Başbakan Erdoğan, günlerdir merakla beklenen Demokratikleşme Paketi`ni açıkladı. Paketteki en önemli maddeler başörtüsünün kamu kurumlarında serbest kalması, özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitimin önünün açılması, andımızın kaldırılması ve köy isimlerinin değiştirilmesi gibi birçok yeniliği içeriyor.

Paketle ilgili Vanolay`ın sorularıını yanıtlayan Gazetemiz Doğruhaber  yazarlarından Abdullah Aslan paketin genel anlamda olumlu ancak yetersiz olduğunu belirterek, özellikle pakette ceza indiriminin olmasının gerektiğini ifade etti.

“Pakette ceza indirimi de olmalıydı”

Barış saadet ve huzur ortamı isteniyorsa devletin bir şekilde mağdur ettiği insanların bu mağduriyetinin telafi etmesi gerektiğini söyleyen Aslan, “Geçmişte haksız yere yapılan işkencelerle kendilerinde zoraki olarak alınan imzalarla mağdur edildi. Halen cezaevinde bu mağduriyeti yaşayan insanlar var. Madem devlet bu demokratikleşme paketi ile diyor ki; herkes fitre ve zekâtını istediği kuruma ve ya kişiye vermede serbesttir. Şu ana kadar serbest değildi. Çeşitli dernek ve kuruluşlara kendilerine bu anlamda zekât infaklarını veren insanlar çeşitli lakaplarla suçlandırılıp cezaevine gönderildi. Yaptığı infak karşılığından örgüte yardım diye bu insanlar cezaevine konuldu. Yani şu ana kadar yapılan bu yanlışın önü kapatılıyorsa ya da bu yanlış ortadan kaldırılmıyorsa şu ana kadar bundan dolayı mağdur olmuş insanlarında mağduriyetlerinin giderilmesi gerekir. En bu insanlara yönelik bir ceza indirimi getirilmeliydi” dedi.

“Başörtüsü özgürlüğü hiçbir sınırla sınırlandırılamaz”

Paketteki en önemli eksiklerden birinin başörtüsü diğerinin ise ana dilde eğitim konusu olduğunu aktaran Aslan, Hakim ve ya savcı başörtülü olmaz mı? Bence demokratikleşme ya da özgürlükse bu şart konulmamalıydı her alanda ve şartta serbest olmalıydı. Önceki madde de deniliyor ki hiç kimse dili dini ırkı ve dini yaşamı dolayısıyla saldırıya uğrayamaz diyor. Hatta bunu yapanlar hakkında hapis cezası isteminde bulunulabilecek. Başörtüsü tamamen serbest bırakılmalı ki bu ülkenin yüzde 99 Müslüman ve başörtüsü de İslam’ın gereklerinden bir tanesidir ve hiçbir şarta bağlı olamaz. Bu çok yanlış bir anlayıştır. Başörtüsü hiçbir sınırla sınırlandırılmamalıdır” diye konuştu.

“Anadilde eğitim insani bir haktır”

“Anadilde eğitimin özel okullarda serbest kalmasının olumlu ancak kamu okullarından serbest bırakılmaması olumsuzdur” diyen Aslan, “Özellikle bölge halkı açısından bakıldığında bu olumsuzdur. Çünkü bu insani bir haktır. Bu yasalarla tüzüklerle kayıt altına alınamaz ve yasaklanamaz bunun her alanda serbest bırakılması gerekiyordu. Ana dil bir haktır. İnsanın doğuşundan gelen Allah’u Tealanın insana verdiği bir haktır” diye konuştu.

“Andımız zorla söyletilen büyük bir yalandı”

Dağlardaki ırkçı yazıların kaldırılması ile ilgili bir soru üzerine ise Aslan, Andımız gerçekten büyük bir yalandı Kürt çocukları ve diğer ırklardaki çocuklar toplatılıyor hadi bakalım “Türküm söyle varlığım Türk varlığına armağan olsun” bu zorla söyletilen bir yalandı. bu daha önce liselerde kaldırılmıştı. Şimdi ilköğretimde de kaldırılması önemli bir gelişmedir. Tabi bunun yanında dağlardaki ırkçı yazıların da silinmesi gerekir hele hele bölgemizde bunun kaldırılması şart” diye konuştu.

Sedat Karatay/Vanolay