İSTANBUL- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın bugün açıkladığı Demokratikleşme Paketi ile ilgili ilk tepkiler gelmeye devam ediyor. Açıklanan pakete ilişkin bir değerlendirme de HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu`ndan geldi.

Pakette olumlu gördüğümüz yanlar var
Açıklanan paketi genel anlamda olumlu adımlarla birlikte beklentileri karşılamaktan uzak olarak görüyoruz diyen Yapıcıoğlu, "Sayın Başbakan paketi açıklamadan önce Türkiye`yi ağırlıklarından kurtaracak, tortularından temizleyecek bir paket değildir diye sözüne başladı. Bu sözleri belki daha önce oluşan yüksek beklentileri aşağıya çekmek için kullandığını düşünüyorum. Daha sonra bu paket `hayali bile kurulamayan hak ve özgürlükler getirdi` diye çok iddialı bir cümle daha kurdu. Şüphesiz paketin içerisinde olumlu olarak değerlendirebileceğimiz bazı şeyler var, başlangıçtan bu yana bizim dile getirdiğimiz bazı şeyler bu pakette yer aldı. Örnek olarak `Andımız` gibi faşizm kokan metin artık çocuklarımıza okutulmayacak. Bunun yanısıra Başörtü yasağının kaldırılması gibi maddeler olumlu şeyler. Bu paket elbet bir ölümsüzlük iksiri değildi fakat daha farklı şeyler konulabilirdi.

Örneğin terörle mücadele yasasında bazı değişikliklerin olacağı beklentisi vardı kamuoyunda, basında da bazı köşe yazarları bunun paket içerisinde yer alacağını yazmışlardı. Türk Ceza Kanununda (TCK) bazı olumlu değişikliklerin olması beklentisi vardı. Yine şiddete bulaşmamış siyasi mahkûmların cezalarının kaldırılacağı veya hafifletileceği yönünde bir beklenti vardı kamuoyunda, ama bunların hiçbir tanesi bu pakette yer almıyor." şeklinde konuştu.

Temel haklar pazarlık konusu yapılamaz
Anadilde Eğitim gibi temel hakların pazarlık konusu dahi yapılamayacağının altını çizen Yapıcıoğlu şöyle devam etti; "Anadilde Eğitim önemli ve temel bir insan hakkıdır, sadece özel okullarda olacaksa, özel okulların ücretini ödeyemeyen vatandaşlar bu haktan nasıl faydalanacak? Temel haklar pazarlık konusu yapılamaz, sadece parası olanların yararlanacağı bir hak değildir bu. Nihayetinde şu an itibari ile mevcut yasalara göre zorunlu eğitim 12 yıldır ve devlet bu eğitimi vermek zorundadır. Siyasi partiler ile ilgili açıklanan madde ileriye dönük olumlu bir adımdır. Mevcut siyasi partiler yasasına göre bir partinin, kendi ismi ve logosuyla seçimlere katılabilmesi için Türkiye`nin 41 ilinde teşkilatlanması gerekiyor. İlçede de beldelerde teşkilatlanma zorunluluğu vardı, bunun kaldırılması da olumlu bir adımdır. Siyasi partilere seçimlere katılma konusunda getirilen şartların ağırlığının bir nebze de olsa hafifletilmesi olumlu bir adımdır.``

Başbakanın açıkladığı bir diğer önemli maddeni ise seçim barajı ile ilgili olan madde olduğunu söyleyen Yapıcıoğlu, ``Başbakan, bunu üç başlık altında sıraladı. Birinci başlık zaten mevcut var olan seçim barajı. Bunun kabul edilemez olduğunu daha önce de açıkladık. Yüzde beşlik seçim barajı ise tartışılmalı, bize göre bu da yüksek bir orandır. Yönetimde istikrar için temsilde adaletin feda edilmesi anlamına gelir. Malumunuz şu an mecliste dört parti var baraj yüzde beşe inerse bile geçmişte seçime girmiş partiler bile bu şu anda mecliste bulunanların dışında bu barajı zaten geçemediler. Dolayısıyla bu da sadra şifa değil, çözüm değil bize göre. Üçüncü olarak önerilen modele bakarsak, baraj yok ama baraj bölgesi gibi, bunun da sakıncaları vardır." ifadelerini kullandı.

Bu düzenleme daha fazla vekil çıkarma hesaplı
Başbakan`ın açıkladığı seçim barajının mecliste bulunan mevcut partileri kapsadığını, bunun dışında kalan diğer partileri kapsamadığına vurgulayan Yapıcıoğlu, "Bu seçim sistemiyle ilgili olarak hesap yapılırken öyle anlaşılıyor ki, maksat milletin yüksek oranda seçime katılımını sağlamak değil de seçim sistemiyle oynamak suretiyle `biz oy oranımızı artırmasak bile, çıkaracağımız milletvekili sayısını nasıl artırabiliriz` bunun hesabı yapılmıştır. Bu hesap iyi niyetli bir hesap değildir. Bu düzenleme vatandaşı düşünerek yapılan bir düzenleme değildir.`` dedi.

Hüda Par Genel Başkanı Yapıcıoğlu son olarak siyasi partilere yapılan Hazine yardımına değinerek, ``Son seçimlerde AK Parti, CHP, MHP % 3`ün üzerinden oy alarak meclise girdiler. BDP Parti olarak değil de bağımsız adaylarla seçime girdi. O da % 3`ün üzerinde bir oy aldı. Bu 4 parti zaten şu anda mecliste. Bunun dışındaki hiçbir parti bu oranı tutturamadı. Bu pakette yer alan bazı başlıklara baktığımızda, hazine yardımı almanın yüzde üçe indirilmesi, siyasi partilere eş başkanlık getirilmesi gibi bunların tamamı belki de sadece BDP`nin faydalanabileceği düzenlemeler olarak görünüyor. Her ne kadar Başbakan bu maddeler müzakere sonucu çıkarılmadı diyorsa da ileri sürdükleri maddeler ve yapılacak düzenlemeler böyle bir intibanın oluşması için bize göre yeterli olacaktır." diye konuştu.
(Erkan Yavuz-İLKHA)