#Canlı: Cumhurbaşkanı Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde "Sürdürülebilir Tarım ve Tarımda Markalaşma" temasıyla düzenlenen Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması'nda konuşuyor https://t.co/XFr38vXz2P

— AA Canlı (@AACanli) May 17, 2024

Erdoğan'ın açıklamlarından satır başları şu şekilde;

"BU TEZLERİN NE KADAR İÇİ BOŞ OLDUĞUNU RAKAMLARLA İSPAT ETTİK"

Bugünkü buluşmaya katkı sunan tüm hocalarımıza ve sektör temsilcilerimize teşekkür ediyorum. Sofralarımıza ulaşan çeşitli nimetlerin üretimine alın teri ile katkı veren çiftçilerimize de teşekkür ediyorum.

Ülkemizde muhalefetin ezberi olan 'tarım bitti' tezlerinin ne kadar içi boş olduğunu rakamlarla ispat ettik.

Özellikle hemen her sene tedavüle konulan saman ithalatı söylemi tarım sektörünün tüm paydaşlarına yapılmış bir hakarettir.

Eski muhalefet tarzının da raf ömrünü tamamladığı görülüyor. 

Elini vicdanına koyan herkesin kabul ettiği hakikat ülkemizin son 21 yılda başarı hikayesi yazdıklarının başında tarım, hayvancılık ve su ürünleri vardır. Dünyadaki tüm ülkeler gibi bizim de sıkıntılarımız var. Tarımsal girdi fiyatları bunlardan bir tanesi. Kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki dalgalanmaları yok sayamayız. Başarılarımızla birlikte halen problem üreten alanların farkındayız. Dengeli ve objektif bir şekilde kendimize de ayna tutuyoruz. Amacımız güçlü ve zayıf yanlarımızı en doğru şekilde tespit etmek. Başarılarımızı artırmanın, eksiklerimizi gidermenin derdindeyiz. Tarım sektörünün 21 yılda elde ettiği başarıların değersizleştirilmesine mahal vermeden Türkiye’yi hep beraber hedeflerine ulaştıralım istiyoruz. Milli meselemiz olan tarımda biz hiç kimseye kapımızı kapatmadık. Herkesin fikrine, eleştirisine, önerisine sonuna kadar açığız. Yeter ki, tarım konusu ezberlere ve önyargılara kurban edilmesin. Geçtiğimiz asırda yer altı kaynakları ön plandaydı. Bir damla petrolü kandan daha değerli gören sömürgeciler her yola başvurdular, binlerce kilometre ötedeki ülkeleri işgal ettiler. Avrupa’dan Afrika’ya saldırdılar. Afrika’nın o zenci evlatlarının imkanlarını helikopterlerle Avrupa’ya taşıdılar. Eli kanlı diktatörleri desteklediler, katliamlara imza attılar. Bize insan hakları dersi veren batılı ülkelerin, Kongo’da, Güney Afrika’da, Namibya’da, Nijerya’da neler yaptığını biliyoruz. Bize insan hakları dersi veren batılı ülkelerin, Kongo’da, Güney Afrika’da, Namibya’da, Nijerya’da neler yaptığını biliyoruz. Sadece Kongo’da şiddet ve hastalık nedeniyle 10 milyon kişi öldü. Bu ülkeleri ziyaretlerimizde sömürgecilerin acı yüzünü gördük. Bunların hepsi yer altı kaynakları için yapıldı. Ancak içinde bulunduğumuz yüzyılda aynı kavganın tarım alanları ve su için verileceği görülüyor. Su kaynakları ve havzaları birer çatışma alanına dönüşüyor. Asya ve Orta Doğu'daki birçok gerilimin altında bu anlaşmazlıklar yatıyor.

"DÜNYADAKİ TÜM ÜLKELER GİBİ BİZİM DE SIKINTILARIMIZ VAR"

Elini vicdanına koyan herkesin kabul ettiği hakikat ülkemizin son 21 yılda başarı hikayesi yazdıklarının başında tarım, hayvancılık ve su ürünleri vardır.

Dünyadaki tüm ülkeler gibi bizim de sıkıntılarımız var. Tarımsal girdi fiyatları bunlardan bir tanesi. Kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki dalgalanmaları yok sayamayız. Başarılarımızla birlikte halen problem üreten alanların farkındayız.

"AMACIMIZ GÜÇLÜ VE ZAYIF YANLARIMIZI EN DOĞRU ŞEKİLDE TESPİT ETMEK"

Dengeli ve objektif bir şekilde kendimize de ayna tutuyoruz. Amacımız güçlü ve zayıf yanlarımızı en doğru şekilde tespit etmek.

Başarılarımızı artırmanın, eksiklerimizi gidermenin derdindeyiz.

Tarım sektörünün 21 yılda elde ettiği başarıların değersizleştirilmesine mahal vermeden Türkiye’yi hep beraber hedeflerine ulaştıralım istiyoruz.

Milli meselemiz olan tarımda biz hiç kimseye kapımızı kapatmadık. Herkesin fikrine, eleştirisine, önerisine sonuna kadar açığız. Yeter ki, tarım konusu ezberlere ve önyargılara kurban edilmesin.

"BİZE İNSAN HAKLARI DERSİ VERENLERİN NELER YAPTIĞINI BİLİYORUZ"

Geçtiğimiz asırda yer altı kaynakları ön plandaydı. Bir damla petrolü kandan daha değerli gören sömürgeciler her yola başvurdular, binlerce kilometre ötedeki ülkeleri işgal ettiler. Avrupa’dan Afrika’ya saldırdılar.

Afrika'nın o zenci evlatlarının imkanlarını helikopterlerle Avrupa’ya taşıdılar. Eli kanlı diktatörleri desteklediler, katliamlara imza attılar.

Bize insan hakları dersi veren batılı ülkelerin, Kongo’da, Güney Afrika’da, Namibya’da, Nijerya’da neler yaptığını biliyoruz.

Bize insan hakları dersi veren batılı ülkelerin, Kongo’da, Güney Afrika’da, Namibya’da, Nijerya’da neler yaptığını biliyoruz.

Sadece Kongo’da şiddet ve hastalık nedeniyle 10 milyon kişi öldü. Bu ülkeleri ziyaretlerimizde sömürgecilerin acı yüzünü gördük.

Bunların hepsi yer altı kaynakları için yapıldı. Ancak içinde bulunduğumuz yüzyılda aynı kavganın tarım alanları ve su için verileceği görülüyor.

Su kaynakları ve havzaları birer çatışma alanına dönüşüyor. Asya ve Orta Doğu'daki birçok gerilimin altında bu anlaşmazlıklar yatıyor.