DİYARBAKIR - Diyarbakır Şanlıurfa yolu üzerinde bulunan TOKİ konutlarında ikamet eden mütedeyyin bir bayanın polis olduğu öne sürülen kişilerce gündüz vakti kaçırılmaya çalışıldığı iddia edildi.
 
Son bir ayda 3- 4 defa polis olduklarını söyleyen kişilerin, eşinin evde olmadığı bir zamanda evlerine geldiklerini ve kendisini gözaltına almak istediklerini söyleyen E.Y adlı bayan, polisin son çareyi kendisini gündüz vakti kaçırmakta gördüğünü söyledi.
 
Başından geçenlerin tüm detaylarıyla İlke Haber Ajansına (İLKHA) anlatan E.Y, polisin dindar kadınlara yönelerek onları rahatsız ettiklerini ve polisin bu tavrının kabul edilemez olduğunu söyledi.
 
Başından geçenleri şöyle anlatan E.Y, "Eşim evde olmadığı bir gün birkaç kişi gelerek kendilerinin polis olduklarını söylediler. Kendilerinden kimlik göstermelerini istedim, kimlik göstermediler. Ben de kapıyı açmadım. Zaten sürekli eşimin evde olmadığı zamanlarda gelip beni gözaltına alacaklarını söylüyorlar." dedi.
 
Yaklaşık bir hafta önce dışardan gelirken kendilerini polis diye tanıtanların kendisini takip ettiğini fark ettiğini söyleyen E.Y, "Takip edildiğimi fark ettiğim gibi eve gelerek kapıyı kilitledim. Ardımdan kapıyı çalarak tekrar polis olduklarını söylediler. Ben de sizin polis olduğunuzu nerden bileceğim dedim onlar da kapıyı aç biz polisiz senin hakkında şikayet var, evinde birilerini saklıyorsun dediler. Ben de polis olsanız da evde yalnız olduğum için kapıyı açamam dedim." ifadelerini kullandı.
 
Polislerin ısrarla kapıyı açmalarını istediklerini söyleyen E.Y, "Bana hakkınızda şikayet var dediler ben de şikayet ne ise söyleyin ona göre konuşalım ne gerekiyorsa yapalım dedim. Dosyanız elimde kapıyı açın konuşalım dediler, ben de dosyayı kapının altından atın bakayım yoksa açmam onlarda 2 kağıt parçası göstererek Adana Emniyetinden geldiklerini hakkımda tutuklama kararı olduğunu söylediler. Tabi ben inanmadığım için kapıyı açmadım." şeklinde konuştu.
 
Polislerin aynı gün 3 defa geldiklerini söyleyen E.Y, polislerin özellikle eşinin evde olmadığı zamanı tercih ettiklerini ve gece gündüz dinlemediklerini söyleyerek, polislerin kendilerini sürekli rahatsız ettiklerini söyledi.
 
Pencereden gelenleri izlediğini ve araçlarının resmi polis aracı olduğunu, aracın plakasının da üstünün kapatıldığını söyleyen E.Y, polislerin son zamanlarda kendilerine yönelik baskıların arttığını, kendilerinin de yasal zeminde haklarını arayacaklarını söyledi.
 
Polislerin yalnız eve baskın yapmakla yetinmediğini söyleyen E.Y, "Yaklaşık 3 gün önce komşuya gitmek için evden çıktığım sırada, binanın kapısının önüne sivil bir araç yanaştı ve kendilerinin polis olduğunu söyleyen kişiler inerek beni gözaltına alacaklarını söylediler. Ben de polis olmadıklarını söyleyerek kimlik göstermelerini istediğimde, bana babamın ve eşimin adını söyleyerek beni tanıdıklarını söylediler. Kendileriyle gelmem gerektiğini söyleyerek beni gözaltına alacaklarını belirttiler. Ben de hemen avukatımı arayacağımı o gelmeden hiçbir yere gitmeyeceğimi söyleyerek, telefonu çıkarıp avukatımı aradım. Bunu gören polisler hemen arabaya binerek kaçtılar. Kaçarken nerdeyse çocuğumu da eziyorlardı." dedi.
 
Kayapınar Emniyet Müdürlüğüne gittiklerini ifade eden E.Y, "Eşim eve gelir gelmez olayı kendisine anlattım o da avukatımızı arayarak emniyet müdürlüğüne gittik. Durumu oradaki yetkilere anlattık. Emniyet müdürlüğündeki yetkililer, polisin ancak savcı izni dâhilinde eve gelebileceklerini, bu konuyla ilgili bilgilerinin olmadığını gerekli araştırmayı yapacaklarını söyledi." dedi.
 
Yetkili ayrıca, bizim anlattıklarımızı dinledikten sonra polis aracı ve polis üniformasıyla gelenlerin polis olabileceklerini belirterek, olayı araştıracaklarını ifade etti.
 
Öte yandan telefonla görüştüğümüz Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Özel Kalem biriminden bir yetkili, olayla hakkında bilgilerinin olmadığını ancak ailenin şikayet etmesinin ardından olayla ilgili araştırmada bulunabileceklerini söyledi.
 
(M. Sait Adiyaman/Ömer Yasin Ergin - İLKHA)