Ammar Kızılçınar
Filistinli Muazzez Halil Abiyyat, işgal cezaevlerinde 9 ay kaldıktan sonra gördüğü işkenceler nedeniyle sağlık durumu çok kötü bir halde salıverildi.
Sosyal medyada yayımlanan görüntülerde, Abiyyat'ın kıyafetlerinin yırtık olduğu, ayakta tek başına durmakta güçlük çektiği, aksayarak yürüdüğü ve çok kötü bir halde olduğu görülüyor.
"Esirlerin sadece Allah'ı var"
Abiyyat, serbest bırakıldıktan sonra kaldırıldığı hastanede çekilen görüntülerinde "Negev Cezaevi Guantonamo hapishanesi gibi. Aklın hayal edemeyeceği her şey. Öldürme, darp, açlık, hastalık. Esirlerin sadece Allah'ı var. Ben onlardan ayrıldım. Keşke beraber ölseydik. Açlar. Ne yemek var, ne kimse bizi umursuyor." ifadelerini kullandı.
Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamada da 37 yaşındaki Abiyyat'ın, 9 aylık idari tutukluluğun ardından cezaevinde gördüğü işkence nedeniyle sağlık durumu çok kötü bir halde salıverildiği kaydedildi.
Beş çocuk babası Abiyyat'ın tutukluluğu öncesi hiçbir sağlık sorunu olmadığına dikkat çekilen açıklamada, işgal rejimin, 2023 yılının ekim ayının sonlarında gözaltına aldığı Abiyyat'a yönelik işkence ve ağır darp gibi bir dizi ihlal gerçekleştirdiği belirtildi.
Açıklamada, bu ay başında işgal cezaevlerindeki idari tutuklu sayısının 3 bin 380'e ulaştığı ve bunların düzmece suçlamalarla yargılandığı ifade edilerek, işgal rejimin işlediği cinayet ve soykırım suçlarına karşı uluslararası insan hakları kuruluşlarının üzerine düşen sorumluluğu alması istendi.
İşgalci rejim, "idari tutukluluk" adını verdiği uygulamayla Filistinlileri istihbarata dayalı olarak 1 ila 6 ay alıkoyabiliyor. Tutuklunun, "İsrail'in güvenliği için tehlike teşkil ettiğine" karar verilmesi halinde askeri hakim, suç isnadında bile bulunmadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.