Diyarbakır'da yaklaşık 25 bin kişinin başvurduğu Siyer Yarışmasında küçükten büyüğe, kadınından erkeğine her kategoride binlerce kişi Peygamberimizin hayatını öğrenme heyecanıyla sınava katıldı.
Sınava giren katılımcılar yarışma sonrası duygu ve düşüncelerini paylaşırken bu organizasyonu yapan Peygamber Sevdalıları Vakfına teşekkür etti.
Girdiği siyer sınavının çok güzel ve heyecanlı geçtiğini söyleyen Hüseyin Gülçer, "Peygamber Efendimizin hayatını anlamaya ve kendimizde tatbik etmeye çalıştık. Bunu yılda en az bir defa okumalıyız. Bu sınavın kaybedeni yok, önemli olan okumak ve O'nun hayatını anlamaktır." diye belirtti.
"Bu sınavların her sene tekrarlanmasını istiyorum"
"Bu sınava katılmamızın nedeni ödül almak değil, Peygamber Efendimizin hayatını daha çok öğrenmektir. Ödülü ahirettedir inşallah." ifadelerini kullanan Hüseyin Bilal Aktuğ, bu sınavların her yıl yapıldığı gibi bundan sonra da devam ettirilmesi gerektiğini söyledi.
İki kızıyla beraber sınava katılan İbrahim Erdoğan, "Sorular güzel hazırlanmıştı, Rabbim emeği geçenlerden razı olsun. Şahsen bu sınava bir ödül için girmedim. Gelirse de bizim için sadece bir sevinç kaynağı olur. En önemlisi Efendimiz Aleyhisselatu Vesselamın hayatını okumak ve bilgi sahibi olmaktır." ifadelerini kullandı.
Ahmet Turgut ise "Sınav heyecanlıydı. Sınava girme sebebimiz Allah rızası, öğrenmek ve öğretmek idi. Sorular zordu ama kişi okusa öğrenebilir. Bu sınavların her sene tekrarlanmasını istiyorum." dedi.
Sınava girmenin amacının Peygamberimizin hayatını bilmek olduğunu dile getiren Ali Yıldız, "Bu en büyük sorumluluk ve vazifemizdir. Sınavda soruları kolay bekliyordum, hazırlandığımdan mı bilmem ama bana göre kolaydı." şeklinde konuştu.
"Sınavı düzenleyen Peygamber Sevdalıları Vakfı'na çok teşekkür ediyoruz"
Sınav gayet güzel geçtiğini ifade eden Mehmet Nesih Yeğen, "Bazılarında zorluk çeksem de kitaplarda okumuş araştırmıştım. İnşallah güzel bir sonuç bekliyorum. Bu tür sınavların yılda bir kez yapılması güzel. Hiç yoktan Peygamberimizin hayatını, sahabelerin yaşantısı gibi güzel şeyleri öğreniyoruz. Bizler için kötü şeyleri öğrenmekten bin kat daha güzeldir. İnşallah yılda iki kez olur." ifadelerine yer verdi.
Daha önceki yıllarda da bu tür sınavlara katıldığını kaydeden Yasemin Çoban, "Küçüklüğümden beri katıldığım siyer sınavları; Peygamberimizin hayatını yaşamayı ve yaşatmayı, tüm topluma göstermeyi amaçlıyor. Kitabı okuyarak hem Resulullah'ı tanıyoruz hem de O'nu hayatımıza geçirmenin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz. Bundan dolayı sınavı düzenleyen Peygamber Sevdalıları Vakfı'na çok teşekkür ediyoruz. Rabbim hayırlı sonuçlar nasip etsin." dedi.
Bu yarışmaya Peygamber Efendimizin hayatını öğrenmek, yaşamak ve yaşatmak için girdiğini söyleyen Zeynep Ortaç, "Bu sınavdan dolayı Peygamber Sevdalıları Vakfı'na çok teşekkür ediyoruz. Sınav zor değildi hatta biraz kolaya kaçıyordu. Kitabı 2 kez okudum, notlarımı çıkardım, çalıştık. Allah karşılığını verir inşallah. Bu sınavların her zaman yapılmasını, boş bırakılmamasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kazanmasam dahi her halükârda kaybetmiyorum"
"Bu sınavın kaybedeni yok" diyerek sözlerine başlayan Fatma Kaya, "Önemli olan sınavı kazanmak değil, Efendimiz Aleyhisselatu Vesselamın rehberliğini hayatımıza taşımak ve yaşantısını öğrenmektir. Bu sınavların yapılması bizler için büyük bir nimettir. Bu sınavlar olduğu ve Rabbim nasip ettiği sürece bilsem de bilmesem de bu yarışmalara katılacağım inşallah." şeklinde konuştu.
Siyerde Hazreti Hamza şehid edilirken Peygamberimizin üzülmesinin kendisini çok etkilediğini belirten Rojda Aktekin, "Sınav güzeldi. En az 20 soru yaptığıma inanıyorum. Öncelikle Peygamberimizin hayatını öğreniyoruz sonrasında ise zaten hediyemizi alıyoruz. 2 yıl önce siyeri okumuştum ve beni bir merak sarmıştı. İyiki de sınava katılmışım. Kazanmasam dahi her halükârda kaybetmiyorum." dedi.
Katılımcılardan Fatma Basi ise şunları söyledi:
"Bu tür sınavların yapılması aslında şart. Herkesin buna katılması lazım. Bir şey kazanmasa da ahiretini kazanıyor, önemli olan da bu. Resulullah'ın hayatında vefatı çok etkili oldu. Ümmeti İslam'a en zor gelen vakit bu olabilir diye düşünüyorum. Alemlere Rahmet Peygamber Aleyhisselamın dünyadan göç etmesi çok zor bir şeydi." (İLKHA)