HÜSEYİN GİZLİ

İSRAİL'İN NÜFUSUNUN İKİ KATI İNSANIN YAŞADIĞI İSTANBUL’DA NE YAZIK Kİ HENÜZ MİLYONLUK EYLEM OLMADI

Yaklaşık dokuz aydır dünyanın en büyük hapishanesi olan Gazze’de siyonist çapulcular tarafından barbarca, vahşice bir soykırım suçu işlenmekte… Alçakça sergilenen bu katliama sadece İslam dünyası değil, adalet ve vicdan sahibi milyonlarca insan; elinden geldiği, gücünün yettiği oranda tepki göstermekte, lanetlemekte…

Vahşice işlenen bu suça tepki göstermek için “insan” olmak yeterli.

Dünyanın birçok ülkesinde ABD’deki üniversitelerde bile adaletten, insanın hak ve hürriyetinden yana olanlar tepkilerini on binlerin yüzbinlerin hatta Yemen’de milyonların katılımıyla gösterirken ne yazık ki Türkiye’de geniş katılımlı protestolar gerçekleşemiyor. İşgal altındaki Filistin’de kurulan siyonist terör çetesinin nüfusunun nerede ise iki katı olan 16-17 milyon insanın yaşadığı İstanbul’da henüz tüm dünyada ses getirecek güçlü milyonluk bir tepkisel eylem gerçekleşmedi.

PEYGAMBER SEVDALILARI VAKFI TÜRKİYE’NİN BİRÇOK İLİNDE GAZZE’YE DESTEK OLMAK İÇİN YÜZLERCE ETKİNLİK GERÇEKLEŞTİRDİ

Aksa Tufanı operasyonunun başladığı 7 Ekim’den sonraki günlerden itibaren Gazze’deki mazlum kardeşlerine destek olmaya çalışan ülkemizdeki duyarlı sosyal kurumlardan birisi de Peygamber Sevdalıları Vakfı oldu. Vakıf, Beyazıt Meydanı’nda en son gerçekleştirdiği etkinliğe kadar Gazze’ye destek için Türkiye’nin birçok ilinde bu çerçevede yüzlerce etkinlik gerçekleştirdi.

Peygamber Sevdalıları ve Özgür Kudüs Platformu, işgal rejiminin yaklaşık 270 gündür sürdürdüğü soykırımı protesto etmek maksadıyla, binlerce kişinin katıldığı yürüyüş gerçekleştirdi.

Şehzadebaşı Camii önünde bir araya gelen binlerce kişi, işgal rejimi aleyhine, HAMAS lehine sloganlar atarak, Beyazıt Meydanı’na kadar yürüdü.

Güzergâh boyunca yol araç trafiğine kapatılırken; çevredeki vatandaşların da sessiz kalmayarak yürüyüşe destek vermesi ile katılımcı sayısının varış noktasına kadar sürekli arttığı gözlemlendi.

Yürüyüşün ardından Beyazıt Meydanı’nda Günay İşeri’nin okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile program başladı. Okunan Kur’an-ı Kerim’in ardından İTTİHAD-UL ULEMA üyesi Molla Nizamettin Yaçin, bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmanın ardından Peygamber Sevdalıları ve Özgür Kudüs Platformu adına basın açıklamasını Fahrettin Turan okudu.

“BU YILANLAR, OSMANLIYI NASIL PARÇALADILARSA BİZİ TEKRAR PARÇALAMAYA ÇALIŞIYORLAR”

İşgal rejiminin saflarına katılan Türkiye vatandaşlarını sert bir dille kınayan İTTİHAD-UL ULEMA üyesi Molla Nizamettin Yaçin, “İçimizde kimliğimizi taşıyan ve Türkiye vatandaşı olarak gözüken ama oraya giderek kardeşlerimizi öldüren caniler var. Bu yılanlar, Osmanlıyı nasıl parçaladılarsa bizi tekrar parçalamaya çalışıyorlar. Yetkililere sesleniyoruz; bunların cezalandırılması, buradan gidenlerin bir daha bu topraklara ayak basmamasını istiyoruz. Türkiye vatandaşı olup orada cephede ölen 64 alçak tespit edilmiş, yüzden fazla yaralı var. İçimizden giden Yahudileri tekrar içimizde istemiyoruz. Yahudiler bunu bilsinler, hiçbir yer onlar için emniyetli olmayacaktır.” dedi.

