Bingöl Merkez Ulu Camii önünde bir araya gelen halk, tekbir ve sloganlar eşliğinde Telekom kavşağına doğru yürüyüşe geçti.
Yürüyüşün ardından basın açıklamasını İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformu adına Abdülmecid Akdemir, okudu.
İşgalci siyonist rejimin, kurulduğu günden beri Filistin topraklarını işgal etmek suretiyle, on binlerce insanı öldürdüğünü, yüz binlerce insanı yaralayıp sakat bıraktığını belirten Akdemir, ayrıca büyük yıkıma da neden olduklarını kaydetti.
Akdemir, "israil terör devleti işgal ettiği Filistin topraklarında büyük bir ambargo ve kuşatma uygulayarak, Gazze’yi açık hava hapishanesine çevirmiş, Gazze halkına insani yardımların ulaşmasını engelleyerek büyük bir insanlık suçu işlemektedir. İşgalci israil güçleri, 7 Ekim sonrası süreçte, silahsız ve savunmasız Gazze halkını havadan ve karadan, hedef gözetmeksizin ve asker-sivil ayrımı yapmaksızın bombalamaya başlamıştır. Bu süreçte siyonistler okul, cami ve hastane gibi savaşta dahi mutlak surette korunması gereken insanların topluca bulundukları alanları bombalamak ve doğrudan sivilleri hedef almak suretiyle binlerce insanın ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet vermiştir ve vermektedir. Dünya genelinde yapılan eylemler ve gösterilen tepkilere rağmen bu tutumundan vazgeçmeyen siyonist rejim, 7 Ekim 2023 gününden bugüne dek geçen yaklaşık altı aylık sürede, kimyasal silahlar da kullanarak 32 binden fazla insanı katletmiş, on binlerce insanı ağır yaralamış, Gazze halkını açlık ve sefalete mahkûm etmiştir. Bütün bu saldırılar yetmiyormuş gibi Gazze’ye insani yardımın girmesine hiçbir şekilde izin verilmiyor." dedi.
"Bingöl’den bu mübarek Ramazan ayında bütün vicdan sahiplerine sesleniyoruz"
Akdemir, "Siyonist çete rahatlıkla yaptığı barbarlığı çok güçlü olduğu için değil, İslam aleminin sessizliğinden dolayı yapmaktadır. Bu sebeple mazlumlara destek olmak, işgalci siyonistlerin zulmüne ve soykırımlarına her türlü vesile ile direnmek, Gazze’ye en yakın olanlar başta olmak üzere tüm ümmetin asli vazifesidir. Aksi takdirde, bunun vebali bu sorumluluğu yerine getirmeyenlerin boynunda olacak ve fitnenin de etkisiyle büyük bir kargaşanın ortaya çıkması kaçınılmaz hale gelecek, üstelik bu fitne ve kargaşa, sadece Gazze ile sınırlı kalmayıp, Gazze’nin yanında duruş sergilemeyen herkese er ya da geç ulaşacaktır. Bizler, herhangi bir sınırlama veya koşula bağlı olmaksızın, işgalci düşmanın veya başka bir ülkenin onayını beklenmeye gerek kalmaksızın acilen sınır kapılarının açılmasını talep ediyoruz. Gıda, tıbbi malzeme ve benzeri ihtiyaçlar acilen Gazze halkına ulaştırılmalıdır." şeklinde konuştu.
Siyonist çeteninin gerçekleştirdiği katliamları kınamayı bırakıp, bu katliamları durdurmak için gerekli adımları atılması gerektiğini maddeler halinde sıralayan Akdamar, "Siyonist çeteninin gerçekleştirdiği katliamları kınamayı bırakıp, bu katliamları durdurmak için gerekli adımları atınız. Sizler, siyonist çeteye karşı askeri müdahaleyi yapamıyorsanız bari siyonist çetenin bombalarından kurtulan masumları ölüme terk etmeyin! Eğer bunu da yapamıyorsanız, çıkın milletinizin karşısına açıkça söyleyin ki bu konuda sizden bir umut beklenmesin. Gazze’de çocuklar açıktan ölüyor, artık neyi bekliyorsunuz! 57 İslam ülkesi tamamen Mısır ve Gazze toprağında olan Refah sınır kapısından yardımları geçiremiyor! Bu kadar mı acizsiniz! İzzet yurdunun şerefli mücahidleri, sizden askeri müdahaleyi beklemiyor, sizden sadece masum sivillere sahip çıkmanızı talep ediyor." ifadelerini kullandı.
Akdemir şunları ekledi:
"Sisi’nin zulmü devam ederken, masum insanlar idam edilirken, refah sınır kapısı kapalı dururken normalleşme olmaz diyoruz. İşgalci ve soykırımcı İsrail ordusuna, hammadde, mühimmat, silah, gıda, yapı malzemesi, yakıt ve enerji temin eden; silah yapımında kullanılabilecek ürünleri ve her türlü askeri malzemeyi ihraç edilmesinin derhal durdurulmasını, limanların israile kapatılmasını istiyoruz. İşgalci ve soykırımcı israil hükümetine, işgalin devamına ve yukarıda belirtilen suçların işlenmesine katkı sağlayacak nitelikte gıda, giyim ve sair yaşam ürünleri ile maden, kimyasal ürün, elektrik, yakıt ve sair enerji desteği sağlayan, gerçek kişi tacirler ile tüzel kişi şirket yöneticilerinin, tespiti ile yardım eden sıfatıyla cezalandırılmasını istiyoruz. Filistinlilere karşı uygulanan zorla yerleşim, yer değiştirme ve yıkım çalışmalarını, israil güçlerinin Mescid-i Aksâ’ya karşı saldırılarını ve Kudüs şehrindeki tarihi yapıları tahrip etmelerini şiddetle kınıyor ve durdurulmasını istiyoruz. Siyonist israilden gerçekleştirdiği eylemlerin hesabının uluslararası hukuk önünde en ağır şekilde sorulmasını istiyoruz."
Etkinlik yapılan dua ile sona erdi. (İLKHA)