İstanbul Bayrampaşa Belediyesi`nin geleneksel olarak her yıl düzenlediği ``Bereket Konvoyu``, Neretva Nehri kenarında tarihi Mostar Köprüsü yakınındaki alanda yaklaşık 1500 kişiye dün akşam iftar verdi.
``Kardeşlik Sınır Tanımaz`` sloganıyla bu yıl 7. kez İstanbul`dan yola çıkan ``Bereket Konvoyu``, geleneksel olarak ilk iftar yemeğini yine Mostar kentinde düzenledi. Tarihi Mostar Köprüsü`nün altında verilen iftara Bayrampaşa Belediye Başkanı Atilla Aydıner, AK Parti İstanbul milletvekilleri Erol Kaya, Mustafa Ataş ve Metin Külünk`ün de aralarında bulunduğu 11 milletvekili, Bayrampaşa Belediye Meclis üyeleri, Bayrampaşa`dan 11 muhtar, Mostar Başkonsolosu Metin Ergin ve Mostar Müftüsü Seyyid Smaykiç ile 1500`e yakın Mostarlı katıldı.
Tasavvuf musikisi dinletisi sunulan program kapsamında okunan ezanla birlikte, davete katılanlar, oruçlarını tavuk sote, pilav, tatlı ve pideyle açtı. İftar programında, katılımcılar için Mostar`da genç kızların oluşturduğu koro da Türkçe ve Boşnakça ilahi seslendirdi.
Konvoy, Bulgaristan sınırında uzun bekletilmesi nedeniyle iftara yarım saat kala Mostar`a ulaşabildi. Milletvekillerinin de aralarında bulunduğu konvoydaki heyet, yoğun bir çaba harcayarak programa katılanlara zamanında iftar açtırmayı başardı. Yemek servisini ise milletvekillerinin yaptığı görüldü.
Bayrampaşa Belediye Başkanı Atilla Aydıner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bosna-Hersek halkının 1992-1995 yıllarında yaşanan savaşta büyük acılar gördüğünü belirterek, bu acıyı biraz dindirmek, kardeşliği pekiştirmek ve Türkiye`nin buradaki halkın yanında olduğunu göstermek amacıyla her yıl ilk iftarı Bosna-Hersek`te yaptıklarını kaydetti.
Düzenlenen iftar programıyla kardeşliğin ve dostluğun buluştuğunu vurgulayan Aydıner, ``Bayrampaşa`da bulunan buradaki insanların akrabalarının selamını Mostar`a getirdik. Çünkü Bayrampaşa bir Balkan mozaiğidir. Buradaki halkın selamını da Bayrampaşa`ya götüreceğiz`` dedi.
Bosna-Hersek`e ``Kardeşlik Sınır Tanımaz`` sloganıyla yola çıkan ``Bereket Konvoyu`` ile 70 kişilik bir ekiple geldiklerini belirten Aydıner, ``Suyumuzu, ekmeğimizi, kültürümüzü buradaki insanlarla paylaşıyoruz. `Evladı Fatihan` dediğimiz bu coğrafyada bizim sorumluluklarımız bulunuyor. Bu nedenle sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz`` diye konuştu.
Bosna-Hersek`te Mostar`ın ardından Srebrenitsa ve Gorajde kentlerinde de iftar programı düzenleyeceklerini belirten Aydıner, daha sonra Sırbistan, Kosova, Makedonya, Arnavutluk, Yunanistan ve Bulgaristan`a geçerek orada da bu etkinlikleri gerçekleştireceklerini kaydetti.
Aydıner, Ramazan ayı boyunca aynı zamanda Bayrampaşa`da da 26 mahalle ve 11 bölgede iftar sofraları kurarak, Bayrampaşa halkına Ramazan`ın tüm güzelliklerini yaşatacaklarını sözlerine ekledi.
DİĞER KATILIMCILARIN GÖRÜŞLERİ
İstanbul Milletvekili Erol Kaya ise gümrükteki gecikmeden dolayı Mostar`a ``Bereket Konvoyu``nun geç ulaştığını, ancak ekipte yer alan milletvekilleri ve diğer katılımcılarla birlikte çaba göstererek, halka zamanında iftar yaptırmanın sevincini yaşadıklarını söyledi.
Türkiye`nin gücünü, duygularını, Türk halkının Ramazan`a olan sevgisini inanan veya inanmayan herkesle paylaştıklarını belirten Kaya, ``Bosna bizim için farklı bir yer. Çünkü, 1992-1995 yıllarında acı bir savaş yaşandı. Şu anda da tarihe mal olmuş, Mostar Köprüsü`nün altında iftarı açmak çok özel ve güzel duygu`` dedi.
