Hüseyin Kaya /  Doğruhaber Analiz
 
Beşar Esad, “genel af” ilan etmiş.

Biliyorsunuz af işlenmiş bir suçun cezasını yarıda bırakmak ya da hiç cezalandırmamaktır.

Esad da Suriye’de “işlenen suçlar” için af ilan etmiş!

Komik bir ilan diye düşünüyor olabilirsiniz; ama sadece o kadar değil
.
İşin bir de dramatik bir tarafı var ki, insan kılıklı birçok kimse bu af ilanını önemsiyor.

Beşar Esad…

Babası zalimdi, kendi de zalim.

Sosyalist Arap milliyetçiliği olan Baas ideolojisini Beşar da babası gibi devam ettiriyor. Babası kendi ilahlığını insanlara dayatıyordu, Beşar da dayatıyor.

Babası katliamda, işkencede sınır tanımadı, Beşar da tanımıyor.

Kendi saltanatını koruma uğruna katliamlar yapıyor Beşar. Hiçbir ahlaki değer tanımayan bir savaş yürütüyor halkına karşı. Çocukları, kadınları katlediyor, kuşatmalarla sivillerin açlıktan ölümlerine neden oluyor.

Kendi saltanatını koruma uğruna bir ülkeyi baştanbaşa harabeye çeviriyor bombalarla. Kim affedecek Beşar’ı.

Kimyasal katliamın kurbanı olan çocuklar mı, namaz kılarken bombalanan caminin enkazı altında kalan mazlumlar mı?

“Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah, onların (azabını) ancak gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.” (İbrahim:42)