Güncel

Türkiye'deki aile arabuluculuk sistemi ABD'deki gibi mi olacak?

Aile hukukunda köklü bir değişim kapıda. Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı yeni “Aile Arabuluculuğu Sistemi”, Türkiye’de boşanma süreçlerini hızlandırırken, aynı zamanda “aileyi koruma” ve “boşanmadan önce barıştırma” misyonunu da taşıyıp taşımayacağı bilinmiyor.

Abone Ol

Bu model, temelde ABD ve Avrupa’daki “family mediation” (aile arabuluculuğu) uygulamalarından esinleniyor; ancak Türkiye’ye özgü olarak manevi, kültürel ve toplumsal değerlerin de sürece dahil edilmesi bekleniyor.

ABD’de boşanma öncesi süreçte arabuluculuk (mediation) uzun yıllardır sistemin ayrılmaz bir parçası.
Ancak bu süreç, duygusal barışmayı değil, hukuki uzlaşmayı hedefliyor.

Arabulucu, çiftleri yeniden bir araya getirmeye çalışmaz.

Görevi, tarafların nafaka, velayet, mal paylaşımı gibi konularda adil bir anlaşmaya varmasını sağlamak.

Sürecin sonunda hazırlanan “Settlement Agreement” (uzlaşma anlaşması) mahkemece onaylanır ve boşanma kararı bu belgeye göre verilir.

ABD’de bu sistem hem mahkemelerin yükünü hafifletiyor hem de uzun yıllar süren davaları ortadan kaldırıyor.
Araştırmalara göre, arabuluculuk süreci boşanma davalarının yaklaşık %70’inde uzlaşmayla sonuçlanıyor.

Amerikan sistemi, arabuluculuğu duygusal barıştırmadan kesin olarak ayırıyor.
Yine de bazı eyaletlerde (özellikle Florida, California, Minnesota) boşanma davası açılmadan önce çiftlere “marriage counseling” (evlilik danışmanlığı) öneriliyor.

Bu danışmanlıklar genellikle psikologlar veya aile terapistleri tarafından yürütülüyor ve amacı:

Evliliğin kurtarılıp kurtarılamayacağını değerlendirmek,

Taraflara “bir şans daha” vermek.

Ancak bu süreç arabuluculuktan tamamen ayrı ve mahkeme zorunluluğu değil, tavsiye niteliğinde.

Adalet Bakanlığı’nın uygulamaya koymayı planladığı “Aile Arabuluculuğu Sistemi”nin ABD modelinden farklı olarak hem hukuki uzlaşmayı hem de aile birliğini koruma amacını aynı çatı altında toplaması talep ediliyor.