Sputnik'e konuşan Artamonov, NATO’nun doğrudan küresel bir savaş başlatma yolunda ilerlediğini belirterek, şunları ifade etti:
“NATO için şu anda asıl önemli olan Ukrayna değil, Ukrayna topraklarına girmektir. İttifak çatışmaya doğrudan dahil olmak için mümkün olan her şeyi yapıyor. İttifakın eylemleri, 2026-2031 yıllarında doğrudan bir çatışmayı kaçınılmaz kılıyor; şu anda Ukrayna topraklarına komşu ülkelerin militarizasyonu bu nedenle gerçekleşiyor. Bu, Ukrayna'daki çatışmanın kıtasal savaşa geçiş sürecindeki gelişiminin bir aşamasıdır.”
NATO'nun Rusya ile çatışmaya üçüncü ülkeleri de dahil etmeye çalıştığına dikkat çeken uzman, şu değerlendirmede bulundu:
“Bu, NATO'nun zirvede aldığı kararlarla da kanıtlanıyor; örneğin, ‘bölgede barışı destekleme’ bahanesiyle NATO'nun Ortaoğu ve Afrika'daki varlığının güçlendirilmesi. NATO, Rusya'ya saldırabilmek için Avrupa'da askeri operasyon alanı oluşumunu da 2026 yılında tamamlamayı planlıyor. Ayrıca NATO zirvesine üçüncü ülkeler de katıldı: Avustralya, Yeni Zelanda, Güney Kore. Mevcut AUKUS ittifakına (Avustralya, İngiltere ve ABD'nin oluşturduğu üçlü savunma ittifakı) da burada değinmek gerekiyor. Başlangıçta Rusya ve Çin'e karşı oluşturulan bu ittifak ABD, İngiltere ve Avustralya'yı kapsıyor. Zirvede Büyük Britanya, Güney Kore'nin AUKUS askeri bloğuna katılmasını savundu. Sırada Kanada, Japonya ve Yeni Zelanda var. Görünüşe göre NATO bu bölgelerden Çin ve Rusya'ya yönelik bir saldırı olasılığı üzerinde çalışıyor.”