Haber Merkezi
HAMAS, yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde Filistin halkına yönelik siyonist saldırıdaki gelişmeleri tartışmak üzere dün İslam İşbirliği Teşkilatı'na üye devletlerin Dışişleri Bakanları Konseyi'nin özel oturumunda açıklanan tutumları takdir ettiklerini bildirdi. Örgüte ve üye devletlere, nihai bildiride belirtilen tutumları işgalci rejime, Filistin halkına karşı saldırganlığını ve barbarca savaşını durdurması için baskı uygulayacak fiili adımlara dönüştürmeye çağıran HAMAS, şunları kaydetti:
"Suçlu siyonist işgal ordusunun Gazze Şeridi'nde neden olduğu acıların ve insani felaketin büyüklüğü, saldırıyı durdurmak, sistematik bir açlık savaşına maruz kalan halkımıza gıda yardımı götürmek ve Nazi oluşumunun çağdaş tarihimizde eşi benzeri görülmemiş vahşet ve katliamların hesabını vermekten kaçmamasını sağlamak için ortak ve acil Arap ve İslami eylem çağrısında bulunuyoruz."
İslam İşbirliği Teşkilatı ülkelerinin dışişleri bakanlarının Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde önceki gün yaptığı acil toplantıda, işgalci rejimin, Gazze Şeridi'ne yönelik devam eden saldırganlığının derhal ve koşulsuz olarak durdurulması ve yardımın Gazze'ye engelsiz olarak getirilmesi için insani koridorların açılması çağrısında bulunuldu. Toplantıda ayrıca insani ve tıbbi yardımlarının sağlanması, su ve elektrik temini ve acil yardım için insani koridorların açılması çağrısında bulunuldu.
Örgüt, Filistin halkını topraklarından sürmeye yönelik her türlü girişimi reddettiklerini kaydetti. Açıklamada, Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı'na, işgal yetkililerinin savunmasız Filistin halkına karşı işlediği savaş suçlarına ilişkin soruşturmayı hızla tamamlaması çağrısında bulunuldu.
Bakanlar, suçluların uluslararası adalete teslim edilmesinin önemini vurguladılar ve Güney Afrika, Komorlar, Cibuti, Bolivya, Bangladeş, Venezuela, Şili ve Meksika'ya Filistin Devleti'ndeki durumu Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne sevk ettikleri için teşekkür ettiler. Örgüt ayrıca Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne üye olan devletlere, Filistin'de işlenen suçları bir an önce mahkemeye taşımaları çağrısında bulundu. (İLKHA)
Güney Afrika’dan BM'ye tepki!
BARIŞI UYGULAMA KAPASİTESİ OLSA,
FİLİSTİN'DE HAYATLAR KURTULURDU
Güney Afrika Cumhuriyeti Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Bakanı Naledi Pandor, Birleşmiş Milletler (BM), barışı sağlama kapasitesine sahip olmadığını belirterek, "Eğer buna sahip olsalardı, Filistin'de hayatlar kurtulurdu" ifadelerini kullandı.
Johannesburg
Güney Afrika'nın iktidar partisi Afrika Ulusal Kongresi'nin (ANC), Johannesburg şehrinin Lenasia semtinde düzenlediği Filistin'le dayanışma etkinliğinde konuşan Bakan Pandor, başta Filistin olmak üzere dünya genelinde huzur ve güvenliğin sağlanması için yeterince temsili ve etkili olmayan BM'de acil reform çağrısında bulundu. Pandor, barışı sağlama konusunda BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesine güvenilemeyeceğini belirterek, "Huzur ve güvenliği sağlayamadıklarını gösterdiler." dedi. BM'nin barışı izlemenin ötesine geçip, barışı uygulama kapasitesine sahip olması gerektiğine dikkati çeken Pandor, "Eğer buna sahip olsalardı, barışı uygulama kapasitesi bugün sahada olurdu ve Filistin'de hayatlar kurtulurdu" diye konuştu.
GAZZE'YE YARDIM İÇİN ASKERİ DESTEK ÇAĞRISI
AA muhabirinin, "Güney Afrika'nın "israil'e dost" ülkelere, ablukanın kırılması için 'asker desteği' çağrısına" ilişkin sorusunu yanıtlayan Pandor, "Filistin'e acil yardım ulaştırılması gerekiyor. Bunu nasıl yapabileceğimizi biliyorum. israil'e silah veren, büyük ordulara sahip güçlü ülkeler, 700 tırlık yardım malzemesinin Gazze'ye götürülmesi için Refah sınırına askerlerini göndermeleri gerekiyor." dedi. Pandor, hali hazırda israil açıkça bir soykırım gerçekleştirdiğini vurgulayarak, "Eğer yiyecek, su, enerji sağlamayı reddediyorsam amaç bellidir. Eğer size bir B noktasına taşınmanızı söyleyip, taşındığınız zaman seni öldürüyorsam, sonra B noktasından alıp A noktasına geri götürüp öldürmeye devam ediyorsam, benim amacım soykırımdır." ifadelerini kullandı.
"İSRAİL'İN PİSLİKLERİ DÜNYACA GÖRÜLÜR HALE GELDİ"
Pandor, HAMAS'ın yasal kolu ilan edilip, İran tarafından finanse edilmekle itham edildiğini belirterek, "Hatta Hristiyanlara karşı olduğumu söylüyorlar. O bir Müslüman, bu yüzden bu konuyu ele alıyor diyorlar" dedi. Güney Afrika'nın UAD'ye başvurusunun, israil'in işlediği suçların ilk kez uluslararası platforma taşınması anlamı taşıdığını belirten Pandor, "Lahey'de masaya oturduğumuzda, israil'in yaptığı pislikler dünyaca görülür hale geldi" dedi. Pandor, israil'in Gazze'deki saldırılarının, en çok kendi büyük müttefiklerini baltaladığına dikkati çekerek, "Gazze halkının ihtiyaçlarını karşılama konusunda İsrail destekçilerine büyük bir sorumluluk düşüyor" diye konuştu. AA