“1925’TE DİYARBAKIR’DA ŞEYH SAİT VE ARKADAŞLARINI İDAMA GÖTÜREN YİNE BU SİYONİST ZİHNİYETİN ADAMLARIYDI”

Molla Yaçin konuşmasının devamında, “1925’te Diyarbakır’da Şeyh Sait ve arkadaşlarını idama götüren yine bu siyonist zihniyetin adamlarıydı. Bu zemini hazırladılar ki hiç kimseden gık çıkmasın ve kardeşlerimizi orada yok etmeye çalışsınlar. Allah her şeye kadirdir. Hiç kimse Allah’ın yapmış olduğu plan ve programı iptal edemez; onlar planlar hazırlıyorlar, Allah da planlar hazırlıyor. Biliniz ki; şeytanlar ve şeytanlaşmış insanların yapmış olduğu plan ve programların hepsi akamete uğramaya mahkumdur ve yok olacaktır.” şeklinde konuştu.

“GAZZELİ KARDEŞLERİMİZİN ÖLÜM FERMANI ANLAMINA GELEN KITLIK VE AÇLIĞA KARŞI VİCDAN SAHİBİ DEVLETLER HAREKETE GEÇMELİDİR”

Yapılan konuşmanın ardından Peygamber Sevdalıları ve Özgür Kudüs Platformu adına basın açıklamasını okuyan Fahrettin Turan, 7 Ekim’den bu yana işgalci siyonist çeteler ve çete başı Netenyahu emrindekilerin eliyle yaklaşık 40 bin masum insan katledildiğini vurgulayarak, “Refah sınır kapısı işgal edildi. İşgalin ardından Gazze'ye insani yardımların ulaştırılmasına engel olundu. 2 milyon Gazzeli kardeşimizin ölüm fermanı anlamına gelen kıtlık ve açlığa karşı vicdan sahibi devletler harekete geçmelidir. Gazze’nin can damarı hükmündeki Refah Sınır Kapısı’nın açılması için BM, İslam İş Birliği Teşkilatı ve diğer duyarlı ülkeler, Mısır üzerinde baskıları artırmalıdır. Gazze’deki katliamlar ve bombardımanlar nedeniyle büyük bir insani felaket yaşanmaktadır. İnsanlık bu kadar zelil ve rezil olmamıştır. Askeri durum ve ateşkes süreci dışında kesinlikle Gazze’ye su, gıda, sağlık ürünlerinin girişleri sağlanmalıdır. Katil siyonist işgal rejimi, her türlü hukuki yaptırıma maruz bırakılmalıdır. Siyonist çeteler, Gazze’nin yanında Lübnan ve diğer Müslüman topraklara karşı eylemlerden sakınmalıdır. Aksi halde siyonist terör rejimine karşı fikriyatına bakmadan tüm silahlı direniş unsurları ve hazırım diyen Afganistan İslam Emirliği gibi güç unsurları ortak bir mekanizma ile siyonist-emperyalist kötülüğe karşı mukavemet etmelidir.” dedi.

“SİYONİST TERÖR REJİMİNDE CİDDİ ÇATLAKLAR YAŞANMAKTADIR; ELEBAŞI NETENYAHU ZELİL OLMUŞTUR”

Başta HAMAS ve Kassam Tugayları olmak üzere İslami Direniş’in ortaya koyduğu mücadele ile dünyada oluşturulan MOSSAD terör şebekesi algısının yerle bir edildiğini hatırlatan Turan, “ABD ve birçok Avrupa devletini arkasına alan siyonist işgal rejimi, aylardır HAMAS ve diğer Müslüman cemaatlere karşı en azgın saldırılarına rağmen başarılı olamadı. Gazze halkı ve İslami Direnişi bu akıllara durgunluk veren muazzam direnişiyle kazanacak ya da insanlık ailesinin diğer unsurlarının müdahalesiyle netice başkalaşacaktır. Siyonist terör rejiminde ciddi çatlaklar yaşanmaktadır; elebaşı Netenyahu zelil olmuştur. Dünyanın en güçlü istihbarat gücü, askeri gücü, ekonomik ve psikolojik savaş gücüne sahip işgalci rejimin düştüğü durum, rezilliktir, mağlubiyettir. Kuvvet ve sayıca nice az topluluklar çok olanları mağlup etmiştir. Tıpkı Bedir'de olduğu gibi. İnşallah Gazze, Kudüs ve Filistin'in her karış toprağı HAMAS'ın ve direniş gruplarının galibiyetiyle sonuçlanacaktır. Allah'ın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.” ifadelerini kullandı.