletimize çağrımızı gerçekleştirdik. Konuşmamı gerçekleştirdiğim esnada büyük bir patlama meydana ancak konuşmamı kesmeden devam ettim.

Aklımdan şu geçti; Ben konuşmamı kesersem FETÖ'cü hainler 'Meclisi susturduk' diye sevineceklerdi. Bu sevinci onlara yaşatmamak adına, hiçbir şey olmamış gibi konuşmama devam ettim. Konuşmama devam ederken de divan sıralarından sesler gelmeye başladı. Bazı milletvekili arkadaşlarımız; 'Burası duygusallık yapacağımız yer değil, meclis sığınaklarına inmemiz gerekiyor' dediler.

"İÇİMDEN EYVAH DEDİM!"

İçimden eyvah dedim. Çünkü mecliste bulunanlar sığınaklara inerse, meydanda bulunan vatandaşlar ve meydanlara gidecek vatandaşlar; 'Bunlar korktu' deyip meydanlara çıkmayabilirlerdi. Sayın İsmail Kahraman'ın yanına gidip meclisi ne olursa olsun kapatmamamız gerektiğini ifade ettim.

Kürsüye dönüp konuşmama devam edeceğim sırada bir bomba daha atıldı. Atılan bu bomba divan kurulunun hemen yanına düştü. Meclisimiz bu şartlar altında ölümü de göze alarak direnişe devam etti. Halkımız nasıl sokaklarda demokrasi mücadelesi verdiyse, milletin temsilcileri de o şekilde mücadele etti. Hain darbecilerin 'Meclisi susturduk' ifadelerine izin vermedik. Mecliste bulunan tüm arkadaşlarıma da yürekten teşekkür ediyorum.

"15 TEMMUZ BAŞARILI OLSAYDI TERÖRİSTAN KURULACAKTI!"

ABD'nin emir ve komutasıyla, terörist başı Gülen'in talimatıyla başlatılan bu darbe teşebbüsü başarılı olsaydı, Türkiye'nin kontrol mekanizması tamamen ABD'nin eline geçecekti. Amaçlanan durum ise Türkiye'nin, diğer ülkelerin uydu devleti haline gelmesiydi. Halkımız da böyle şeylere müsaade etmeyeceği ve mücadele edeceği için tıpkı Suriye'de olduğu gibi bir iç savaşa sürüklenecektik.

O gece hainlerin planları tutsaydı, Suriye'de bir örgüt kurulacaktı. Hendek sistemi iyice yayılacak ve Türkiye'nin bölünme süreci başlayacaktı. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve kahraman vatandaşları, İstikbalimizi ve İstiklalimizi tıpkı Kurtuluş Savaşındaki gibi korudu. 19 Mayıs ve 15 Temmuz ruhu ile geleceğe emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz.

TGRT