Milletvekili Mustafa Ataş de Ramazan`ın bereket ve paylaşma ayı olduğunu ifade ederek, ``Ne mutlu bize bereketimizle ve soframızla bu topraklara geldik. Buralarda yaşayan kardeşlerimizle buluştuk ve onlarla birlikte iftarımızı açıyoruz`` diye konuştu.
Konvoyda yer alan milletvekillerinden Metin Külünk ise merhum Aliya İzzetbegoviç`in vefatından önce Bosna-Hersek`i ``Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`a emanet ettiğini`` ifade ederek, bu emanetin sahipleri olarak, her zaman bu ülkenin ve bu coğrafyanın insanlarının yanında olacaklarını vurguladı.
Türkiye`de yaşayan 74 milyon halkın yüreğinin Bosna-Hersek`le birlikte attığını kaydeden Külünk, ``Bosna-Hersek iyiyse biz kendimizi iyi hissederiz, eğer bu coğrafyada yaşayan insanlar kendilerini kötü hissederse biz de aynı duyguları yaşarız`` dedi.
Mostar Başkonsolosu Metin Ergin, Ramazan ayının ilk gününde Mostar`da iftar programı düzenlenmesinin, özellikle Türkiye ile Bosna-Hersek ilişkilerinin ne kadar kuvvetli olduğunu gösteren simgesel bir değer taşıdığına dikkati çekti.
Ergin, Mostar`da bu yıl iftar buluşmasının 7. kez yapıldığına işaret etti ve bu geleneğin hiç bitmeden devam etmesi umudunu dile getirdi.
Mostar Müftüsü Seid Smaykiç de Bereket Konvoyunun katılımcılarının Mostar`da ``misafir olarak algılandığını, ancak onların misafir olmadığını`` belirterek, ``7 yıldır buraya geliyorlar ve bereket yolunda iyimserlik, eşitlik ve dostluk tohumlarını ekiyorlar`` dedi.
Bosna-Hersek ile Türkiye arasındaki, kültür, tarihi ve gönül bağlarına işaret eden Smaykiç, ``Bu bağlarımızın, Türklerin yaptırdığı ve Boşnakların da inşaatına katıldığı tarihi köprüden daha güçlü olacağını düşünüyorum`` diye konuştu.
İftarın sadece ``yemekten`` oluşmadığını anlatan Smaykiç, iftarın maddi tarafından ziyade maneviyat, dostluk ve kardeşlik boyutunun önemine dikkati çekti. Osmanlı`nın yüzlerce yıl öncesinde Bosna-Hersek topraklarına getirdiği değerlerin hala korunduğuna işaret eden Smaykiç, şunları kaydetti:
``Bu şanlı topraklar farklı dönemlerden geçti fakat yüzlerce yıl önce Türkler tarafından buraya getirilen ve temeli atılan değerlerden asla vazgeçilmedi ve onlar kaybolmadı. Türkler yıldan yıla buraya insani ruhunu da getiriyor. Bu şahane proje, sadece bir etnik grup ile de sınırlı tutulmuyor. Sadece bir dinin mensuplarını, yani sadece Müslümanlar hedef alınmıyor. Bu büyük proje bütün dünyanın insanlarını etkiliyor. Bereket Konvoyunun Mostar`dan sonra Srebrenitsa`ya geçmesi ve ardından diğer Balkan ülkelerini dolaşmasını gerçekten çok etkileyici buluyorum.``
İftar programına katılan 56 yaşındaki Hanifa Proşçeviç ise Türk halkını, Bosna-Hersek halkından hiç ayrı olarak görmediğini ifade ederek, ``Böylesi arkadaşlık çok güzel bir duygudur. Türkiye`den insanların burada bulunması çok önemlidir. Aramızdaki dostluk ve kardeşlik daha da gelişebilir. Daha çok gidip gelmemiz lazım Türkiye`ye, Türklerin de buraya daha çok gelmesi gerekiyor`` diye konuştu.
64 yaşındaki Mostarlı Reciç Nezika ise böylesi toplu düzenlenen iftarlardan dolayı mutluluk duyduğunu belirterek, ``İftarın maddi kısmından ziyade, burada Türklerle birlikte oturmamız, onlarla aynı duyguları paylaşmamız, tanışmamız daha önemlidir`` dedi.
Dünya Bülteni