Müslüman hemşire Husn Cebr, 7 Mayıs'ta hamilelik ve doğum sırasında çocuklarını kaybeden yaslı annelere yönelik çalışmalarından dolayı hastaneden ödül aldığı törende yaptığı konuşmada, Gazze Şeridi'ndeki annelerin ve çocuklarının çektiği acılardan duyduğu üzüntüyü dile getirerek orada yaşananları soykırım olarak nitelendirmişti.
Hemşire, 22 Mayıs'ta, ödülü aldıktan sonraki ilk iş gününde, ödülü alırken yaptığı konuşma hakkında kendisini sorgulamak üzere hastane müdürü ve hemşirelik bölümü başkan yardımcısı ile toplantıya çağrıldığını söyledi.
Kendisine "başkalarını tehlikeye attığının", "insanları rencide ettiğinin" ve "ödül törenini mahvettiğinin" söylendiğini belirten hemşire, aynı gün geri çağrıldığını, işten çıkarılma kararının kendisine okunduğunu ve tıp merkezinden dışarı çıkarıldığını kaydetti.
NYU Langone sözcüsü Steve Rettia, hemşirenin Gazze'yle ilgili sözleri nedeniyle işten çıkarıldığını belirterek, geçen aralık ayında Gazze'deki savaşa atıfta bulunarak "bu ayrıştırıcı konu" hakkındaki görüşlerini işyerinde paylaşmaması konusunda uyarıldığını söyledi.
New York Times'ın kendisiyle yaptığı röportajda Filistin asıllı Amerikalı hemşire Gazze'ye desteğini yineledi ve 11 yaşındayken Louisiana'daki okulunda bir görevli tarafından Müslüman olmasına rağmen İncil almaya zorlandığı bir başka olaya atıfta bulundu.
Gazze'ye destek veren ve işgal rejiminin yaklaşık sekiz aydır devam eden savaşını kınayan tutumları nedeniyle Amerika Birleşik Devletleri'ndeki birçok Müslüman, sosyal medyada linç kampanyalarına maruz kaldı.
Nisan ayında Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) tarafından yayınlanan veriler, siyonist rejimin Gazze'ye yönelik saldırılarıyla birlikte artan İslamofobi ve önyargıların etkisiyle, Amerika Birleşik Devletleri'nde Müslümanlara ve Filistinlilere yönelik saldırı ve ayrımcılığın 2023 yılında rekor seviyelere ulaştığını ortaya koydu. (İLKHA)